Müzisyenden az kullanılmış albüm tanıtımı: Cümbüş Cemaat’in solisti ve Barba’nın barbası Cem Köklükaya Gaye Su Akyol’un “bayadır çıkan en yeni albümünü” Agos için yazdı: “Ben de develerle yaşıyorum zaten...”
Cem KÖKLÜKAYA
cemkoklukaya@gmail.com
Radyoda imbikten süzülmüş gibi kendinden emin bir kadın sesi öyle bir nağmeyle “develerle yaşıyorum” dedi ki, beni o anda uğraştığım evi temizleme işinden alıkoydu. Sonra epey içli bir ah çekip, vurgusu farklı şekilde iki kere “ya o uzaya gidilecek, ya o uzaya gidilecek” dedi. Kararlılığından bir kez daha emin olarak donup kaldım. Bu şarkı nedir ve kim söylüyor sorusuyla baş başaydım artık. Sanki o an evde temizlikte değil, Abbas’ın orada Cahit Sıtkı ve bu sözlerin sahibi hanımefendiyle oturuyoruz da; yıllanmış muhabbetimizin bir noktasında hanımefendi aşka gelmiş, Cahit Sıtkı Bey’i ve beni uzaya gitmeye ikna ediyor gibiydi. Bense küçük bir yerleşim yerinin basiretsiz idari amiri gibi edecek bir laf bulamıyor, “ben de sporcunun zeki ve çeviğini severim”, “ben de develerle yaşıyorum zaten” ve “bence de o uzaya gidilecek” deyip kadeh kaldırmaya çalışıyordum.
Şarkı bitince sunucu, dinlediğim şarkının adının ‘Develerle Yaşıyorum’, şarkıyı söyleyen güzel sesin sahibinin ise Gaye Su Akyol olduğunu bildirdi. Tozunu yeni aldığım bilgisayarımı açtım, hemen bu isimleri en popüler arama motoruna sordum. ‘Develerle Yaşıyorum’ albüme ismini veren şarkıydı, Gaye Su Akyol ise albüme cismini veren sanatçı. 10 dakika sonra albümün tümünü tamamen yasal yollardan edinmiş olarak dinlemeye başlamıştım. İkinci turda bana biraz kavun ve rakı da katıldı.
Daha sonra dostlarla paylaşma ihtiyacı duydum. Baktım gayet dostlarla paylaşılacak bir albümmüş. Dostlarla kahvaltıda ve yolculukta da gayet iyi dinlendiğini keşfettik. Hatta, bizim insanların gelip içki içip yerine göre içlendiği küçük bir mekanımız var, Beyoğlu’nda: orada da bir kaç kez döndü albüm ve gelip develi şarkıyı bir daha çalsana diyenler de oldu. Rüştünü böylece ispatladı ‘Develerle Yaşıyorum’.
Bu zamanda artık müzik yapıyorsanız illa ki bir şeylerin sentezi. Aslında her ne yapıyorsanız bir şeylerin sentezi. Şarkıcının internet sitesinde albüm için yapılan tanımlama ‘adeta sanat musikisinden uzaya fırlatılmış bir muhtıra’ şeklinde. Albümü hazırlayan Olmadı Kaçarız Plakçılık’ı, adını Turgut Uyar’ın şiirinden alan ‘Büyük Ev Ablukada’ dolayısıyla tanıyoruz. Bu şairane yaklaşım ‘Develerle Yaşıyorum’ albümünde de sürüyor. Bu minvalde Gaye Su Akyol’a bir kadın ozan diyebiliriz, zira albümdeki tüm şarkıların güfte ve besteleri kendi elinden çıkmış.
Tanıtım yazısında ‘bayadır çıkan en yeni albüm’ deniyor ‘Develerle Yaşıyorum’ için. Albümün tamamında var olan şairanelik yanı sıra şiir jargonuyla humor bu tanımlamada bile kendini hissettiriyor. Bu az rastlanır lezzet bile ‘Develerle Yaşıyorum’ albümüne bir şans vermek gerektiğini düşündürüyor.
Zamanın Hıncı
Dedim ya yolculukta da dinledik diye... Tüm şarkılar bitip bir tur da okeye dönünce, şimdi ne çalsak dedik. Bir Yıldız Tilbe patlattık ardından. (Yıldız Tilbe’nin ırkçı tweet’leriyle kalbimizi kırmasından bir kaç hafta önceydi bu.) Bu rastlantı değildi. Hesaplanmış da değildi. Sonuçta dj performansı yapmıyorduk. İştahımız o doğrultuda açılmıştı belli ki. Bunu sonradan düşününce, bir sebep bulmaya gerek yok elbette ama, ikisi arasında bir benzerlik kurduğumuzu anlıyorum. Söyleyişlerindeki kararlılık ve söylediklerini sonuna kadar sahiplenişlerinden ötürü benziyorlar birbirlerine. Büyüleyici üslupları, sizi, iki sanatçının da söylediklerini can kulağıyla dinlemeye itiyor.
“Rakıyı sensiz içeyim diye, köprüyü yalnız geçeyim diye, küllenip biteyim diye, sevdirdin kendini biliyorum” dedi Gaye Su Akyol. “Evet” dedim, ben de tam bunu diyecektim.
“Zaman asla affetmez ve sana bundan bahsetmez” dediğinde kendime geldim. Zaman aşımının kutsandığı çağlarda ve topraklarda, bir hıncı varsa elbet zaman kendisi alacaktı.
Olmadı Kaçarız Plakçılık’ın iştahla sunduğu Develerle Yaşıyorum enfes. Yeni bir nefes.
Gaye Su Akyol - Develerle Yaşıyorum from olmadı kaçarız on Vimeo.
