İsviçre’de soykırım anıtı savaşında sona doğru

İsviçre Mahkemesi, Cenevre kentinde yapılması planlanan Ermeni Soykırımı anıtına yönelik son itirazları geri çevirdi.

İsviçre Mahkemesi, Cenevre kentinde yapılması planlanan Ermeni Soykırımı anıtına yönelik son itirazları geri çevirdi. Birinci Derece İdare Mahkemesi’nden 20 Mart Pazartesi günü gelen bilgilendirmeye göre, soykırım kurbanları anısına yapılması planlanan sanat projesi hakkındaki bu karar 19 Nisan’a kadar temyize götürülebilir. Bu süreden sonra anıtın yapılmasının önünde bir engel kalmayacağı düşünülüyor. Cenevre Kent Konseyi’nden 2008 yılında onay almış olan projenin, Türkiye Dış İşleri Bakanlığı’nın baskıları ve İsviçre’deki Türk örgütlerinin çalışmaları nedeniyle bugüne kadar iki defa yeri değiştirildi ve proje ertelemelere maruz kaldı. Anıt için belirlenen son mekan ise Cenevre’deki Trembley Park olmuştu. Mahkeme, parkın yakınında oturan kent sakinlerinin itirazlarını, bu kişilerin anıtın yapılacağı yere oldukça uzak bir noktada oturdukları gerekçesiyle geri çevirdi. İtirazı yapan grubun avukatlığını üstlenen Merkezin Demokratik Birliği (UDC) üyesi Milletvekili Yves Nidegger, aynı zamanda Batı İsviçre Türk Dernekleri Federasyonu’na bir dönem hukuk danışmanlığı yapmış ve AİHM’de görülen Perinçek – İsviçre davasında taraf olan Batı İsviçre Türk Dernekleri Federasyonu’nu temsil etmişti. 

Onay 2008’de

Cenevre’de Ermeni Soykırımı’nda ölenlerin anısını yaşatacak olan ‘Hafızanın Sokak Fenerleri’ adlı sanat projesi, 2008 yılında kent konseyinden gerekli onayları almıştı. Ancak proje o günden beri Türkiye-İsviçre hattında siyasi gerginlik yaratmaya devam ediyor. Proje ilk olarak Saint-Antoine’da yapılacak şekilde 2013’te tamamlanması planlanıyordu. Ancak bu bölgedeki arkeolojik bulgular nedeniyle anıtın Birleşmiş Milletler Cenevre Merkezi’nin yanındaki Ariana Müzesi Parkı’nda yapılmasına karar verildi. Türkiye Dışişleri’nin ve Türk örgütlerinin baskısı da bu noktada başladı.

‘Hafızanın Sokak Fenerleri’ projesinde Türkiye’yi rahatsız eden ve harekete geçiren başlıca iki unsur var. İlk olarak, yapılacak olan eser doğrudan bir ‘soykırım anıtı’ değilse de Ermeni Soykırımı’nda hayatını kaybedenlerin anısını yaşatmak için düşünülmüş. Cenevre Belediyesi uzun bir zaman önce, Cenevre ve Ermenilerin ortak hafızasına dikkat çeken bir anıt adına, uluslararası sanat yarışması düzenlenmesi için önerge vermiş ve yarışma 2011 yılında başlatılmıştı. Ana fikir sanatsal açıdan değerli, toplu hafızayı yansıtan bir sanat eseri yaratmaktı. İkinci olarak, tasarlanan eser için seçilen mekan BM’nin Cenevre Merkez Binası’nın çok yakınındaydı; bu sembolik durum da Türkiye’yi rahatsız ediyordu. Bu bağlamda, projenin engellenmesi için Türkiye tarafından gelen baskılar kademeli olarak artmış. Projenin yürütücüsü Stefan Kristensen o dönem için Agos’a yaptığı açıklamada, “İlk etapta meşhur Celal Bayar’ın torunu olan Celal Bayar’ın öncülüğünde İsviçre’deki Türk örgütleri proje aleyhine baskı yapmaya başladı” diyor. Daha sonraki etapta, Türkiye, elindeki siyasi ve ekonomik silahları İsviçre’yle yaptığı pazarlıklarda kullanmaya başladı. Sonuç olarak Dışişleri Bakanı ve İsviçre Federal Konsey Başkanı Didier Burkhalter’in Aralık 2014’te Cenevre Kantonu’na ilettiği mektupla projeyi reddettiğini bildirdi. “Planlanan arazi için talep edilen inşaat izninin reddedilmesi” tavsiyesini ileten mektupta, gerekçe olarak “Birleşmiş Milletler’in ve diğer uluslararası organizasyonların fonksiyonlarını, olabilecek en uygun çalışma koşullarında yerine getirmelerini sağlayacak tarafsız ve barışçıl bir ortamı tesis etmek” ifadesi kullanılmıştı. Her ne kadar bu karar tavsiye niteliğinde olsa da Cenevre Kantonu eser için başka mekân arayışına başlamıştı. Proje için belirlenen son mekansa Saint-Antoine’daki Trembley Park’ın kuzey bölgesi oldu.

Dokuz sokak lambası

Parisli Ermeni Melik Ohanyan tasarımı olan ‘Hafızanın Sokak Fenerleri’, tek bir mekândaki dokuz sokak lambasından oluşuyor. Lambanın tüm fonksiyonlarını devre dışı bırakılarak, normalden daha uzun hale getiriliyor. Esere bakan kişi yazılanları en alttan okumaya başlıyor. Eserin etrafına saçılmış bölüm ve parçaları okuyarak yukarıya doğru ilerlenmesi gerekiyor. Bazı sokak lambalarının bir, bazılarınınsa iki ve hatta üç gövdesi bulunuyor.

Trembley Park civarında oturan bir grup ise bu sokak lambalarının zemine oturduğu bölümlerin toplamda 230 metrekare yeşil alanı yok edeceğini dile getirerek, sanat projesinin yapımına karşı çıktı. Ancak Cenevre’deki mahkeme bu itirazı geri çevirdi.



Yazar Hakkında