Patrik Genel Vekili Aram Ateşyan'ın Cumhurbaşkanı'na yazdığı mektubun ardından Vakıflar Arası Dayanışma İletişim Platformu (VADİP) olağanüstü gündemle toplantı bir metin kaleme aldı. Ruhani Kurul tarafından da bir açıklama yapıldı. Agos ise, söz konusu VADİP bildirisinde Agos'a atfen öne sürülen 'Patriklik makamını hedef gösterdiği' iddialarına cevap veriyor.
Vakıflar Arası Dayanışma İletişim Platformu (VADİP) 13 Haziran Pazartesi akşamı, Kumkapı Patriklik Kilisesi Kazaz Amira Salonu’nda olağanüstü gündemle toplandı. Basına kapalı olarak düzenlenen toplantıya 36 vakıf temsilcisi katıldı. Saat 18.00’den, 02.00’a kadar süren toplantıda tüm vakıflar görüşlerini dile getirdi ve ortak duyuru metni yazılması konusunda uzlaşıya varıldı. ‘VADİP Duyurusu’ olarak tam metnine yer verdiğimiz bu metnin dışında Patrikhane’ye yönelik bir mektup da yazılacak. VADİP, Surp Pırgiç Hastanesi Vakfı 2. Başkanı Herman Balyan başkanlığında toplanırken, Ruhani Kurul da aynı saatlerde Episkopos Sahak Maşalyan başkanlığında bir toplantı yaptı. Ruhani Kurul tarafından yapılan açıklamanın tam metnine de sayfamızda yer veriyoruz.
‘Mektuba şerh koyduk’
Toplantının ayrıntıları hakkında bilgisine başvurduğumuz VADİP Genel Sekreteri Harutyun Şanlı, Başepiskopos Ateşyan’ın yazmış olduğu mektubun ardından oluşan tepkilerin ciddi boyutlara ulaşması nedeniyle bu toplantının düzenlendiğini belirtti. Şanlı, vakıf temsilcilerinin geneli itibariyle söz konusu mektubun yazılması gerektiğini düşündüğünü, fakat üslubun son derece yanlış olduğunda da herkesin hemfikir olduğunu belirtti. Şanlı şöyle devam etti: “İçerik bizi yaraladı, bunu belirtmek istiyoruz. Bu noktada mektuba şerh koyuyoruz, ancak bu Patriklik makamına ve Patrik Vekili’ne neredeyse lince varan bir tutumu meşrulaştırmıyor. VADİP olarak üzerinde uzlaştığımız metin, Patriklik Makamı’nı öne çıkaran ve daha fazla yıpranmasının önüne geçmeyi amaçlayan bir metindir. Bununla birlikte Patrik Vekili’ne hakarete ve sinkaflara varan tepkileri doğru bulmuyoruz. Farklı görüşlerin genel ahengi bozmayacak şekilde dile getirilmesi gerekir dedik. Özünde bir itidal çağrısıdır bu.”
‘Sırpazan, hatasını kabul etti’
Şanlı “Mektuptan önce, Akit’in hedef gösteren haberi, Taraf’taki yazı ve mektuptan sonraysa Agos’un ‘Sarayın Patrik Vekili’ manşeti geldi. Tüm bunların ardından sosyal medyada tasvip edilmesi mümkün olmayan tepkiler oluştu. Bunun üzerine Başepiskopos Ateşyan, benim de aralarında olduğum dört vakıf temsilcisini 10 Haziran Cuma günü Patrikhane’ye davet etti ve oradaki buluşmada VADİP toplantısı fikri oluştu. Orada Aram Sırpazan’a mektubun içeriğinin son derece yanlış olduğunu toplum içi istişare mekanizmalarının onayı olmaksızın bunun yayınlanmasının yanlış olduğunu söyledik. Aram Sırpazan da alelacele bu mektubu yayınlamasının yanlış olduğunu kabul etti. Durum böyleyken Patrikhane’mizi sahipsiz bırakmamız söz konusu olamazdı. Bundan sonra böylesi hataların olmaması ve suni gündemlerle toplumumuzun örselenmemesini arzu ediyoruz. Artık VADİP, projelerle topluma yön versin istiyoruz ” dedi.
