Kahta Sulh Ceza Hakimliği, aralarında Fehim Taştekin’in "Rojava/Kürtlerin Zamanı" adlı kitabının da yer aldığı 3 kitap hakkında toplatma kararı verdi. Kararda, kitaplar için "terör örgütü niteliği taşıdığı değerlendirilen" ifadesi kullanılıyor.
Kahta Sulh Ceza Hakimliği, Taştekin’in kitabının yanı sıra Faysal Dağlı’nın Belge Yayınları’ndan 1994’te çıkan Birakuji (Kürtlerin İç Savaşı) ve Aytekin Gezici’nin Tutku Yayınları’ndan 2013’te çıkan Kürt Tarih kitaplarını da yasakladı.
Kararda, kitapların ‘terör örgütü niteliği taşıdığı’ belirtilerek basım, dağıtım ve satışının yasaklanmasına, ayrıca mevcut baskıların da toplatılmasına hükmedildi.
Karar, Kahta başsavcılığının 2 Ekim’deki talebi üzerine aynı gün alındı.
‘Suç delili sayılıyor’
Twitter’dan karara tepki gösteren Fehim Taştekin, kitabında Suriye’deki Kürtlerin yakın tarihini ve son sürecini anlattığını ifade etti.
Taştekin, Diyarbakır’da tutuklanan Eğitim-Sen üyelerinin evinde bulunan kitabının suç delili sayıldığını, Ankara’da Twitter paylaşımı nedeniyle tutuklanan bir öğretmenin evinde de kitabına el konularak suç delili sayıldığını kaydetti.
Cumhuriyet yazarı Aydın Engin’in de evinde bulunan bu kitap nedeniyle ifade verdiğini aktaran yazar, şöyle devam etti: “En son Mersin’de tutuklanan İHD’nin avukatlarından Ali Bozan’a, evinde el konulan Rojava kitabından hareketle örgüt üyeliği isnat edildi. Av. Bozan ‘Örgütsel kitabı bulundurmaktaki maksadınız nedir?’, ‘Kitap ile ilgili olarak her hangi bir makama suç duyurusunda bulundunuz mu?’, ‘Kitap içeriğinde geçen örgütsel konularla ilgili kimlere talimat verdiniz?’ şeklinde akla zarar sorulara maruz kaldı.”
Taştekin, kitabının yasal olarak basıldığını, herhangi bir soruşturmaya da uğramadığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Belli ki birilerinin canını yakmak için delil icat etmeleri gerekiyordu ve Rojava adını taşıyan bir kitap işlerini görüyordu. Yasak olmayan bir kitabın suç delili sayılması abesle iştigaldi. Kaldı ki yasaklı bir kitabı bulundurmak da suç değil, olamaz da. Nihayetinde kitabı yasaklamak da Kahta Sulh Ceza Hakimliği’ne düştü. Hükümde ‘terör örgütü niteliği taşıyan kitap’ denilmiş! İletişim’in avukatı bunun propaganda değil taraflara objektif yaklaşan bir araştırma kitabı olduğunu belirten itiraz dilekçesini verdi. İşimiz gerçeğe tanıklık etmektir, olup biteni olduğu gibi yazmaktır. Gördüğüm ve duyduğum gerçeklere ihanet etmedim, etmeyeceğim. En yakıcı gerçekleri yazmak suç olamaz. Bir kitap, okurları aleyhine suç delili olamaz. Bir kitap ‘terör örgütü’ olamaz. Barıştan başka talebi olmayan insanları terör propagandasıyla suçlamak ahlaksızlıktır. Başka da diyebileceğim bir şey yok.”
