Hopa’daki sel felaketinin etkileri sürüyor. Önceki gün yaşanan sel felaketinde şimdiye dek sekiz kişinin hayatını kaybettiği, iki kişininse kayıp olduğu söyleniyor. 31 kişilik bir AFAD ekibinin gittiği Hopa’da halk, sel felaketinin, yapılan doğa katliamları sonucu meydana geldiği görüşünde. Karadeniz İsyandadır Platformu üyelerinden Eren Dağıstanlı’yla Hopa’da yaşananları ve ilçedeki son durumu konuştuk.
‘Afet değil cinayet’
Hopa’daki sel felaketinin Karadeniz’de yapılan birçok doğa katliamı sonucu meydana geldiğini belirten Dağıstanlı, özellikle Karadeniz’deki sahil yolunun bu felakette önemli rol oynadığı görüşünde. Yapılan yol yüzünden derelerdeki suyun denize ulaşamadığını ifade eden Dağıstanlı, bu yüzden suların taştığını ve yollarda kaldığını söylüyor: “Biz bunun uyarılarını gerekli yerlere hem belediye seçimlerinden önce hem de sonra yapmıştık, ancak hükümet rant uğruna hukuku çiğnedi ve oraya yol yaparak doğanın dengesiyle oynadı. Oradaki yol sebebiyle derelerdeki sular denize gidemiyor ve tıkanıyor. Dolayısıyla rant uğruna doğanın dengeleriyle oynamak, doğa katliamı yapmak bunu bir doğal afetten çıkarıyor, cinayet yapıyor.”
‘Yetkililerin yüzünü görmedik’
Karadeniz İsyandadır Platformu’ndan Eren Dağıstanlı, devlet yetkililerinin gerekli özeni göstermediklerini söylüyor: “Tüm bu ölümlerin nedeni, doğanın dengeleriyle oynanmasıdır. Devlet yetkililerinin bugün Hopa’ya geldikleri söyleniyor ancak biz yüzlerini görmedik. Durum tespiti yapmaları da imkânsız çünkü olayların yaşandığı iki köye giden yollar daha bugün açıldı, oysa yetkililerin gelip gittikleri söyleniyor.”
‘Zihniyet değişmezse ölümler sürer’
Hopa’daki durumu da aktaran Dağıstanlı, sözlerini şöyle konuştu: “Karadeniz’in iklimi bellidir, biz yağmura alışkınız ancak bir aydır yağmur yağmıyor, nem çok yüksek. Elektrikler kesik, sularımız dağdan geldiği için şu sıralar su sorunu yaşıyoruz, Hopa’da hayatın normal olmadığını söyleyebiliriz. Umarım en kısa sürede her şey düzelecek. Ancak rant uğruna doğa katliamı yapanlar eğer bu zihniyetlerini devam ettirirlerse ölümleri de beraberinde getirecekler. Bundan ders çıkarmaları gerek. Karadeniz sahil yolu sırasında yapımına karşı çıkan avukatlardan Cihan Eren öldürüldü. Rant uğruna her şeyi göze alıyorlar. Sürekli doğanın dengeleriyle oynarsanız bu katliamlar, bu ölümler kaçınılmaz bir hal alır. Hem bilim insanları hem de yerel halk zamanında gerekli uyarıları yapmasına rağmen kimsenin sözü dinlenmedi, bildiklerini yaptılar ve sonunda bu oldu.”
