LÜSAN BIÇAKÇI

Anadolu şehirlerindeki güzelim Ermenice ve çeşit çeşit lehçeleri (parpar) artık susmuşlar. Çünkü barınacak dalları yok, kırılmış. Dillerin kaybolması canlı türlerinin kaybolması kadar acı! Şimdi konuştuğumuz Türkçe ve Ermenice ise ne anamızın babamızın konuştuğuna benziyor ne de çocuğumuzun konuştuğuna. Aşılanmış meyve ağaçları gibi ne elmaya benziyor ne armuda. İyi tarafından bakarsak, bu da üçüncü bir meyve tadında, ama işin fenası ilk meyvenin yok olması, tadının unutulup gitmesi.