Sevgi sofraları 13 Aralık pazar günü Dadyan Okulu yararına kurulacak. Vakıf Başkanı Mesut Özdemir ve beraberindeki yönetim kurulu üyeleri Nail Toplayıcı ve Tanyel Haçikoğlu, madağ öncesi vakfın çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
Sevgi sofraları bu kez Dadyan Okulu yararına kurulacak. 13 Aralık Pazar günü Bakırköy Dznunt Surp Asdvadzadzni Kilisesi’nde Başepiskopos Aram Ateşyan’ın riyasetinde düzenlenecek Badarak ayininin ardından, madağ sofraları, Dadyan okulunun yeni inşa edilen binasındaki yemekhanede kurulacak. Madağ öncesi Agos’u ziyaret eden Vakıf Başkanı Mesut Özdemir ve beraberindeki yönetim kurulu üyeleri Nail Toplayıcı ve Tanyel Haçikoğlu, vakfın çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
Bütçe denk
Dadyan’ın yeni binasının, içinde bulunduğumuz eğitim yılında hizmete açılmasıyla birlikte boşaltılan eski binanın nasıl kullanılacağına dair görüşlerini de aktaran yönetim kurulu üyeleri, bu madağın geleceğe güvenle bakabilmeleri için çok önemli olduğunun altını çizdi. Okul bütçesi hakkında, “Devlet desteğinin önümüzdeki yıllarda da düzenli olarak gelmesi ve velilerin taahhüt ettikleri bağışları yapması durumunda, okul olarak bütçe açığımız çok fazla olmayacaktır” diyen Vakıf Başkanı Mesut Özdemir, bu madağda inşaat nedeniyle oluşan borçları kapatmayı hedeflediklerini belirtti. Özdemir, “Bazen velilerde ‘Nasıl olsa devlet yardımları yapılıyor’ düşüncesi hâkim oluyor. Bu da bağışlarda gevşemeye yol açıyor. Kurumlarımızın destekle ayakta durduğunu ve velilerin taşın altına ellerini koymaları gerektiğini her fırsatta hatırlatmamız gerekiyor. Bu konuda sıkıntı yaşamazsak, okulumuzun ileride de önemli bir bütçe açığı olmayacaktır. Bu madağda toplamayı hedeflediğimiz rakam, 800 bin TL olacak. İnşaatımız devam ederken, ödemelerimizi ileriki tarihlerde yapacağımıza dair taahhütlerimiz oldu. Söz konusu rakam bu borçlardan kaynaklanmaktadır” dedi.
‘Hayalim vakıf üniversitesi’
Yeni binayla elde edilen kazanımı herkesin takdir ettiğini söyleyen Tanyel Haçikoğlu ise “Velilerden çok olumlu tepkiler alıyoruz. İnsanlar beklediklerine değdiğini söylüyor” dedi. Tarihi binanın nasıl değerlendirileceğini sürekli aralarında tartıştıklarını ifade eden Özdemir, “Bu binanın tarihi misyonuna uygun olarak bir eğitim yuvası olması gerektiğini düşünüyoruz. Hayalim bu binanın Ermeni Dili Edebiyatı gibi fakültelerin bulunduğu bir vakıf üniversitesine dönüşmesi. Ermenice öğretmenlerimiz buradan yetişebilir, farklı araştırmalar yürütülebilir. Bunun için en büyük gereklilik finans, bana göre cemaatimizde bunu karşılayacak maddi imkânlar var” şeklinde konuştu.
Geleceğe dair planlarını da açıklayan Vakıf Başkanı, “Bu madağla birlikte yoğun bir dönemi atlatıp, rahat bir nefes alacağımıza inanıyorum. Bina hedefimizi başardık. Bundan sonra o imkânlara yakışır çağdaş eğitim düzeyine kavuşmayı arzu ediyoruz. Madağın ardından yapacağımız ilk şey, profesyonel bir eğitim danışmanlığı firmasıyla anlaşarak öğretmenlerin özverili çalışmalarını desteklemek olacak. Bu sayede kolejleri tercih eden velilerin çocuklarını geri getireceğini ve okul mevcudumuzun da artacağını düşünüyoruz” dedi.
‘Tokatlıyan’ı görünce içim acıdı’
Madağ davetiyelerini dağıtırken Tokatlıyan Han’a da gittiklerini belirten Özdemir, “Oranın son halini görünce gerçekten içim acıdı. Toplumumuza ait böylesine önemli bir değer, nasıl bu hale getirilir anlamıyorum. Biz bir şeyler ortaya çıkarmak için bu kadar çaba sarf ederken, bazı kurumlarımız sadece seyretmekle yetiniyor. Beyoğlu Üçhoran da bunlardan birisi. İnşaat süresince de desteklerini istedik, şimdi madağ için de kendilerini davet ettik. Fakat bunun karşılığında aldığımız destek, vakfın imkânlarıyla kıyaslandığında komik” sözleriyle Üçhoran yönetimini eleştirdi.
