Azınlık temsilcileri ve Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın bir araya geldiği buluşmada konuşulanları Toros Alcan, Bedros Şirinoğlu, Dikran Gülmezgil ve Andon Parizyanos’a sorduk.
Azınlık vakıflarının iptal edilen seçim yönetmeliğinin yerine 4 yıldır yeni bir yönetmelik yayınlanmaması, azınlık toplumları açısından ciddi yönetimsel sorunlar yaşanmasına neden oluyor. Geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın yönetmelik yerine, kanun yayınlanacağı şeklindeki açıklaması gündeme yansımıştı. Bu kanunun son haline getirilmesi için Akdoğan’ın cemaat temsilcileriyle bir araya gelmesi planlanıyordu. Beklenen buluşma, 4 Mart Cuma sabahı Dolmabahçe Sarayı’nda gerçekleşti. Toplantıda azınlık toplumlarından temsilciler Başbakan Yardımcısı Akdoğan’a beklentilerini aktardı.
Kahvaltılı istişare toplantısında, Vakıflardan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Akdoğan’ın yanı sıra Vakıflar Genel Müdürü Dr. Adnan Ertem ve Akdoğan’ın danışmanları hazır bulundu. VGM Vakıflar Meclisi Azınlık Vakıfları Temsilcisi Doç. Dr. Toros Alcan’la birlikte, RUMVADER Başkanı Andon Parizyanos, RUMVADER Başkan Vekili Yeorgios Papalyaris, Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı ve VADİP Başkanı Bedros Şirinoğlu, Şişli Karagözyan Ermeni Yetimhanesi Vakfı Başkanı Dikran Gülmezgil, Surp Agop Ermeni Hastanesi Vakfı Başkanı Bernard Sarıbay, Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi ve Mektebi Vakfı Başkanı Kirkor Ağabaloğlu, Türkiye Hahambaşılığı Vakfı Başkanı İshak İbrahimzadeh, Türkiye Hahambaşılığı Vakfı Başkan Yardımcısı Moris Levi, Beyoğlu Süryani Kadim Meryemana Kilisesi Vakfı Başkanı Sait Susin, Beyoğlu Süryani Kadim Meryemana Kilisesi Vakfı Başkan Yardımcısı Kenan Gürdal, İstanbul Süryani Katolik Vakfı Başkanı Katif Araz, Keldani Katolik Kilisesi Vakfı Başkanı Teoman Önder, Bulgar Eksarhlığı Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı Vasil Liaze ve Şişli Gürcü Katolik Kilisesi Vakfı Başkanı Dr. Simon Zazadze katıldı.
Azınlık temsilcilerini tek tek dinleyen Akdoğan, kangrenleşen bu sorunun bir an önce çözülmesi adına, toplantıda dile getirilen sorunların ve önerilerin bir rapor haline dönüştürülmesi talimatını verdi. Rapor çalışması VGM bünyesinde yürütülecek. Raporun yazılmasında koordinasyonu üstlenen Azınlık Vakıfları Temsilcisi Toros Alcan, toplantının ayrıntılarını Agos’a aktardı. Başbakan Yardımcısı’nın buluşmada dile getirilen tüm sorunların çözümü konusunda olumlu yaklaşım sergilediğini belirten Alcan, söz konusu raporun hızla hazırlanacağını ve kanunu hazırlayacak bürokratlara yol göstermesi adına bakanlığa teslim edileceğini ifade etti. Buluşmada dile getirilenleri Toros Alcan, Bedros Şirinoğlu, Dikran Gülmezgil ve Andon Parizyanos’a sorduk.
Toros Alcan: ‘Azınlıklar sadece Lozan’da ve Vakıflar Kanunu’nda var’
Hazır bir kanun taslağı olduğunu ve söz konusu raporun kanun yazıcı mercii için yol gösterici olacağını vurgulayan Azınlık Vakıfları Temsilcisi Toros Alcan şöyle konuştu: “Azınlıkların, Maliye Bakanlığı’ndan, Milli Eğitim Bakanlığı’na ve Belediyelere kadar pek çok sorunları var. Tüm bu sorunlar, tanımlanmamış olmaktan ve herhangi bir statü olmamasından kaynaklanıyor. O yüzden Vakıflar Kanunu’ndaki bir yönetmelikle çözülemeyecek bu sorunların kapsayıcı bir kanunla çözülmesi en doğrusu olacak. Örneğin Süryaniler okul açmak istediklerinde, kendilerine Lozan’a göre azınlık olmadıkları, okul açamayacakları yanıtı verilebiliyor. Oysa Vakıflar Genel Müdürlüğü’nde azınlık olarak tanımlılar. Bunun gibi sayısız absürt örnek var. Toplantıda birçok haklı beklenti dile getirildi. Burada en kritik unsur geçmişte var olan Cismani Meclis’in tekrar hayata geçirilmesi oldu. Seçimle göreve gelen bir üst kurul olması mümkün olursa, bu kurul cemaat vakıflarında olmayan vakfiyeleri de yazabilir. Bunun olmaması ve vakfiyeleri kimin yazacağının belirsiz bırakılması tekrar kaosa neden olacaktır.
