Bartev kalplerimize dokundu

Teşekkürler Bartev. Teşekkürler Arakasd Band ve nefesliler grubu.

Bartev’in konserini haftalar öncesinden duyurmuş, 30 Kasım Pazartesi akşamı Şişli Kent Kültür Merkezi’ne davet etmiştik bütün okurlarımızı. “Mekân, müzikler, Bartev, Grup Arakasd aynı. O zaman konser de aynı” diye düşünüp gelmeyenler, çok şey kaçırdı, çok. Doğru, mekân aynıydı. Gönül isterdi ki koca koca salonlarda, büyük büyük binalarda, binlere değil on binlere duyursun sesini Bartev. Ama, siz ötekiler, yani benimkiler, dolduracak mıydınız o zaman salonları? Kulak verecek miydiniz ana lisanınıza, aşuğlara, gusanlara, 100 yıllık acıya, 300 yıllık tınıya? Emin değilim. Cemaatim. İstanbul’daki Ermenim. Ötekim. Biz acımızın 100. yılında bir araya geldik, sen neredeydin?

Neredeydin Tanrım?

“Adaletin gözleri bağlandığında neredeydin Tanrım?

Halkımın dudaklarında dualar donduğunda neredeydin Tanrım?

‘Kurtar’ yakarışlarıyla gökyüzü titrediğinde neredeydin Tanrım?

Haçlara çakılmış dua ederken. Sessizdin Tanrım. Amen.”

Arthur Meschian’ın ‘Ur eir Asdvadz’ (Neredeydin Tanrım?) adlı şarkısının sözlerinden aldığım; kimine göre fevri, kimine göre asi olan, kimine göre günah kokan bu mısralara dikkatli bakın. Her şey tek bir sözde, ‘Ammen’de saklı. ‘Ammen’ ne demek? Dediğin gibi olsun, dediğin dediğim olsun demek. Meschian, her şeye rağmen “Ammen” diyor Tanrı’ya, kendince.

İşte bu şarkıyla başladı Bartev konseri, kilisemizin Surp Badarak dualarından biri olan ‘Der Voğormya’ (Rab merhamet et) ile devam etti. Tütsüler yükseldi dualarımızla, göklere. Geçmişimizi anımsadık. Her birimiz hiç tanışamadığımız yakınlarımızı anımsadık. Dua ettik onlar için.

100 yıl geçti. Hiçbirimiz unutmadık kimiz, kimin torunlarıyız, kimlerdeniz, değil mi? Ne de olsa, akan kan, giden candı. İnsan bir acıyı bedeninde çekmeden, ruhunda hisseder mi? Kural bu; önce acı çekeceksin, sonra ruhunda hissedeceksin. Peki bunlar ne için? Bence, acıyı çekip hissedenler, birbirlerinin yaralarını sararak iyileşecekler. Biz Bartev’le, biraz daha iyileşebilmek için birbirimizin yaralarına, kalplerine dokunduk Pazartesi akşamı.

‘Giligya’ çınlarken sahnede, koca bir krallığı, eski bir toprağı anımsadık. Şarkıda ‘Giligya’yı görmektir arzum’ diye bir mısra var. Her birimiz nereyi görmek istiyorsak, Anadolu’nun hangi bağrından koparıldıysak, o toprağı anımsadık. Benim toprağım Yozgat, benim toprağım Sivas, ya seninki?

‘Hayu Açker’... Ermenilerin gözleri ne kadar hüzün ve acı ile bakıyorsa, bu şarkı da o kadar hüzünlüydü. Tarih bize bol bol acı, bu acıyı gösteren çok güzel gözler vermiş, ne yapalım...

‘Ararat’… Ağrı Dağı’nın her iki tarafını görmeye hasret bir tek benim halkım var eminim. Ararat yüksek ve ulaşılmaz; iki tarafı farklı memleketlere bakan bu dağın kaderinde hep bir yöne gurbet, hep bir yöne sevda var. Gurbetim, ulaşılmazım, Ermenistan’ın sevdası, şarkın da senin kadar güzeldi o akşam.

