Dünyanın dört bir yanından umut ışıkları

6. Hrant Dink Ödül Töreni'nde, dünyanın dört bir yanında ve Türkiye’de, attıkları önemli adımlarla geleceğe dair umudu çoğaltan kişi ve kurumların selamlandığı 'Işıklar' bölümüne yakından bakıyoruz.

Hrant Dink’in 60. doğum gününde, dün Uluslararası Hrant Dink Ödülleri verildi. Ödüller aktivist Angie Zelter ve Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya verilirken, dünyadan ve Türkiye’den bize ilham verecek isimler de sunuldu. ‘Işıklar’ ismiyle gösterilen bölümde, tüm dünyadan barış için mücadele veren kişi, kuruluş ve projeler yer aldı. Hepsi daha iyi ve yaşanabilir bir dünya için savaşıyor. Biz de hepimize ışık olsun diye, isimlerini, ne yaptıklarını ve faaliyetlerine nasıl ulaşılabileceğini sizler için araştırdık. 

Türkiye’den ışıklar

Galata Fotoğrafhanesi ve Fotoğraf Vakfı, Soma’daki büyük maden ocağı faciası sonrası Elmadere köyünde, çocukların yaşadıkları zor süreçte yanlarında olmak, kendilerini fotoğraf diliyle ifade edebilmelerine yardımcı olmak ve çocukların içinde bulundukları travmadan biraz uzaklaşmalarını sağlamak amacıyla, “Somalı Fotoğrafçı Çocuklar Atölyesi” düzenledi. Atölye, çocuklarla beraber fotoğraf çekmeyi, birlikte bakmayı, görmeyi, anlamayı hedefledi.

 Kazova işçileri, çalıştıkları fabrika kapatılıp tazminatsız olarak işten atılınca, işyerini işgal edip üretime devam ettiler. İlk sipariş olarak Küba-Bask maçına forma yapan Kazova işçileri kendi ürünlerini sattıkları bir de mağaza açtılar. Kamuoyunun büyük ilgi gösterdiği işçilerin ürünleri, Şişli Diren!Kazova Kazak ve Kültür Merkezi'nden temin edilebilir.      

Yeryüzü Sofraları, ilk kez, geçtiğimiz yıl, Gezi Parkı direnişinin hemen ardından başlayan Ramazan ayı boyunca, lüks otellerdeki iftar davetlerini protesto etmek için, Taksim İstiklal Caddesi üzerinde kuruldu. 2014 Ramazan ayında da Yeryüzü Sofraları için, bayraksız, flamasız, sponsorsuz katılım çağrısında bulunuldu. Polis müdahalelerine rağmen insanlar, kurdukları sofralarda sömürüye ve zulme karşı bir olarak iftarlarını açtı.

Nisan 2014'te, Edirne'deki Murat Mahallesi'nde bulunan küçük bir parka kafe yapılması amacıyla bir dozer sokuldu. Çevre sakinlerinden 75 yaşındaki Kıymet Peker, sandalyesiyle bu dozerin kepçesinin önüne oturdu ve belediye başkanıyla konuşup parkın park kalacağı sözünü alıncaya kadar da kalkmadı. Torunlarını o parkta oynarken görmek istediğini belirten Kıymet Teyze’nin adı, artık aynı zamanda parkın da adı. Türkiye’deki 2014 yerel seçimlerde bağımsız sandık görevlisi bulmak üzere Oy ve Ötesi olarak yola çıkan hareket, Nisan 2014'te dernekleşti. Demokratik hayatın bir parçası olan oy verme işleminin sağlıklı gerçekleşmesini hedefleyen gönüllüler, oyların açılmasına, sayılmasına ve taşınmasına müşahitlik etti. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de çalışma yürüten Oy ve Ötesi gönüllüleri, gerektiğinde oy çuvallarının üstünde uyuyarak, herkesin sesinin duyulmasına katkıda bulundu.

Dünyadan ışıklar

Filistin'deki sivil toplum kuruluşu Addameer - Vicdan Derneği, İsrail ve Filistin hapishanelerinde tutulan Filistinli politik mahkumlara destek sağlıyor. İstatistiklere göre, İsrail askerî hapishanelerinde 200’ü aşkın kişi 'idari tutukluluk' statüsü altında mahkemeye çıkarılmadan tutuluyor. Tutukluların bir kısmı açlık grevine başladı. Addameer, 12 Haziran 2014'te kaybolan 3 İsrailli yerleşimci olayından sonra Filistinlilere uygulanmış kolektif cezalandırmaya karşı, insanlık onurunu savunmaya devam ediyor.

'Addameer' Filistinli politik mahkumlara destek sağlıyor.

İsrail’deki Ta'ayush – Birlikte Yaşamak Topluluğu, 2000'de Filistinliler ve Yahudilerce, İsrail tarafından Filistin köylerine uygulanan ambargoyu kırmak ve şiddete başvurmayan, gündelik hayattaki doğrudan eylemlerle toplumsal eşitliğe ulaşmak amacıyla kuruldu. Ta'ayush, İsrail Ordusunun da desteğini alan yerleşimcilerin köylüleri yerlerinden etmesini engellemek için çalışıyor; Ta'ayush aktivistleri geçiş haklarını kullanan Filistinli çobanlara eşlik ediyor. Batı Şeria'da birçok topluluğun yardım için ilk başvurduğu adres olan grup, birlikte yaşamanın temellerini atıyor.