Bir mektup da Patrikhane’ye
Toplantının sonucu hakkında önemli bir bilgiyi de Toros Alcan paylaştı. Pazartesi günkü toplantıdan gelecek için umutlu ayrıldığını söyleyen Alcan, Patrikhane’ye de talepler içeren bir mektup teslim edileceğini ve buradaki taleplerin de takipçisi olunacağını söyledi: “Ben bu toplantının tarihi bir dönüm noktası olduğunu düşünüyorum. Herkes demokratik bir ortamda görüşlerini dile getirdi. 10 vakfın temsilcisi, VADİP’in bir duyuru yayınlamasının doğru olmayacağını, sorunu daha da derinleştirebileceğini söyledi. Tek bir bildiriyle yetinilmesine ben de karşıydım ve bir mektubun da patrikhaneye yöneltilmesi gerektiğini belirttim. İki mektup fikri 36 vakfın da onayını aldı. Çünkü tek bir bildiri, Patrikhane’ye koşulsuz destek gibi algılanacaktı oysa, bundan sonra böyle şeyler yaşanmaması için de bir şey söylememiz gerekiyordu. Bu mektup benim tarafımdan hazırlanacak ve VADİP genel kurulunun da onaylamasıyla, Başepiskopos Ateşyan Ermenistan’dan döndüğünde verilecek. Burada Patriklik Makamı’nın fiilen boş olduğunu ve artık Patrik seçimi yapılması için hızla girişimlerde bulunulmasını isteyeceğiz. Öte yandan bu seçim beklenmeden sivil istişare mekanizmalarının oluşturulması gerektiğini ifade edeceğiz. Zaten Patrik Vekili, vakit kaybetmeden bir danışma kurulu oluşturulmasının taahhüdünü verdi. Tabii ki bu yeterli olmayacak, toplumumuzun sivil örgütlenmesinin yapılması için yönetim şeması gerekiyor, buna devlet de karşı değil ve bu yapılanmayı sağlamak için kanunu beklememiz gerekmiyor. Sonuçta sürdürülemez bir noktaya gelindiği kabul gördü ve toplantı bir milat olacaktır.”
Agos’un manşeti neden rahatsızlık yarattı?
Patrik Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan’ın tüm toplumda tepki yaratan ve bizim sadece bir kısmına tercüman olabildiğimiz haber ve manşetimizin VADİP toplantısında da rahatsızlık yarattığını pek de şaşkınlığa uğramaksızın öğrenmiş bulunuyoruz. Şaşkınlığa uğramadık, çünkü Ermeni toplumundaki dengeler maalesef yıllardır böyle işlemekte. Şaşırdığımız nokta belki şu olabilir: saatler süren VADİP toplantısının içeriğiyle ilgili konuştuğumuz tüm vakıf temsilcileri Ateşyan’ın mektubunun kabul edilemez olduğunda herkesin hemfikir oluğunu söyledi. Ancak çıkan bildiriye baktığımızda, eleştirilen tek kurum Agos olmuş. Şunu sormak hakkımız: Madem tüm vakıf temsilcileri Ateşyan’ın mektubundan bu kadar rahatsız oldu, bu ifade neden bu sayfada yer verdiğimiz açıklamaya tek satır dahi olsun girmedi? Son cümledeki o pek utangaç “cemaat için istişare mekanizmalarının işletilmesi” ifadesiyle bu iş hallolmuş mu oluyor?
Ve daha önemlisi. Aynı VADİP bildirisinde Agos kastedilerek “Patrik makamımızı hedef haline getirmek” gibi bir ifade yer almakta. Bu artık cemaat içi ilişkilerin ne hale geldiğinin somut ve açık bir göstergesi olsa gerek. VADİP üyelerine şunu hatırlatmak isteriz. Patrik makamını hedef haline getiren yıllardır seçimi erteleyen, tartışmalı akçeli işlere imza atan ve son olarak Türkiye’deki Ermeni toplumunu tam anlamıyla utandıran bir mektuba imza atan Başepiskopos Ateşyan’ın ta kendisidir. Bu süreçte VADİP’in inisiyatif alamayan tutumu da hepimizin malumu. Tablo buyken meselenin etrafından dolaşıp tüm bu sürecin sorumlusu Agos gazetesiymiş gibi tutum takınmak herhalde Ateşyan’ın o meşhur mektubunda bahsettiği “dengeli duruş”un bir örneği olsa gerektir.
