Heybeli adada bulanan Ruhban Okulu’nun halen kapalı olması TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde gündeme geldi. HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, Ruhban Okulu’nun artık açılması gerektiğini söyledi. Paylan’a yanıt veren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Ruhban Okulunun açılması gerektiğine katıldığını söyleyerek konun Milli Eğitim Bakanı’nın görev alanında olduğunu belirtti.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri devam ediyor. Komisyon, 10 Şubat Çarşamba günü Dışişleri Bakanlığı ve 11 Şubat Perşembe günü ise Milli Eğitim Bakanlığının bütçe görüşmeleri için toplandı. Her iki toplantıda da Ruhban Okulu’nun halen kapalı olması gündeme geldi.
‘Kendi vatandaşına mütekabiliyet olmaz’
10 Şubat Çarşamba günü Dışişleri Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu katıldı. Komisyonun HDP’li üyesi Garo Paylan, görüşmeler sırasında ‘mütekabiliyet’ yaklaşımını eleştirdi, “Mütekabiliyet vatandaşa uygulanmaz, mütekabiliyet yabancıyauygulanır. Ancak, Dışişlerinin kadim politikasında mütekabiliyet hep vurgulanmıştır ve bu diğer bakanlıklara sirayet etmiştir. Mesela, Millî Eğitim Bakanlığı azınlık okullarına ‘buradaki ve oradaki mütekabiliyet’ diye bakar, hâlbuki mütekabiliyet, vatandaşa olmaz, mütekabiliyet yabancıya olur.”
‘Açılmamış bir Ruhban Okulu var’
Mütekabiliyet yerine vatandaş yaklaşımına sahip olunması gerektiğine işaret eden Paylan, Ruhban Okulu’nun açılmamasını gündeme getirdi.
"Artık bu paradigmadan çıkmamız gerekmiyor mu? Buradaki Ermeni’ye, Süryani’ye, Rum’a,Musevi’ye, Yahudi’ye vatandaş diye bakma günümü z gelmedi mi? Velev ki yarın Yunanistan -Allah korusun diyorum, bakın- oradaki Türklere, Müslümanlara bir zulüm uyguladı, geçmişte olduğu gibi faşist bir cunta geldi. Bize aynısı mı uygulanacak? Geçmişte yapıldı çünkü. Yani, bu açıdan, bu mütekabiliyet bakışandan hızla çıkmamız gerekiyor ve iç meselemizi içeride bırakıp Lozan’ın da koruyucu hükümlerini iç hukuka taşımamız gerekiyor. Mesela, dediniz ki, ‘Rumların sorunları çözüldü’. Ya, açılmamış bir Ruhban okulu var. Ya, şimdi, ‘Dindar bir toplum yetiştirmek istiyoruz’ diyorsunuz - Sayın Cumhurbaşkanının tabiridir- ya bırakın da Rumlar da dindar bir toplum yetiştirsinler. Niye yetiştirmesinler?”
Bakan Çavuşoğlu: Açılmalı
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Ruhban Okulu konusunda Paylan’a "Katılıyorum açılmalı" diyerek yanıt verdi. Çavuşoğlu, konunun Dışişleri Bakanlığı’nın kapsamına girmediğini belirterek Milli Eğitim Bakanı’na sorulması gerektiğini söyledi.
Ruhban Okulu konusu dün devam eden komisyon görüşmelerinde de gündeme geldi. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın da katıldığı Milli Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmeleri sırasında HDP’li Paylan, Ruhban Okulu’nun açılması için Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın ön ayak olmasını istedi.
‘Ruhban Okulu konusunu hükümete taşıyın’
Paylan şunları söyledi, “Ruhban meselesi niye Millî Eğitim Bakanının konusu olsun ki? Ama bu konuda siz de ön açıcı olun madem, top sizde. Artık şu Ruhban Okulu açılsın. Ama hicap duyarak söylüyorum, Eğitim Bakanı’nın işi olamaz Ruhban Okulu ama siz de bu topu Hükûmete taşıyın lütfen, şu Ruhban Okulu da açılsın. Biz öncü olalım, Yunanistan’ın ayıpları varsa onun ayıbı olsun. Mütekabiliyeti tersten işletelim, biz onları utandıralım Sayın Bakanım ve SYRIZA Hükûmeti de bu konuda adım atmaya hazır.”
‘Azınlık okullarının statüsü olsun’
Milli Eğitim Bakanı’nın katıldığı görüşmelerde azınlık okullarının karşı karşıya kaldığı sorunlar da gündeme geldi. Paylan, azınlık okullarının artık bir statüsünün olması gerektiğini dile getirdi.
“Ne devlet okuluyuz ne özel okuluz. Sağolun, mesela geçen sene destekten bizi de faydalandırdınız ancak başımıza öyle bir bela verdiniz ki, parayı verdiniz ama şimdi maliye bizim peşimizde. Ensemizde boza pişiriyor. Siz gelir elde ediyorsunuz, iktisadi teşekkül olacaksınız' diye, çünkü statümüz yok. ‘Özel okul diye saydığınız için o çerçevede, bizi şimdi maliye gelmiş İktisadi teşekkül olacaksın, fatura keseceksin’ diye. Bizim varlık sebebimiz, azınlık okulu olmamız ve vakıf okulu olmamız. Biz parayla öğrenci okutmuyoruz ki. Velilerimiz de yapabilirse bağış yapıyor ama devlet de yardım yapacaksa farklı bir statüyle yapmalı. Yani bizim bir statümüz olmalı Sayın Bakan. Bu yasayı ivedilikle sizden bu dönemde bekliyoruz. Maliye Bakanımız da belki kısa vadeli olarak o konuda ön açar ama esas çözüm statünün olması.”