Azerbaycan'daki Muhabirlerin Güvenlik ve Özgürlüğü Enstitüsü, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğüne getirilen hükümet sınırlamalarına karşı, 2006'da, Dünya Basın Özgürlüğü gününde kuruldu. Gazetecilere karşı şiddet uygulayanların cezasız kaldığı kültürü değiştirmek için çalışıyor ve gazetecilerin güvenliğini gözlemliyor. Kurumun raporları, ülkedeki basın özgürlüğü meselesini uluslararası kamuoyunun gündemine taşıyor. 

Yunanistan’da 16 Mart 2013'te AEK Atina ile AC Triglia Rafinas futbol takımları arasında oynanan maçta, AEK taraftarlarından c grubu bir pankart açtı. Ege'nin iki yakasında, polis şiddeti kurbanları Alexandros Grigoropoulos ve Berkin Elvan’ın yan yana durduğu pankart, futbolun karşı karşıya gelmek kadar yan yana durabilmek olduğunu da hatırlattı.

Belarus'taki Viasna İnsan Hakları Merkezi, hükümet karşıtı protestolar sırasında tutuklananlara ve ailelerine destek sağlamak amacıyla, 1996’da kuruldu. İnternet sayfalarının kapatılması, resmi statülerinin geri alınması gibi keyfi uygulamalara maruz kalan grup, başkanları Ales Bialiatski'nin 2011'de gözaltına alınmasıyla, uluslararası insan hakları gündeminde daha çok yer aldı. Yaptıkları çalışmalarla Bialiatski'nin özgürlüğüne kavuşmasını sağlayan grup, Belarus'taki bütün siyasi mahkûmların tahliyesi için çalışıyor.

Pakistan’daki Bytes for All, Pakistan'da ve dünyada internet ortamında ifade özgürlüğünün sağlanması ve toplumsal cinsiyet temelli şiddetin durdurulması için çalışıyor. Sosyal medyadaki nefret söylemini takip eden, Teknolojiyi Geri al (Take Back the Tech) kampanyasıyla 11 Şubat 2014 tarihini internet mahremiyetini geri isteme günü ilan eden grup, Pakistan hükümetinin SMS metinlerini sansürleme girişimine de karşı çıkıyor.

Japonya vatandaşları, Fukuşima’da yaşanan nükleer felaketi hatırlatmak ve Japonya Başbakanı’nın Türkiye’ye nükleer santral satmasından dolayı duydukları utancı dile getirmek için Türkçe bir video hazırladı. Videoda, Fukuşima nükleer felaketini yaşayanlar, Türkiye’de kurulması planlanan nükleer santralin, bir başka felaket olacağı konusunda Türkiye’yi uyarıyor.

Romanya’da pek çok kişi, 1 Eylül 2013'ten itibaren iki hafta boyunca Bükreş başta olmak üzere Romanya'nın pek çok şehrinde, Rosia Montana Dağı'ndan gümüş ve altın çıkartmayı öngören Rosia Montana Projesi’nin gerçekleşmesini sağlayacak yasayı protesto etti. Açık maden işletmesinin etraftaki dağları çöle dönüştürmesinden, kullanılan siyanürün bir doğa felaketine sebep olmasından ve Roma zamanından kalma antik maden tünellerinin yok olmasından endişe duyanların tepkisi sonucu kanun, Romanya Parlamento'sunun alt meclisi tarafından Haziran 2014'te reddedildi. 

Şili’de bir grup aktivist, Pinochet önderliğinde gerçekleşen 10 Eylül 1973 darbesinin 40. yılında, Görmek İstememek eylemi kapsamında Santiago'da toplandı. Basit ve etkili bir eylem yöntemini seçen grup, darbe esnasında ve sonrasında kaybedilen 1210 kişiyi, 1210 kişiyle temsil ederek, bir araya geldi ve kentin en işlek caddesinde kaldırımın üstüne yatarak dev bir insan zinciri oluşturdu. 11 dakika boyunca yerde yatan katılımcılar, gündelik işlerine devam edenlere askeri dikta altında yaşamanın ne olduğunu hatırlattı.

İtalya’daki 21 Temmuz Derneği, 'Associazione 21 luglio', Roman halkının haklarını savunmak, kamuoyunu Roman halkının gördüğü ayrımcılığa karşı daha duyarlı hale getirmek için çalışıyor. İfade özgürlüğünü koruyabilmek adına İtalyan kamu kurumlarından maddi destek almayan dernek, İtalya’da, kötü koşullar altında yaşamak zorunda kalan Roman halkının yerinden edilmesine karşı mücadele ediyor; medyadaki ayrımcı söylemi gözlemleyerek, beraber yaşamanın yolunu açıyor. (MA)

Kategoriler

Güncel İnsan Hakları