İsrail'de seçmenler sandık başında. Seçimlerde Başbakan Benyamin Netanyahu'nun en ciddi rakibinin, Filistinliler ve uluslararası toplumla ilişkileri tamir etmeyi vaat eden merkez sol ittifak Siyonist Birlik olduğu belirtiliyor.
Yaklaşık 6 milyon seçmenin bulunduğu ülkede erken seçim kararı alınmasının ardından halk, 21 ay sonra yeniden sandık başına gitti. 11 partinin katıldığı genel seçimlerde 07.00’de başlayan oy verme işlemi 22.00’ye kadar sürecek.
Seçim sonuçlarının sandıkların kapanmasından kısa süre sonra açıklanması bekleniyor. Ancak kesin sonuçlar için bir süre daha beklenmesi gerekecek.
BBC Türkçe'nin haberine göre Eğer seçimlerden Likud Partisi’nin lideri Benyamin Netanyahu zaferle çıkarsa siyasetçiyle dördüncü kez başbakanlık yolu açılmış olacak.
Merkez sol Siyonist Birlik seçim ittifakının eşbaşkanları İzhak Herzog ve Tzipi Livni ise Filistin Yönetimi'yle daha çok işbirliği yolu aranmasını savunurken Netanyahu’nun dış politikasına karşı kampanya yürüttü.
Seçim kampanyasında İsrail-ABD ilişkilerinden İran'ın nükleer programıyla ilgili kaygılara uluslararası konular da öne çıkıyor.
Kudüs'ün geleceği de kampanyada öne çıkan konulardan biriydi. Netanyahu Siyonist Birliği Filistinlilerle yapılacak görüşmelerde Kudüs'ün İsrail'in bölünmez başkenti olduğu iddiasından vazgeçmeye niyetli olmakla suçladı. İsrail Başbakanı ayrıca seçildiği takdirde Filistin devletinin kurulmasına izin vermeyeceğini söyledi.
Filistinliler İsrail'in 1967 Savaşı'ndan bu yana işgal altında tuttuğu Kudüs'ün gelecekte kurulacak devletlerinin başkenti olmasını istiyor.
Koalisyon müzakereleri
Her iki partinin de oyların dörtte birinden fazlasını alması beklenmiyor. Bu nedenle Seçimi uzun koalisyon müzakerelerinin izleyeceği tahmin ediliyor.
Kamoyu yoklamaları en çok sayıda sandalyeyi merkez sol ittifak Siyonist Birlik'in kazanacağını gösteriyor.
Ancak BBC'nin Kudüs'teki Muhabiri Kevin Conolly partisi Likud seçimden birinci parti olarak çıkmasa da Netanyahu'nun yine hükümeti kurabileceğini söylüyor.
İsrail'in tarihinde hiçbir parti tek başına hükümet kuracak çoğunluğu kazanamadı ve ülke hep koalisyon hükümetleriyle yönetildi.
