Strasbourg’daki Büyük Daire’de İsviçre v. Perinçek davası öncesi , İsviçre’de Perinçek’yle ilgili ilk davayı açan müdahillerden İsviçre-Ermenistan Derneği (SAA) bir basın açıklaması yayımladı. Açıklamada, “Ermeni Soykırımı’nın açık ve kasıtlı inkarı ifade özgürlüğü tarafından korunmamaktadır” vurgusu yapılıyor.
2005 yılında, Doğu Perinçek’in Talat Paşa Komitesi adlı bir örgütün lideri olarak çeşitli İsviçre şehirlerinde yaptığı “…Ermeni Soykırımının uluslararası emperyalist bir yalan” açıklamalarıyla ilgili ilk davayı açan İsviçre- Ermenistan Derneği (SAA), ‘inkarın kasıtlı meştulaştırılması hoşgörülemez’ dedi; “Bu davada, Medz Yeghern [Büyük Suç] ‘insanlığa karşı suç’ ve ‘soykırım’ yasal kavramlarının tanımının zaten temelinde yer aldığından, ve bilimsel araştırma camiasının büyük çoğunluğu Osmanlı İmparatorluğu Ermenilerinin 1. Dünya Savaşı sırasında yok edilmelerini tartışmaya yer bırakmayacak biçimde Soykırım olarak nitelendirdiğinden, inkarı ve inkarın ardından gelen kasıtlı meşrulaştırmalar hoşgörülemez. İsviçre mahkemeleri, Bay Perinçek’i mahkum ederek bunu açıkça ortaya koymuştur.”
100. yıl vurgusu
“İsviçre’de davacıya karşı suç duyurusunda bulunan İsviçre-Ermenistan Derneği (SAA) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Yüce Divanı tarafından bu davada müdahil olarak kabul edildi. SAA davada, Osmanlı İmparatorluğu tarafından 1915’te gerçekleştirilen suçların kurbanlarının hatırasını koruma ihtiyacını hatırlatmayı amaçladı. Mahkemenin kararında bu kurbanları unuttuğu açıktır.”
"Bu yıl Ermeni Soykırımı’nın yüzüncü yılı anılırken, SAA Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Bay Perinçek’in gerçek kişilik ve niyetleriyle ilgili hataya düşmeyeceğini, böylelikle görüşlerinin ve şahsının etik açıdan kınanmayı hak ettiğini onaylayacağını ummaktadır."