Ermeni Soykırımı’nın 101. yılında anma toplantılarını organize eden kurumlar, anma etkinliklerine katılma çağırısı yaptı. Avrupa Irkçılık Karşıtı Taban Örgütü (EGAM) Başkanı Benjamin Abtan, “100. yıldan sonra devlet soykırım konusuna ilginin azalacağını düşünüyorsa yanılıyor” diye konuştu.
Ermeni Soykırımı'nı anma organizasyonlarını düzenleyen DurDe, İHD İstanbul Şubesi, Ermeni Hayırseverler Genel Birliği (AGBU), Avrupa Irkçılık Karşıtı Taban Örgütü (EGAM) ve Nor Zartonk ortak basın toplantısı düzenledi.
Cezayir Toplantı Salonu'nda yapılan basın toplantısında, Avrupa'dan anmalara katılmak için gelen çok sayıda ırkçılık karşıtı örgüt temsilcisi vardı.
Toplantıda konuşan Avrupa’daki en büyük Ermeni sivil toplum örgütlerinden biri olan Ermeni Hayırseverler Genel Birliği (AGBU) Başkan Yardımcısı Harout Palanjian, Soykırım'ın 101. yılında, hala hak talebinin devam ediyor olmasının soykırım politikalarının işe yaramadığını gösterdiğini söyledi.
Palanjian, şunları söyledi; “Ermeniler her yıl haklarını talep ediyor ve kurbanlarını anıyor. Taleplerin sıklığı da talep edenlerin sayısı da her yıl biraz daha fazla oluyor. Taleplerimize Türkiye vatandaşlarının da katılması memnuniyet verici... Yalnız olmadığımızı hissediyor olmaktan dolayı mutluyum.”
Hükümete soykırımı tanıma çağrısı yapan Palanjian, “Başka uluslarla barışabilmenin yolu tarihte olanlarla yüzleşmekten geçiyor” dedi.
EGAM'dan Benjamin Abtan, 2011 yılından beri soykırım anmalarına destek verdiklerini ve 2013 yılından bu yana uluslararası bir delegasyonla anmalara katıldıklarını hatırlattı.
Abtan şunları dile getirdi; “Geçen yıl geldiğimizde, hem Soykırım'ın tanınması hem de Türkiye’nin demokratikleşmesiyle ilgili bir umut olduğunu düşünüyorduk. Ancak bir yılda radikal bir değişiklik oldu. Devlet, kendi topraklarına bir kesime karşı savaş açmış durumda. Geçen yıl 100. yıl olması dolayısıyla dünya genelinden büyük ilgi bekleniyordu. Devlet bu yıl ilginin azalacağını düşünüyorsa yanılıyor. Dünyanın pek çok ülkesinden ırkçılık karşıtı örgütlerin temsilcileri burada. Avrupa’nın pek çok ülkesinde Soykırım'ın tanınması için çalışma yürütüyoruz. Devlet unutacağımızı zannediyorsa yanılıyor.”
Abtan, ayrıca Avrupa ile Türkiye arasındaki geri gönderme anlaşmasına da tepki gösterdi: “Göçmenlerin haklarına karşı pazarlık yapıyorlar. Biz Avrupa’da göçmenlerin haklarını savunan, göçmenlerin Avrupa’ya gelme hakları olduğunu savunan yüz binlerce insanın sesine ses katmak için de buradayız.”
İnsan hakları savunucusu avukat Eren Keskin de toplantıda konuştu. Demokratikleşmenin Soykırım'ı tanımaktan, özür dilemekten ve tazmin etmekten geçtiğini söyleyen Keskin, “Yüzyılın en büyük suçu üzerine kurulmuş bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu devleti soykırımcı zihniyet kurdu. Bizzat Soykırım'da yer alanlar bakanlık yaptı. Soykırım'a karışanlar, Soykırım'ı bilenler ve ses çıkarmayanlar olarak hepimiz suçluyuz. Biraz olsun bu suçu hafifletmek için anmalara katılmak gerekiyor” diye konuştu.
DurDe’den Şenol Karakaş da Türkiye’nin Soykırım'la yüzleşmeyen bir halklar hapishanesine benzediğini söyleyerek “Bu bir yüzleşme mücadelesi. Yüzleşme olursa, bu ülkenin bir demokrasi ülkesine dönüşebileceğini biliyoruz” dedi.