HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, HDP'nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na katılma kararı ve HDP’nin alacağı tutuma ilişkin Agos’a konuştu.
Parlamento, yeni
anayasa çalışmaları için yeniden mesaiye başlıyor. Anayasa
Uzlaşma Komisyonu, HDP’nin de üyelerini belirlemesiyle birlikte
çalışmalara başlayacak. Komisyon ilk toplantısını 4 Şubat’ta
yapacak. HDP, Mardin Milletvekili Mithat Sancar, Adana Milletvekili
Meral Danış Beştaş ve İstanbul Milletvekili Garo Paylan’ı
komisyon üyesi olarak belirleyerek çalışmalara katılacaklarını
açıkladı.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na katılma kararları ve HDP’nin alacağı tutuma ilişkin Agos’a konuştu.
‘Son noktaya kadar komisyonda olacağız’
Cumhurbaşkanı’nın merkezde olduğu bir dayatma iklimiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Paylan, HDP olarak yerel yönetimlerin güçlü olduğu, özgürlükçü bir sistemi savunmak için komisyonda yer aldıkların, uzlaşma kültürünün devam edeceği son noktaya kadar komisyonda olacaklarını söyledi.
‘Çatışmalı iklimde anayasa yapılamaz’
Her şeyden önce çatışmaların durması gerektiğini belirten Paylan, ölümlerin ve çatışmaların yaşandığı bir iklimde Anayasa yapılamayacağını belirtti. “Her gün insanlarımız ölüyor. Her gün cenazeler kaldırılıyor. Bu iklimin sonlandırılması gerekiyor. Ölümlerin çatışmaların olduğu bir iklimde anayasa yapamayız. Güven arttırıcı tedbirler söz konusu olmalıdır. Tek adamlığa dayalı değil, demokratik bir anayasa yapılabileceği inancını arttırıcı tedbirler gerekli. Çoğulcu anayasa yapılabileceğine dair emarelerin ortaya konulması gerekiyor. Çatışmalı bir iklimde bunun yapılmasının imkanı yoktur. Duygusal kopuş hızla devam ediyor.”
‘Türkmenistan modeli öneriyorlar’
Paylan, komisyonda, Başkanlık sistemi önerisine karşı nasıl bir tutum alacaklarını da açıkladı: “Bütün önerileri dinlemek istiyoruz. Biz sizi hiçbir şekilde dinlemeyeceğiz noktasında değiliz. Biz de kendi önerilerimizi ortaya koyacağız. Tayyip Erdoğan’ın önerdiği şeyin demokratik bir başkanlık modeli olduğunu düşünmüyoruz. Türkmenistan modeli, diktatöryal bir başkanlık sistemi olduğunu düşünüyoruz. Başkanlık kelimesini bir fetiş haline getirmemeliyiz. Elbette Ankara’da bir irade olmalı, yürütme olmalı ama bu ne kadar yetkili olacak nasıl denetlenecek, yerele yetkiler nasıl dağıtılacak bunu tartışmak istiyoruz. Kriterimiz demokrasinin kurumsallaşması. Bütün toplum kesimlerinin, hakkının, hukukunun güvence altına alınmasını istiyoruz. Bu olursa her şey konuşulabilir. “
‘Ermeniler 150 yıl önce de demokrasi mücadelesi verdi’
HDP’nin çoğulcu bakış açısını anayasa çalışmalarına da yansıttığını belirten Paylan şunları söyledi: “Biz Ermeniler olarak, bu ülkede 150 yıl önce de demokratikleşme mücadelesi verdik. Ermeni pek çok parlamenter demokratik, ademi merkeziyetçi, yerelin güçlü olduğu bir anayasa modeli önerdik. Ancak o dönem başka bir faşizan anlayış, bütün bu önerileri yok saydı, toplumu kutuplaştırdı. Büyük bir felaket yaşadık. Bu sefer tekrar çatışmalı bir dönemden geçiyoruz. Ben bir Ermeni olarak halkımın tecrübesini, taleplerini daha net yansıtacağımı düşünüyorum. Ermeniler ve bütün toplum kesimleri için demokratik bir anayasayı yapabiliriz. Bütün eşitlik taleplerinin meclis komisyonuna taşınması için mücadele vereceğim”