Andon Parizyanos: ‘Bu sorunun acilen çözüme kavuşturulması gerekiyor’
Rum Vakıfları Yardımlaşma Derneği (RUMVADER) Başkanı Andon Parizyanos, toplantıda gündeme getirdiği konuları şöyle özetledi: “Her seferinde bizi dinliyorlar, notlar alıyorlar ancak bir sonuç ortaya çıkmıyor. Bu sefer de toplantıya bir umutla gittik. Fakat yakın zamanda bir gelişme olacağına dair ışık görmüyorum. Umarım yanılırım. Seçimlerin acilen yapılması gerektiğini, bazı vakıflarımızdaki yöneticilerin hastalık ve yaşlılık nedeniyle görevlerini sürdüremediklerini söyledim. Bakan yakından ilgilendi ve herkesi dinledi, ancak biz bunu Bülent Arınç döneminde de yaşamıştık. Laki Vingas istifa etti ardından Sayın Arınç ‘sözümde duramadım’ diyerek, özür diledi ve yönetmeliğin çıkacağını söyledi. Tüm bunlara rağmen bugüne kadar yönetmelik yayınlanmadı.”
Parizianos Rum toplumunun öne çıkan sorunlarını da şöyle belirtti: “Rum toplumu açısından önemli bir diğer konu da mazbut vakıfların durumunun çözümüydü. Seçimlerin yanında tüm cemaatlerin ortak olarak dile getirdiği sorun da cemaat vakıflarının vakfiyelerinin olmamasıydı. 36 Beyannamesi vakfiye gibi kabul edilse de, bu büyük sorunlara yol açıyor. Ayrıca bizim açımızdan hayati olarak çözülmesi gereken bir diğer mesele de vakıfların birleşmesi konusu. 67 vakfımız var ve çoğu yerde artık cemaatimiz kalmadı. Birleşmelerin önünün açılması gerekiyor. Hatta bunun Cumhuriyet döneminde de örnekleri var. Kadıköy’de ve Kurtuluş’ta birkaç vakfın birleşerek merkezi olarak yönetildiği iki örnek var. Birleşmeler çok eski bir tarihte de olsa bir şekilde yapılabilmiş.”
Bedros Şirinoğlu: ‘En büyük kazanımımız olacaktır’
Surp Pırgiç Hastanesi ve VADİP Başkanı Bedros Şirinoğlu da toplantıda konuştuklarını şu şekilde özetledi: “Yeni yönetmeliğin bugüne kadar yayınlanamamasına neden olan görüş ayrılıkları Ermeni toplumu ve Rum toplumu tarafından ortaya atıldı. En çok da bizim toplumumuzdan yönetmelik taslakları gönderildi. Kimi bölge bazında, kimi il genelinde, kimisi de ilçe bazlı seçim istiyordu. En doğrusu bölge bazlı seçim yapılmasıdır. Aksi takdirde blok oylar sakıncalı bir durum yaratacaktır. VADİP tarafından gönderilen taslağın bu şekilde olduğunu hatırlattım. Orada, cismani meclisin tekrar kurulması gerektiğini de dile getirdim. Ayrıca VADİP’in devlet tarafından tanındığını fakat kanuni bir altyapısı olmadığını, bunun da yasal bir dayanak kazanması gerektiğini belirttim.”
“Bu kadar bekledik, biraz daha bekleyelim,” diyen Şirinoğlu şöyle devam etti: “Azkayin Varçutyun’un yani cismani meclisin tekrar hayata geçirilmesi, en büyük kazanımımız olacaktır. Danışma kuruluyla bu işler yürümüyor. Aram Sırpazan, ‘Ben danışma kurulunu kendim seçeceğim, cismani meclisi de kendim atayacağım’ diyor. Böyle bir şey kabul edilemez. Bana göre bunun için en sağlıklısı cemaatin seçtiği bir kurulun görev yapmasıdır. Devlet farklı bir formül bulup VADİP yürürlük kazansın da diyebilir. Ancak hangi yöntem olursa olsun fark etmez, bizim kendi içimizde denetleyici yetkilere sahip olan bir kurulumuzun olması gerekiyor.”
“Tüm sosyal sorunları çözmek için yeterli mal varlığımız var” diyen VADİP Başkanı: “Fakat bu varlıkları iyi değerlendiremiyoruz. Yeniden yapılanmamız ve varlıkların hepsinin bir merkezde toplanması gerekiyor. Ancak bir üst kurul bunları yönetirse, toplum yararına adil bir dağılım olabilir” şeklinde konuştu.
Dikran Gülmezgil: Sorunların büyük kısmını çözecektir
Toplantının verimli geçtiğini vurgulayan Gülmezgil şu bilgileri aktardı: “Bana göre bu toplantının verimli geçtiğini gösteren en önemli gelişme, tüm cemaatlerin ‘cismani meclis’ konusunda ortak fikir beyan etmesi oldu. Her cemaatte bir cismani meclis bulunuyordu ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçişte de varlığını sürdüren bu kurum, 60 ihtilalinde lağvedilerek sonlandırıldı. Bizimle birlikte Museviler, Rumlar ve Süryaniler de bunun eksikliğini büyük bir kayıp olarak dile getirdi. Bedros Bey’in de cemaatteki düzensizlikten şikâyet eden açıklamaları oldu ve ben de bu şikâyetlerin ancak cismani meclisin tekrar hayata geçirilmesiyle çözüme kavuşacağını belirttim. Halkın çoğunluğunun seçimiyle görev başına gelen bir cismani meclisin varlığı ve vakıf yönetimlerinin seçimle yenilenmesi bugün şikâyet konusu olan tüm sorunların büyük kısmını çözecektir. Sayın Akdoğan bununla yakından ilgilendi ve Genel Müdür Adnan Ertem de Akdoğan’ın sorusu üzerine bu meclislerin 60 ihtilaline kadar varlığını sürdürdüğünü teyit etti.”