Melineh’in şarkıları eşitlik için

Ermenistan’da Nisan ayında yaşanan ‘Kadife Devrim’, birçok şey keşfetmeme vesile oldu. O günlerde ‘Durs Gank’ (Dışarı çıkalım) şarkısı ile toplumu sokağa çıkmaya çağıran Melineh Bilbulyan’ın müzik dünyasına girme imkânım oldu. Ermenistan’da doğan, bir süredir Lübnan’da yaşayan Melineh’in şarkıları, Ermenistan’da hâlâ tabu olan kadın hakları, cinsiyet eşitliği gibi konulara ışık tutuyor. Sanatçı ile, toplumsal duyarlılığı arttırmayı amaçlayan şarkılarını konuştuk.

Lübnan’da yaşayıp şarkılarını Ermenistan’da konuşulan Doğu Ermenicesi ile söyleyen Melineh, bu iki ülke ile bağlantılarını, müziğe götüren yolu şöyle aktarıyor: “Yedi senedir Lübnan’da yaşıyorum. Bu iki ülkenin kültürü bende birbirine karıştı. Beni Lübnan’a aşk getirdi. Bir Lübnanlıya aşık oldum, sonrasında evlendik ve Lübnan’da yaşamaya karar verdik. Fakat Ermenistan’a taşınma planlarımız hep vardı. Doğru zamanı seçmek lazım ve sanırım doğru zamanı yaklaşıyor.”

‘Duyduğum özlem, şarkı yazmama vesile oldu’

Şarkılarının duygularına mütercim olduğunu söyleyen Melineh, şarkı yazmaya Lübnan’da başladığını belirtiyor: “Bir kadın olarak başka bir ülkeye taşınmak, farklı bir kültürü tanımaya çabalamakla alakalı sanıyorum. Daha küçükken yazmayı çok severdim fakat yayınlamaya cesaretim olmadı. Ayrıca bu yazdıklarımın bir gün şarkılara dönüşeceğini de hayal edemezdim. Ardından Lübnan’a taşınınca yaşadığım kültürden farklı bir kültür keşfetmeye başladım, hem bu, hem de duyduğum özlem, şarkı yazmama vesile oldu." 

Melineh, şarkılarının oluşum sürecini ise şöyle anlatıyor: “Şarkı sözlerini ben yazıyorum, müziğin ilk haline karar veriyorum, ardından müzisyenlerle çalışma süreci başlıyor. Hem bu konuda daha büyük deneyime sahip olan insanlarla çalışmak daha profesyonel iş çıkarmak için önemli, hem de insanlarla çalışırken farklı fikirler, daha yaratıcı yaklaşımlar ortaya çıkıyor.”

‘Aşk, kadife oldu’Melineh

Şarkılarının arka planını anlatan Melineh, “Ari tu’, yayınladığım ilk şarkılardan biri. Yıllar boyunca içimde biriken düşüncelerimin, hislerimin dışa vuruşuydu. Bir kadın, vatandaş, dünya vatandaşı olarak hissettiklerimi, yaşadıklarımı, deneyimlerimi şarkılarla insanlarla paylaşmaya çalışıyorum. Şarkılarımda hayatta etkilendiğim farklı olayları görebiliriz” diyor ve şöyle devam ediyor: “Başka bir şarkı ‘Durs gank’ insanları sokağa çıkmaya çağıran bir şarkı. Bu şarkıyı daha 2016’da elektriğe yapılan zamma karşı başlayan ve ‘Elektrik Yerevan’ adı verilen protestolar esnasında yazmıştım. Fakat sanırım o dönem şarkıyı yayınlamaya cesaretim olmadı. Devrim başladığında ise kendime, ‘Şimdi bu şarkıyı bitirip, paylaşmam lazım’ dedim. Devrimin ruhu bana da bulaştı. Bunu daha önce yapmama engel olan şey benim ülkede olmayışımdı. Ben orada değilim, insanlara dışarı çık, sokağa çık çağrısı yapıyorum fakat ben kendim çıkamıyorum. Dışarıdan insanlara bir şeyler emretmiş gibi hissedecektim. Fakat bu devrim süreci, kadife dalga bu komplekslerimi yıktı. Kendimi dış gözle bakan, bir şeyleri dikte eden biri olarak hissetmemeye başladım. Şarkıda hiçbir şey değiştirmedim. Olduğu gibi kaldı. Yani hissettiklerim aynıydı, çağrım da değişmedi. Bu devrimin yumuşaklığından kaynaklı şarkı sözlerinde tek bir kelime değişti: Aşk, kadife oldu.”

