Kültürler Amed’de Buluştu

Amed Sanat Galerisi, İD’in saldırılarından kaçıp Diyarbakır’a gelen Şengalli Êzîdilere ev sahipliği yaptı bir süre. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Êzîdiler için bir kamp oluşturunca, sergi salonu da sanatın hizmetine sunulmuş oldu. Ve uzunca bir aradan sonra burada açılan ilk sergi, Hasan Bağdaş’ın “Kültürlerin Buluşması” başlıklı sergisi oldu.

VECDİ ERBAY

Kültür ve sanat alanında, diğer illerde olduğu gibi, Diyarbakır’ da sönük geçiriyor yaz aylarını. Diyarbakır, 2014 yazını birkaç konser ve belediyelerin organize ettiği küçük etkinliklerle geçirdi. Bu durumu, yaz sanat için ölü mevsimdir’ genellemesiyle  bir bağlantısı var elbette. Ancak bölgede yaşananlar da önemli oranda etkiliyor Diyarbakır’ı. Kimi etkinlikler, gelişen olaylar nedeniyle iptal edildi. Son olarak Musa Anter Gazetecilik Ödülleri için organize edilen etkinlik, İD’in Rojava’nın Koban’e kentine düzenlediği saldırı nedeniyle iptal edildi.

Hasan Bağdaş’ın resimleri de aslında gecikmeli olarak çıktı sanatseverlerin karşısına. Çünkü Amed Sanat Galerisi, İD’in saldırılarından kaçıp Diyarbakır’a gelen Şengalli Êzîdilere ev sahipliği yaptı bir süre. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Êzîdiler için bir kamp oluşturunca, sergi salonu da sanatın hizmetine sunulmuş oldu. Ve uzunca bir aradan sonra burada açılan ilk sergi, Hasan Bağdaş’ın “Kültürlerin Buluşması” başlıklı sergisi oldu.

Sarız’dan Avustralya’ya

Hasan Bağdaş 1949 yılında Kayseri’nin Sarız ilçesine bağlı Dallıkavak köyünde dünyaya geldi. İlkokuldan sonra tabela, reklam, dekor atölyesinde çalışmaya başladı. Resim yeteneğini burada keşfeden ve geliştiren Bağdaş, 1973 yılında Avustralya’ya göç etti. Yıllarca değişik işlerde çalışan Bağdaş, resim sanatına olan ilgisini yitirmedi. 1987 yılında ipek baskı kurslarına ve Preston Satan Koleji’nde yağlıboya resim eğitimi aldı. Geç başladığı eğitime ara vermeyen sanatçı, RMIT Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim ve Heykel Bölümü’nü de bitirdi.

Hasan Bağdaş, hayatına birçok macera sığdırmış insanlardan biridir aslında. Altı yaşındayken babasını ve ağabeyini kaybeder, kendisine ihanet eden arkadaşını bıçaklar, birçok işte çalışır ve âşık olduğu Zarife ile evlenir. 12 Mart darbe günlerinde solcu olmakla suçlanarak o da gözaltına alınır ve 45 gün işkence görür. Ardından eşi Zarife ile birlikte önce Pakistan’a oradan da Avustralya’ya geçip yerleşir.

Avustralya’da ağır işlerde çalışarak tutunmaya çalışırken Türkiye’de 12 Eylül darbesi gerçekleşir. Bağdaş, Avustralya hükümetinin ve Avrupa ülkelerinin dikkatini Türkiye’deki askeri darbeye çekmek için arkadaşlarıyla birlikte çalışır ve bu nedenle de sıkıntılar yaşar.

Hasan Bağdaş’ın resimlerinden söz edecekken hayat hikâyesini uzun tutmak istemem elbette. Ama meraklısı, Cennet Bilek ile Sabahattin Şerif Meşe’nin birlikte yazdıkları Sessiz Ruhlar Senfonisi(Sınırsız Yay.) kitabın göz atabilir.

Memleket ve doğanın halleri

Dallıkavak köyünden Avustralya’ya göçen Hasan Bağdaş, 30 yıl sonra doğduğu topraklara ressam olarak döner. Daha önce birçok Avrupa ülkesinde sergiler açan Bağdaş, Türkiye’deki ilk sergisini, doğduğu şehir olan Kayseri’de açar. Ardından Antalya, İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Van ve Mardin’e kadar birçok şehirde resimleriyle çıkar sanatseverlerin karşısına.

