Ermeni okulları depreme dayanıklı mı?

HAYCAR Derneği, Ermeni okullarının olası İstanbul depremine ne kadar dayanabileceğini araştırıyor. 19 Aralık’ta Feriköy Şirinoğlu Salonu’nda yapılacak sunumda da gündeme gelecek olan deprem etüdü çalışmalarını inşaat mühendisi Aykun Coşkun ve dernek başkanı Sevan Karabetoğlu’na sorduk.

 

LORA BAYTAR 
lora@agos.com.tr

Van’da yaşanan 7,2’lik deprem, unutulmaya başlayan Marmara depremi gerçeğini tekrar hatırlattı. Van’da yaşanan yıkımların ve kayıpların ardından, Ermeni okullarının olası bir İstanbul depremine ne kadar dayanıklı olduğu sorusu takıldı kafalara. HAYCAR Mimar ve Mühendisler Derneği kolları sıvadı ve Ermeni okullarının deprem etüdünü yapmak için hazırlıklara başladı. Konuyla yakından ilgilenen deprem mühendisi Aykun Coşkun ve Dernek Başkanı Sevan Karabetoğlu’na, bu konuda sürdürülen çalışmaları sorduk.

•         Nasıl bir çalışma yöntemi izleyeceksiniz?

S. KARABETOĞLU - Öncelikle okul vakıf yöneticileri ve müdürleri ile görüşülecek. Projede görev almak isteyen HAYCAR üyesi mimar ve mühendislerden oluşan bir komisyon kurulacak. Yöneticilerin projeye sıcak bakmaları halinde, Deprem Etüdü Komisyonu okul binalarının depreme dayanıklılıklarını tespit ederek raporlayacak.

•         HAYCAR, hangi aşamaya kadar işin içinde yer alacak?

S.K.: Proje, ölçüm, değerlendirme ve raporlama aşamalarından oluşuyor. Dayanım testleri için birkaç bilimsel teknik var. Mühendislerimiz en uygun yöntemi seçip ölçüm yapacak. durum değerlendirmesi raporunu okul yöneticilerine sunacak. Bu noktada proje tamamlanmış oluyor. Rapor sonucunda gerekli tedbirlerin alınıp alınmaması okul yöneticilerinin kararıyla belirlenecektir. Ancak bu aşamada da HAYCAR her türlü desteği vermeye hazır.

•         Ekip kurulduktan sonra neler yapılacak?

A. COŞKUN - Öncelikle hızlı bir tarama gerçekleştirilip, mevcut binalar hakkında genel bir veri derleme işlemi yapılacak. Binaların yapım yılı, yapısal sistem türleri, malzeme özellikleri, genel aksaklıklar, bariz hasarlar ve eksiklikler tespit edilecek. Vakıflardan binaların projeleri istenecek. Bu açıdan en önemli proje statik projedir, çünkü binanın yapısal özellikleri ve tasarım kriterleri hakkında bilgiler içerir. Ardından saha çalışması yapılacak. Binanın projeye uygun olup olmadığına bakılacak, uygun olmayan yerler işaretlenecek. Projesi yoksa baştan statik röleve projesi çizilecek. Sonra taşıyıcı olan yapısal elemanlarda tahribatlı ve tahribatsız malzeme etütleri yapılacak.

Saha çalışmalarının ardından, iş, binaların 3D modellerinin hazırlanıp statik analizlerinin yapılmasına kalıyor. Her okul binası, bulunduğu bölgenin depremselliğine göre oluşturulmuş deprem ivmesi spektrumları altında analiz edilecek, tüm yapı elemanları bazında yapılan olası hasar tespitleri ile birlikte bina genelinde deprem performansı da sınıflandırılacak.

•         Bu konudaki yönetmelikler nasıl?

Yönetmeliğin konutlardan istediği performans, kontrollü hasardır. Yani esas olan, toptan göçmeyi önleyerek can güvenliğini sağlamaktır. Okul binalarından istenen performans ise, deprem sonrasında minimal hasar ve depremin ardından hemen kullanıma açılabilmesidir. Tabii, çocuklar, öğretmenler ve personel, binalardan çok daha önemlidir.

•         Sonuçlara göre nasıl bir çalışma yapılacak?

AC – Analizler tamamlanınca, yapının olası yerel deprem kuvvetlerine karşı göstereceği performans değerlendirilecek. Hazırlanacak raporlarda, yapıların genel ve eleman bazındaki eksiklikleri yorumlanacak, güçlendirme gereklilikleri belirtilecek. Belki basit onarımlar yeterli olacak, belki güçlendirmelerle binanın performansının artırılması istenecek, belki de ekonomik açıdan en doğru çözümün binanın yıkılıp yeniden yapılması olduğu ortaya çıkacak. Bu rapor okulların yöneticilerine sunulacak, yani ne yapılması gerekiyorsa haberleri olacak. Burada HAYCAR görevi okul yöneticilerine deveretmiş olacak, çünkü söz konusu gereklilikleri yerine getirip getirmemek yine vakıfların kararına kalıyor.

Kategoriler

Toplum Okullar