Bazı Vakıf yöneticileri Agos’a yaptıkları açıklamalarda Ateşyan’ı da eleştiren ikinci bir mektup kaleme alacaklarını beyan etti. Bunun takipçisi olacağız. Ancak beklentimiz en azından bu açıklamanın da Agos’u dile dolayan açıklama ile birlikte kamuya açık yayınlanmış olmasıydı. Umalım ki bu mektup gecikmesin.
Öte yandan Türkiye Ermenileri Patrikliği Ruhani Meclisi’nin konuya ilişkin açıklaması da vahim ifadelerle dolu.
Patrikliğin ‘tüm ülkeyi ilgilendiren önemli konularda, ülkemiz insanlarının duyarlılıklarını da göz ardı etmemeye azami gayret gösterdiği’nden dem vurulurken Türkiye Ermeni toplumunun kendi tarihine dönük hassasiyetin bu derece ayaklar altına alınması yine o “dengeli duruş”ta ağır basan kefeyi göstermektedir.
Sürekli Patrik 2. Mesrob’a atıfta bulunulması, eski dönemin çeşitli mektuplarının yayımlanması Ateşyan’ın içine düştüğü aczin bir diğer ifadesidir. İlerde daha geniş bir katılımla istişare halinde açıklamaların kaleme alınmasından bahsedilirken, dileriz o geniş denen katılım, Ateşyan’a yaklaşanlarla sınırlı kalmaz ve toplumun daha gerçekçi bir resmini ortaya çıkaracak farklı sesleri de içerir.
Son olarak: Agos’un Patriklik makamı ile bir meselesi yoktur. Bu ülkede yaşayan çoğu Ermeni gibi, bu makamı bu hale düşüren kişilerle meselesi vardır. Dolayısıyla Agos rahatsızlık yaratmaya devam edecektir. Devraldığımız miras, toplum içi dengeli duruş manevralarına kurban edilmeyecek kadar kıymetlidir.
RUHANİ MECLİS AÇIKLAMASI
Türkiye Ermenileri Patrikliği Ruhani Meclisi 13 Haziran 2016 tarihli oturumunda kilisemizi ilgilendiren değişik konuların yanı sıra, 1915 olaylarını soykırım olarak tanımlayan yasa tasarısının Almanya Parlamentosu’nda kabulü ertesinde, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a Patrik Genel Vekilimiz Başepiskopos Aram Ateşyan tarafından yazılmış mektuba karşı oluşan tepkileri görüşmüştür.
Türkiye Ermenileri Patrikliği tüm tarihi boyunca dönemin ülke yönetimiyle karşılıklı iyi niyet ve diyalog içinde olmaya gayret etmiştir. Tüm ülkeyi ilgilendiren önemli konularda, ülkemiz insanlarının duyarlılıklarını da göz ardı etmemeye azami gayret göstermektedir.
Ruhani Meclisimiz, kadim teamül ve geleneklerimizin bir gereği olarak siyasi ve hukuki konularda fikir beyan etmemektedir. Bu gibi konularda cemaat adına beyanda bulunacak mercilerin yokluğu durumunda Türkiye Ermenileri cemaati adına beyanat verme sorumluluğunu dönemin Patriği üstlenmiştir. Kadasetli Patrik Mesrob II Hazretleri’nin rahatsızlığı nedeniyle, Patrik Genel Vekilliği makamını üstlenmiş olan Başepiskopos Aram Ateşyan bu sorumluluğu deruhte etmektedir. Sayın Patrik Genel Vekilimizin, cemaat vakıflarının bazı yöneticilerinin ve önde gelen hayırsever cemaat mensuplarının talebi üzerine taşıdığı bu sorumluluğun bir tezahürü olarak, Alman Parlamentosu’nun kararına atfen söz konusu mektubu kaleme almış bulunduğu aşikârdır. Patrik Vekilimiz, Patriklik Makamı’nda daha önce hizmet etmiş dini önderleri örnek alarak davranmıştır.