İlk beş şarkıda hüzünlere boğulduk. Acımızı andık. Ama ardından sevdalara, aşklara daldık ‘Siro Khostum’la (Sevgi İkrarı). Bartev, Gusan Şeram’ın ‘Meçıs Gyank Çimnats’ını (İçimde hayat kalmadı) seslendirdikten sonra sahneyi yeni bir sese, vokalistliğini yapan Maral Çapan Ataman’a bıraktı. Konserin ilk bölümü, Maral’ın, müthiş bir yorum ve ses rengiyle okuduğu ‘Hayrenik’ (Memleket), ‘Darinerı Antsan’ (Yıllar Geçti) ve ‘Hayortik’le (Ermeni evlatlar) sona ererken, Bartev, Maral’ın ilk albümünün yakında çıkacağını müjdeledi. Albümün Ermenice şarkılardan oluşacak olması benim için büyük bir sürprizdi. Bu devirde Türkiye’de Ermenice müzik yapan kaç kişi var ki...

Sahte bir usta mı var?

300 yıllık aşuğumuz Sayat Nova’yla başladı ikinci perde. ‘Tamam Aşkharh’ (Tüm dünya) dedi Bartev. Şarkının ardından, bir an sustuktan sonra şunları söyledi: “Bu bölümün ikinci şarkısı Gomidas’tan. Gomidas’ın göçten nasıl kurtulup geldiği hakkında yazılıp çizilen çok şey var, onları tekrarlamak istemiyorum. Gomidas, 1915’te bir gün, evinde oturmuş, yeni bir konser için hazırlıklar yaparken, kapı çalındı, içeri askerler girdi; Çankırı’ya sürgün edildi. O gün, Gomidas’ın yeni, eski, bildiğimiz, bilmediğimiz tüm eserlerinin yazılı olduğu kâğıtları yerlere savrulup talan oldu.” Bartev ‘Grung’u (Turna) seslendirirken durdum; aklım ‘Grung’da değil. Acaba dedim, “hangi usta müzisyen, gerçekte müzisyen değil. Bu gerçek olabilir mi? O Çankırı yollarına düştüğünde, konserinde seslendirilecek yeni eserleri var mıydı? Neredeler? Acaba o zamanın ustalarından biri, gerçek usta değil mi? Değilse hangisi? Bartev de böyle bir olasılık olduğunu düşünüyor, anladım. Dostlar, sahte bir usta mı var? Yalvarırım bulun onu.

‘Azg Parabants’ (Şanlı millet), ‘Hampere Hokis’ (Sabret Gönlüm), ‘Khorodig’ şarkıları art arda salonda çınladı. Konser başlamadan önce, nefesliler ve Arakasd Band’ın bu kadar büyük bir uyum içinde olacağını düşünmemiştim. Kübalı Maikel Brina, Taşkın Akarsu, Uğur Yeniyol, Sayat Daldal; harikaydınız. Müzik direktörleri Ari Hergel ve Rober Doğanay, artık bu işin ustaları. Bartev her konserde boşuna “Ari Hergel sağ, Rober Doğanay sol kolum” demiyor.

Ustaların ustası Berç Yeramyan elektrogitarla, Arda Uyar davulla, Raffi Derkevorkyan perküsyonla harikalar yarattı bu güzel gecede.

Küçük-koca bir Arevig

‘Arevig’ şarkısı geldi sonra. Bartev, kızı Arev’e ithaf etti bu şarkıyı. Arev, konser başlamadan önce, babasının yazdığı açılış konuşmasını Ermenice ve Türkçe olarak bize okumuştu. Tanıyorduk onu, ama Bartev’in ‘Arevig’ aşkı başka tabii, evlat aşkı o. O Arevig dedi, ben gayri ihtiyari Arev’in yüzüne baktım. İlk bakışımdı o. Bakmak, bir babanın evlat aşkına bakmak... Harikasın Arevig, halay çekerken, sahne arkasındayken, gelenleri karşılarken, şarkıları mırıldanırken, Bartev’in gönül evinde oturan, küçük-koca bir Arevig.

‘Kedaşen’le çoştu gençlik, ayaklandı, halaylar çekerek salonun dört bir yanını dolaştı. Alkış tuttuk, koca bir alkış oldu salon.

Bartev, son şarkı ‘Zartir Lao’dan (Uyan Lo) önce, Maral’a, Arakasd Band’a, nefesliler grubuna, size, bize, herkese, ama en çok Dikran Gülmezgil’e teşekkür etti. Onu anladığı, onu dinlediği, ona destek olduğu için. Ben de teşekkür ediyorum Gülmezgil’e, bu kadar iyi bir konsere destek verecek kadar sağduyulu olduğu için. Teşekkürler Bartev. Teşekkürler Arakasd Band ve nefesliler grubu.

Kategoriler

Kültür Sanat Müzik


Yazar Hakkında