Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Dink cinayeti davasında tanık olarak dinlendi. Faruk Sarı'nın ifadesiyle devam eden duruşma 5,6,8,9 Haziran'a ertelendi. Müdafi avukatların tüm talepleri reddedildi.
UYGAR GÜLTEKİN
GÖZDE KAZAZ
Dink cinayetinde kamu görevlilerinin yargılandığı dava İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediyor.
Dink davası duruşmasında sabah saatlerinde Emin Arslan ve Durmuş Demirbaş tanık olarak dinlenmişti.
Bugünkü duruşmada öğle arasının ardından Eski Emniyet Müdürlerinden Hanefi Avcı tanık olarak dinlendi. Avcı, “Fetullah Gülen cemaatinin ülkeyi dizayn etmek için birtakım eylemler yapacağı yönünde izlenimlerinin öncesinden beri olduğunu” söyledi.
Örgütün İstihbarat Daire Başkanlığını ele geçirmek istediklerini söyleyen Avcı, ‘İstanbul Emniyet, Emniyetin en kritik yeriydi. Burayı ele geçirmek istediler. İstanbul’daki mevcut yönetimi kolayca değiştiremeyince Dink olayını kullanmak istedikleri kanaatindeyim. Müfettişleri de etkilediler. İstanbul’u almak istediler. Kendi amaçları doğrultusunda birtakım hukuksuz faaliyetleri meşrulaştırmaya çalıştılar. Makamları ele geçirmek istediler. Olmuş olayları mecralarında saptırdılar. Sahte hukuka aykırı delilerle insanlara kumpas kurdular’ dedi.
Çocuklarının cemaat okullarında okuduğunu, ancak herhangi bir ilişkisi ve üyeliği olmadığını söyleyen Avcı, Ali Fuat Yılmazer’in “emniyetteki cemaatçilerden biri Hanefi Avcı’dır” şeklindeki iddialarıyla ilgili, ‘Yılmazer’in yalanlarıdır efendim’’ dedi.
Avcı, İstihbarat’ın çalışma usullerine ilişkin bilgi de verdi ve şunları söyledi:
‘’İstihbarat diğer birimlerden farklıdır. Devlet adına insan çalıştırıyorsunuz. Devletin özel sistemlerini kullanıyorsunuz. Bu nedenle ciddi bir devlet denetimine tabidir. Aldığınız her bilgiyi, her dinleme ve takibi merkeze bildirmek zorundasınız.”
Avcı, Dink cinayetine ilişkin dosya içeriğini bilmediğini söyledi.
Sarı yeniden ifade verdi
Avcı’nı ardından Dink cinayeti döneminde Trabzon Emniyet İstihbarat Şube Müdürü olarak çalışan Faruk Sarı yeniden ifade verdi.
Dink cinayeti yaşandığı dönemde Trabzon İstihbarat Şube Müdürü olarak çalışan Faruk Sarı, FETÖ soruşturmaları kapsamında Trabzon’da gözaltına alınmış, etkinlik pişmanlıktan yaralanmak istediğini belirterek, FETÖ ile olan ilişkisini anlatmıştı.
"Bilgi verilmedi" demişti
Dink cinayeti yaşandığı zaman Trabzon İstihbarat Şubesi Müdürü olan Faruk Sarı, 16 Ocak 2016’da mahkemede ifade vermişti. İfadesinde, Dink cinayetine ilişkin kendisine bilgi verilmediğini söyledi.
Sarı, ifadesinde 2006 yılının Eylül ayında Dink’e yönelik eylem yapılmayacağından haberi olduğunu iddia etmişti.
İfadesinde silahlı örgüt üyesi olduğunu reddetmişti.
‘Üye değilim, pişmanlık istemedim’
Mahkeme heyeti Faruk Sarı’ya, Trabzon’da verdiği ifadeleri soruldu. Sarı, ‘FETÖ’ ile herhangi bir örgütsel bir ilişkisi olmadığını söyledi. Sarı, ‘’Etkin pişmanlıktan yararlanmak konusunda bir talebim olmadı. İfadem alınırken oradaki görevli polisler artık bu şekilde ifade alındığını söyledi. O nedenle öyle yazdılar. Üye değilim ki. Pişmanlık istemedim’’ diye konuştu.
Sarı, gözaltına kaldığında üç kişilik nezarethanede 21 kişi kaldıklarını da söyledi. Sarı Dink cinayetine ilişkin yeni bir ifade vermeyeceğini ekledi.
Tüm talepler reddedildi
Sarı'nın ifadelerinin ardından Ali İhsan Horasan başkanlığındaki mahkeme heyeti talepleri aldı.
Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu şu taleplerde bulundu:
* Dink ile İstanbul Valiliği'nde 24 Şubat 2004 tarihinde İstanbul Valiliğinde Genelkurmay Başkanlığının isteği, MİT Müsteşarının talimatı ile MİT İstanbul Bölge Başkanı H. Kubilay Günay ile Vali Muammer Güler tarafından organize edilen görüşmeye katılan Özel Yılmaz, Handan Selçuk, Ergun Güngör ile Günay'ın bilgilerine başvurulsun.
* Özer Yılmaz'ın bu görüşmeye dair düzenlediği “resmi yazı” başta olmak üzere, görüşmeye ilişkin Dink ile görüşülen 24 Şubat 2006 öncesi, sonrası ve bu tarihte düzenlenen tüm evraklar MİT'ten istensin.
* Dink'in 2003'te Sydney'de katılacağı bir konferans öncesinde silahlı saldırıya uğrayacağı ihbara ilişkin MİT'e yazı yazılarak bu konuda yapılan tüm çalışmaların ve MİT ve Dışişleri Bakanlığı başta olmak üzere, devlet kurumları arasında yapılan yazışmaların istensin.
* MİT Müsteşarlığının “Agos Gazetesi yayınlarının icracı kurumların talepleri üzerine Müsteşarlıklarınca takip edildiğine” ilişkin beyan üzerine MİT Müsteşarlığına bu icracı kurumların kim olduğu, bu taleplerin hangi tarihlerle ne amaçla yapıldığı, bu konuda yapılan yazışmalar ile Agos'un takibi ile elde edilen bilgilerin hangi kurumlara iletildiği sorulsun.
* MİT Müsteşarlığında Dink cinayeti tasarısı ve Dink cinayetiyle ilgili tüm bilgi ve belgeler istenmeli.
Heyet, Bakırcıoğlu'nun yukarıdaki taleplerini reddederken, Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen jandarma dosyasının ana dava ile birleştirilmesine muvafakat vermedi.
Dink cinayeti duruşması 5,6,8 ve 9 Haziran tarihlerine ertelendi.
İleriki duruşmalarda Nedim Şener, Levent Yarımel, Bayburt Emniyet Müdürlüğü görevlisi Burhan Gümüş, İstihbarat Daire Başkanı Görevlisi Hasan Çobanoğlu, İsmail Bayseç, Abdullah Öztürk, Arif Sarıkaya, Sadık Turan Alp, Adanan Daştan, Hasan Hüseyin Koca, Hüsamettin Yaman, İlhan Murat Kulalar, Muzaffer Erkan, Ömer Şen, Şafak Şen, Yüksel Sezer tanık olarak dinlenecek.