Prensip itibarıyla mektubun yazılmasını yerinde bir hareket olarak telakki etmekteyiz. Ancak gelecekte sorumluluk yükünün sadece Patriklik Makamı üzerine bırakılmaması amacıyla bu tarz beyanların bazı hassasiyetler göz önünde bulundurularak geniş bir katılımla yapılacak istişare ile kaleme alınmasının yerinde olacağı kanaatimizi saygıyla belirtiyoruz.
Yazılan mektuba yöneltilen eleştirileinr, eleştiri sınırlarını aşarak aşırı bir duygusallığın sonucunda hakaret, tehdit ve aşağılama boyutuna ulaştığını üzülerek görmekteyiz. Yüzyıl önce Osmanlı Ermeni toplumunun maruz kaldığı Büyük Felaket (Medz Yeghern) konusunda ülkemizin içinde bulunduğu siyasal ve toplumsal gerçekliği göz önünde bulundurarak cemaat üyelerimizi bu mektupla ilgili olarak daha soğukkanlı, insaflı ve anlayışlı olmaya davet ediyoruz. Hristiyan kardeşlerimize Efendimiz İsa Mesih’in, “Dış görünüşe göre yargılamayın, yargınız adil olsun” (Yuhanna 7:24) sözünü hatırlatır, sevgi ve hoşgörünün yüreklerde egemen olmasını temenni ederiz.
Türkiye Ermenileri
Patrikliği
Ruhani Meclisi
VADİP DUYURUSU
Vakıflar Arası Dayanışma ve İletişim Platformu (VADİP) 13 Haziran 2016 tarihinde Kumkapı Meryem Ana Ermeni Patriklik Kilisesi Vakfı, Kazaz Amira Salonu’nda olağan üstü olarak 36 vakfın temsilcilerinin katılımı ile toplanmıştır.
Almanya Federal Meclisi tarafından 1915 olayları bağlamında alınmış olan karar Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve devlet erkânının da tepkisine neden olmuştur. Bilindiği üzere Patriklik Makamımız tarafından, Patrik Genel Vekili Sayın Başepiskopos Aram Ateşyan imzasıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza bir mektup iletilmiştir. Bu mektup sonuçları ayrıntıları ile görüşülmüş ve bu değerlendirmenin kamuoyu ile paylaşılması uygun görülmüştür.
Ermeni sorunu bağlamında, Türkiye ile üçüncü ülkeler arasında patlak veren tüm siyasi gerginlikler ne yazık ki herkesten fazla cemaatimizin örselenmesine sebep olmaktadır. Türkiye Ermenileri kendilerinden tamamen bağımsız gelişen, etken olmadıkları ve kesinlikle gidişatına nüfuz etme olanağından mahrum oldukları süreçler nedeniyle tedirginliğe mahkum olmaktadır.
Sayın Başepiskopos Ateşyan’ın yazmış olduğu mektup sonucunda cemaatimizin ve cemaat basınımızın bazı kesimlerinden yükselen tepki sesleri çok üzücüdür. Patriklik Makamımızı hedef haline getirmek cemaatimizin önünde sağduyu açısından savunulması zor, benimsenmesi imkansız bir tutumdur. Diğer yandan, ilkesel olarak saygı duyduğumuz farklı görüşlerin cemaatimiz genel ahengi konusunda olumsuz izlenimler uyandırmayacak şekilde ifade edilmesi temennimizi paylaşmayı da yararlı addetmektedir.
Bundan sonra Patriklik Makamımızın ve Türkiye Ermenileri Toplumunun bu tarz eleştirilere maruz kalmaması adına bir süredir eksik olan cemaat içi müzakere ve istişare mekanizmalarının hızla ve ivedilikle hayata geçirilmesinin zorunlu olduğu kanaatindeyiz.
Cemaatimize ve kamuoyuna saygılarımız ile duyurulur.
VADİP Başkan Vekili Herman Balya