Hasan Bağdaş’ın resimleri toplumsal ve siyasal içerikler taşır. Avrupa ya da başka bir değişle küresel dünyanın sıkıntıları da vardır resimlerinde, Anadolu bilgeleri, Kürt şahsiyetler ve doğduğu topraklar üzerinde olup bitenler de…

Diyarbakır’daki ikinci sergisinin açılışında tanıştığımız Bağdaş, resimlerinin içeriğinin nasıl bir süreçten geçtiğini şöyle dile getirdi: “Benim için öncelikli konuların başında ezilmişlik, insan hakları, ekonomik dengesizlik ve benzeri konular gelirdi. Evrensel bilinç geliştikçe öncelikli sorunların başına temiz toplum, temiz çevre ve doğanın kirletilmesi yerleşti.” 

Kültürlerin Buluşmas sergisinde yer alan bazı resimlere verdiği adlar da bu değişimi gösterir nitelikte:Kuş Katletmeye SonHayvan MezarlığıTsunamiYangın Yeri… Ancak Bağdaş, büsbütün Türkiye’deki siyasal gelişmelerden de uzak durmamış. Kürt şahsiyetlerin portrelerinin yanı sıra, İsyan,OrtadoğuUcubeKürt TarihiErivan Hatırası , Hasan Bağdaş’ın siyasal göndermelerde bulunan tablolarından bazıları. Ucube, Kars Belediyesi tarafından Ermenistan sınırında yaptırılan ve dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “ucube” diyerek yıktırdığı anıtı hatırlatmaya çalışan bir tablo.

Resim tekniği ve kullandığı malzemeler, Bağdaş’ın tablolarına özgünlük katıyor. “Kullandığım malzeme tuval, boya ve fırçadan ibaret değildir” diyen sanatçı, resimlerinde talaş, kâğıt, plastik torba gibi daha birçok malzeme kullanıyor.

Bağdaş’ın kimi tablolarında iç içe geçmiş canlı renkler, figürler, durumlar bakarken insanı yoruyor ve ilk bakışta ne anlattığı anlaşılmıyor. Ama biraz daha dikkatlice bakınca, sanatçının resimle anlatmak istediği anlaşılabiliyor: Dünyanın içinde bulunduğu kaos ortamında yok olana, unutulana, görülmeyene rahatsız edici bir şekilde dikkat çekmek isterken, resme bakanı kışkırtarak duyarlı olmaya zorlamak… Örneğin Şehirde AşkKüçük FareModernizm  bu tarz tablolardandır.

Hasan Bağdaş, toplumsal hayat içinde kadının konumu ve rolü üzerine de tablolar yapmış. Üç Kadın,Kabuğunu Kıran Kadın ve Töre, kadın meselesini irdeleyen tablolarıdır.

Resimleriyle siyasal ve sosyal mesaj vermeye çalışan Hasan Bağdaş, kolay bir popülizme kaçmıyor, ama resim sanatını geniş kitlelere bir adım daha yaklaştırıyor. Kendi tarzını yaratma peşinde olduğunu sergilenen onlarca tablo ile gösteriyor. Yarattığı her eser, hayatından, dünyaya bakışından ve insana karşı duyduğu sorumluluk duygusundan damıtılmış.

Serginin açılışından birkaç gün sonra, İD bu kez Rojava’nın Kobanê kentine bir saldırı düzenledi. Sadece Diyarbakır’ın değil, bütün bölgenin dikkati Kobanê’deki çatışmalara yöneldi. Diyarbakır’dan yüzlerce insan bu saldırıya tepki göstermek amacıyla sınırda bulunan Urfa’nın Suruç ilçesine gitti. Ancak Kültürlerin Buluşması sergisinin 12 Ekim’e kadar Sümerpark Amed Sanat galerisi’nde izlenebileceğini, zamanı olanlara hatırlatmakta yarar var. 

 

 

Kategoriler

Kültür Sanat Sergi