Yunanistan’da hükümet ortakları ND, PASOK ve DİMAR liderleri arasında, Devlet Radyo ve Televizyon Kurumu ERT’nin kapatılması nedeniyle başlayan kriz, DİMAR Partisi’nin hükümetten çekilmesi ve ND ile PASOK koalisyonunun yeni bir kabine kurmasıyla sonuçlandı.
300 sandalyeli Yunan Parlamentosu’nda ND - PASOK koalisyonun milletvekili sayısı 153. Bir kısım bağımsız milletvekillerinin vereceği destekle birlikte bu sayının belki 157’ye çıkabileceği söyleniyor.
ND Partisi’nin lideri ve Başbakan Antonis Samaras ile PASOK Partisi’nin lideri ve Başbakan Yardımcısı Evangelos Venizelos (aynı zamanda yeni hükümetin Dışişleri Bakanı da oldu), hükümetin dört yıllık süresini tamamlayacağını söyleseler de (geriye üç yıl kalmış durumda), 150 milletvekili sınırındaki bir hükümetin can acıtıcı reformlara devam ederken ekonomik kalkınmayı yakalaması ve aynı anda ayakta kalması zor görünüyor.
Kamuoyu yoklamalarında Yunan halkının erken genel seçim istemediğinin ortaya çıkması ve hakeza Avrupa Birliği’nin de Yunanistan’da bir erken genel seçime asla onay vermemesi, mevcut hükümetin en büyük avantajı şu anda. Dolayısıyla, beklenmedik bir kaos yaşanmadığı takdirde, Yunanistan’da yaz sonuna kadar ND - PASOK koalisyonundan oluşan yeni hükümetle yola devam edileceği kesin. Yazdan sonra ne olacağı ise hem Avrupa’daki gidişata, hem Almanya’daki seçimlere, hem de mevcut hükümetin atacağı adımlara bağlı.
Öte yandan, Başbakan Antonis Samaras’ın Yunan Devlet Radyo ve Televizyon Kurumu ERT’yi kapatması ile başlayan siyasi kriz, DİMAR Partisi’nin hükümetten ayrılması ve iki hafta süren çalkantılar aslında derslerle dolu.
İlk başta, ERT’nin yeni bir medya kurumu kurulmadan kapatılması hukuken doğru değildi; zaten Danıştay da bu yönde karar alarak, gidilmesi gereken hukuki zemini göstermiş oldu. Ancak Başbakan Samaras’ınx ERT’zin köhnemiş sisteminin devam ettirilmemesi yönündeki tavrı da, doğru bir karardı. Samaras bugüne kadar iktidardaki siyasilerin çok uzun yıllardır arzuladıkları, ancak bir türlü cesaret edemedikleri bir reformu gerçekleştirdi.
Radikal sol SYRIZA Partisi’nin anamuhalefet olarak ERT’zin kapatılmasına karşı çıkmasıx kendi ideolojik söylemleriyle uyumlu bir tavırdı. SYRIZA’nın lideri Aleksis Tsipras, SYRIZA’yı ayakta tutan sokak muhalefetinin canlılığını iyi değerlendirdi, kendi seçmeninin beklentileri doğrultusunda hareket etti ve doğru olanı yaptı.
Hükümet ortaklarına gelince; işin gerçeği, ‘sosyal demokrat’ PASOK ve DİMAR partileri de, ERT krizi ilk patlak verdiğinde, kendi siyasi görüşleri çerçevesinde düzgün bir tavır sergiledi. Neticede, ND’nin lideri ve Başbakan Samaras, hükümetin diğer ortaklarının fikrini almadan ve “Anayasa’ya aykırı olarak” ERT’yi kapatmıştı. Tepki gösterdiler, ERT’nin yeniden ve derhal açılması şartını dile getirdiler.
Koalisyonlar, özü gereği, farklı düşüncelere sahip partilerin ortak paydalarda bir araya gelmelerini zorunlu kılıyor. ERT krizi yüzünden, üç partinin lideri üç defa bir araya geldi. Sonunda uzlaşmaları beklenirken, DİMAR partisi hükümetten çekildi. ND ve PASOK ise yeni kabineyle birbirlerine daha da bağlanmış durumda.
Bütün bu yaşananlarda kim haklı, kim haksız, pek önemli değil aslında. Herkesin beklentisi, küçük siyasi çıkarların bir kenara bırakılması ve ekonomik kalkınmanın sağlanması. Ancak siz yine de, sonbaharda veya 2014’ün ilk aylarında Yunanistan erken genel seçime gidiyor diye duyarsanız, neler oluyor diye şaşırmayın. Malum, istikrar için seçim de lazım!