Topkapı Surp Nigoğayos Kilisesi Vakfı ve Levon Vartuhyan Okulu’nun sevgi sofrası 11 Aralık Pazar günü yapıldı.Konuşmasında 'çocuklarımızın hakkını istiyoruz' diyen vakıf başkanı Monik Ergan, Kadıköy ve Beyoğlu vakıflarına sitem etti.
VARTAN ESTUKYAN
vartan@agos.com.tr
Maddi imkânsızlıklara karşın ayakta durmaya çalışan Topkapı Surp Nigoğayos Kilisesi Vakfı ve Levon Vartuhyan Okulu’nun sevgi sofrası 11 Aralık Pazar günü yapıldı. Başepiskopos Aram Ateşyan, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Başkan Yardımcısı Vazken Barın, birçok vakfın yöneticileri ve toplum üyelerinin katıldığı sevgi sofrası, Ateşyan önderliğindeki dini ayinle başladı. Ayinin ardından, saat 13.00’te yemeğe geçildi.
Baron Nalbant’ın sunuculuğunu üstlendiği törende, öğrenciler, Vart Şigaher, Silva Gabudikyan ve Muşeğ İşhan’dan şiirler seslendirdi. Daha sonra, 45 kişilik okul korosu, Ermenice şarkılar seslendirdi. Koronun ardından tekrar sahneye çıkan Nalbant, vakfın ve okulun bütçesi hakkında bilgi verdi. Nalbant, yıllık bütçede 375 bin TL’lik bir açık olduğunu belirtti. Vakıf Başkanı Monik Ergan ise, konuşmasında, bu açığın bağışlarla kapanacağını ümit ettiğini söyledi.
“Çocuklarımızın hakkını istiyoruz”
Vakıf Başkanı Monik Ergan, vakfın sorunlarına ilgi gösteren kişi ve kurumlara teşekkür ederek başladığı konuşmasında, vakfa bağışta bulunan Ortaköy Kilisesi Vakfı ile Surp Pırgiç Hastanesi Vakfı’na şükran duygularını belirtirken, maddi imkânı olduğu halde zor durumdaki kurumlara yardım elini uzatmayan bazı vakıflara veryansın etti: “Oldukça uzun bir teşekkür listem var. Vakfımıza büyük katkı sağlayan kurumlar var. Hepsine çok teşekkür ederiz. Bir de hiç yardım etmeyenler var. Örneğin Gülbenkyan Fonu, Cinişyan Fonu, Aramyan ve Beyoğlu Üç Horan vakıfları, ‘0 lira’ katkıda bulundular.”
Ergan, eleştirilerine Kadıköy’deki Surp Takavor Kilisesi Vakfı’yla devam etti: “Anadolu yakasında çok zengin bir vakfımız var. Tabiri caizse devekuşu gibi kuma gömmüş başını, bizi görmüyor. Zannediyor ki biz de onu görmüyoruz. Çok zengin bir vakıf, duyduğuma göre Dolapdere’de dükkânları, bir de benzin istasyonu var... Gittik, bir saatten fazla derdimizi anlattık ve yardım rica ettik. Zengin bir vakıf olduklarını söyledik ve bu zenginliği paylaşmalarını istedik, yani kısaca çocuklarımızın hakkını istedik. Düşünüp bize cevap vereceklerini söylediler. Ama bekle ki cevap gelsin... Biz telefon açtık onlara, ne karar aldıklarını sorduk. Cevap: ‘Çok zor durumdayız, çok masrafımız var. Paylaşacağımız paramız yok. Zaten biz madağ yapmıyoruz.’ Şunu demek istiyorlar: ‘Biz sizden bir şey istemiyoruz, siz de bizden istemeyin.’ Alay eder gibi, sadaka verir gibi 2 bin lira verdiler. İşte size ikinci bir Üç Horan vakası...”
Sekiz yıldır, Topkapı Okulu’nun ayakta kalabilmesi için çaba gösteren Monik Ergan, 603 kişiye açtığı davayla Ermeni toplumunun her kesiminden büyük tepki gören Üç Horan Vakfı’nı da eleştirdi: “Gelelim Üç Horan Vakfı’nın başkanına ve yöneticilerine... Biz sizleri cemaatin parasını çarçur edesiniz diye seçmedik. Bizim istediğimiz, cemaate hibe edilen para veya mülkü iyi değerlendirip bir kısmını çocuklarımızın eğitimi için ayırmanızdır. Lakin siz ne yapıyorsunuz? Hakkınızda bu kadar yazılıyor, çiziliyor, konuşuluyor, ve siz istifa etmiyorsunuz! Bu yetmiyormuş gibi, 603 kardeşimizi mahkeme koridorlarında süründürüyorsunuz. Sizleri şiddetle kınıyoruz ve istifa etmenizi istiyoruz.”
Ergan’ın konuşması katılımcılardan büyük alkış aldı. Başepiskopos Ateşyan da, yaptığı kapanış konuşmasında Ergan’a destek olarak, vakıfların elde ettikleri gelirleri paylaşmaları gerektiğini söyledi. Ateşyan, yemekte 420 bin TL toplandığını ve okulun bütçe açığının kapandığını belirtti.
Aramyan sessiz kalacak
Surp Takavor Kilisesi Vakfı yöneticilerinin 13 Aralık Salı günü düzenlediği yönetim kurulu toplantısında, Monik Ergan’ın açıklamalarına ilişkin değerlendirmeler yapıldığı bilgisine ulaşıldı. Konuya ilişkin sorularımızı cevaplayan Vakıf Başkanı Arman Bükücüyan, iddialar karşısında sessiz kalacaklarını ve herhangi bir açıklama yapmama kararı aldıklarını söyledi. Bükücüyan, tüm imkânlarının, Aramyan Okulu’nda daha iyi eğitim verilmesi için kullanıldığını savundu.