“Kadın, aşkın ta kendisidir”

Ermenistan’da kadınlara atfedilen ‘değerleri’ , kabul görmüş klişeleri kıran  (Uslu Kız) şarkısından söz eden Melineh, bunun bir isyan olduğunu söylüyor: “Etkilendiğim olaylardan şarkı sözleri doğar dedim. Bazen tam tersi de olabiliyor, müziği dinlersin ve şarkı sözleri kendiliğinden ortaya çıkar. Ermenistanlı müzisyen bir arkadaşım bana müzik gönderdi. Hoşuma gideceğini düşünmüştü. Müziği dinlerken otomatik olarak şarkı sözleri doğdu, 'yıllar boyunca bana empoze edilen, toplum tarafından kabul edilen uslu kız olmak istemiyorum' dedirtti. Böylece bu şarkı ortaya çıktı. Bir nevi isyandı. Ermenistan’da kadınların hep nazik, söz dinler olmaları beklenir, çok uslu olmaları kabul görür. Ve ahlak, terbiye konusunda bu kriterler yanlış, kabul edilemez. Orada toplumda kadın eşit haklara sahip değil. O yüzden “Love aghjik” bütün bu toplumsal kodlarla ilgili ironik bir yorum. Şarkıda cinsellikten, cinsiyete bağlı kürtajdan ve birçok konudan söz ediliyor.”

Melineh, Ermenice uslu, iyi anlamına gelen lav (լավ) yerine İngilizce aşk anlamına gelen love kelimesini tercih etmesinin nedenlerini şöyle anlatıyor: “Şarkıdaki kadın bu bahsettiğim toplumsal kurallarla alay ediyor, isyan ediyor, fakat bu aşkı yaşamadığı anlamına gelmez. Bu kadın aşkın ta kendisidir ve ilk önce kendisini sever.”

“Eşit hakların olduğu toplum hayal ediyorum”

Şarkılarını Ermenice söyleyen Melineh, ele aldığı konuların evrensel olduğuna dikkat çekiyor: “Ermenistanlı olduğum ve oradaki kültürün etkisiyle büyüdüğüm için ele aldığım konular genelde orası ile ilgili. Fakat beslendiğim yer benim hayatta yaşadıklarım deneyimler olsa da, ele aldığım konular evrensel. Şarkılarım Ermenice, çünkü kendimi en iyi o dilde, anadilimde ifade edebiliyorum, Ermenice düşünüyorum. Fakat sanatım Ermenilik, Ermeni olmak üzerine değil. İster Lübnan, ister Ermenistan, ister başka ülke kadın hakları konusunda benzer hikâyeler, sorunlar barındırıyor.”

Ufak bir değişikliğe bile vesile olmayı büyük bir kazanım olarak gören Melineh, şarkılarıyla dokunmaya, değiştirmeye çalıştığı konulardan şu sözlerle bahsediyor: “Benim üzerimde olumsuz etki yaratan ve zamanla atlattığım olaylar var, dinleyiciler de benzer olaylar, deneyimler yaşıyorsa ve şarkılarım bu süreci atlatma konusunda insanların hayatların dokunursa amacıma ulaşmış olurum. Eşit hakların olduğu toplum, dünya hayal ediyorum. Kadın hakları, LBGTİ+ hakları, farklı azınlık hakları konusunda eşitlik, evrensel değerlerin var olduğu bir toplum. Ben kendim de kusursuzum, bu kriterleri ben belirleyebilirim demiyorum, ama kendi deneyimlerimden yola çıkarak insanlara dokunmaya çalışıyorum. En ufak bir değişikliğe vesile olmak benim için çok büyük kazanımdır." 

“Toplumlar arası diyalog gelişmeli”

Planlarından bahseden şarkıcı “Yıllarca üzerinde çalıştığım çok şarkı var. birçoğunu yayınlamayışımın, paylaşmayışımın nedeni albüm çıkarmayı düşünmemle alakalı. Sonbaharda artık albüm çıkar diye düşünüyoruz, ve şarkılarımı artık insanlarla buluşturabilirim. Bu şarkılar yılların sonucu. Yavaş fakat emin adımlarla bu noktaya geldim.” diyor ve İstanbul’daki dinleyici ile buluşmayı istediğini dile getiriyor: 

"İstanbul’a ilk geldiğimde şehre aşık oldum. Tekrar gelmeyi çok isterim. Albüm lansmanını bile orada yapmak çok güzel olurdu. Ermenistan Türkiye arasında alternatif bağlar derinleşmeli. Toplumlar arası diyalog gelişmeli. Buna ihtiyacımız var. Özelikle de gençler ortak bir noktada buluşmayı başarmalı. Sanat ise buna araç olabilir.”

Meline hayallerinden söz ederken “İnsanların hayallerinin peşinden koşması gerektiğine inanıyorum. Sevdiğimiz bir iş yapmak için onu takip etmeliyiz” diyor ve gülerek ekliyor: “Sevdiğim işi yapmak, artık mühendis olmamak istiyorum.”



Yazar Hakkında