Ailesinden gelen 70 yıllık çiçekçilik geleneğini devam ettiren Karin Kırkeyer, kardeşi Kamer’le birlikte kurdukları organizasyon şirketini ve günümüzde yükselen bir trend olan butik çiçekçiliği Agos’a anlattı
Fotoğraf: BERGE ARABIAN
KARİN BAL
karinbal89@gmail.com
Bu hafta sayfamızda, son dönemlerde yaptıkları ‘vintage’ ve rustik temalı çiçekli organizasyonlarla adından söz ettiren ‘Key Flower Events’in kurucularından Karin Kırkeyer’e yer veriyoruz. Karin, ailesinden gelen 70 yıllık çiçekçilik geleneğini, kardeşi Kamer’le birlikte kurdukları organizasyon şirketini ve günümüzde yükselen bir trend olan butik çiçekçilikle ilgili görüşlerini Agos’la paylaştı.
-
Sizi tanıyabilir miyiz?
İstanbul doğumluyum. İlkokulu Dadyan’da, liseyi Sahakyan’da okudum. Liseden sonra eğitim için aklımda hep Amerika’ya gitme planları vardı ama bir şekilde işler ters gitti, olmadı. O bekleme sürecinde Açık Öğretim’de İktisat Bölümü’ne yazıldım ama bana göre olmadığını düşündüğüm için eğitimimi yarım bıraktım. Hep bir şeyler üretmek, farklı bir şeyler yapmak istiyordum ama kafamdakilere nasıl hayat vereceğimi bilmiyordum. Düşüncelerimi aklımın bir kenarında tuttum ve internet tasarımı yapmaya başladım. Sonra, yakın bir arkadaşımın teklifi üzerine tekstil sektöründe çalışmaya başladım. Benim için gerçek okul, bu tekstil firması oldu. Altı yıl boyunca ticareti, hatasız iş çıkarmayı, planlamayı ve disiplini orada öğrendim. On ay önce de, kardeşim Kamer’le hayal güçlerimizi birleştirerek ‘Key Flower Event’i kurduk.
-
Key Flower Event’i kurma fikri nasıl ortaya çıktı?
Dedem Anadolu’dan İstanbul’a geldiğinde çiçekçi olarak çalışmaya başlamış. Babam çok küçük yaşlarda, onun yanında öğrenmiş işi. Kardeşim ve ben de bu ortamın içinde büyüdük. Kendi firmamızı kurmadan önce tanıdıklar arasında etkinlik organizasyonları yapıyordum. Ailemde 70 senelik bir geçmişi olan çiçekçilikle ilgili bir şeyler yapma fikri vardı aklımda. İşten ayrılma kararı aldım; kardeşimle birlikte, ‘Key Flower Event’i kurduk. Babamın yerli çiçekler konusundaki tecrübesinden yararlanarak, biz de aranjmanlarımızda Hollanda’dan ithal ettiğimiz çiçekleri kullanıyoruz. Daha çok rustik, ‘vintage’ ve zarif konseptler oluşturmaya çalışıyoruz. Tabii, çiçek tasarımının yanısıra, işin organizasyonu kısmı da var.
-
Nasıl bir hizmet veriyorsunuz?
Butik çiçekçilik ülkemizde yükselen bir trend. Herkes müşterisini tanımak, ondan bir şey yakalamak, hangi renklerden hoşlandığını öğrenip tasarımlarına bunu yansıtmak istiyor. O yüzden ilk olarak karşımızdaki kişiyi tanımaya, tarzını anlamaya çalışarak, tasarıma onu anlatabilecek bir şeyler katmaya gayret ediyoruz. Doğum günleri, shower, doğum, söz, nişan, düğün ve diğer özel kutlamaların organizasyonlarını; bahçe, hastane, otel gibi mekânların süslemelerini yapıyoruz.
-
Çalışmalarınızda hangi adımları takip ediyorsunuz?
Bizimle çalışmak isteyenleri, öncelikle, hiçbir şey önermeden, dikkatle dinliyoruz ve sundukları fikirlere göre bir demo hazırlıyoruz. Karşı taraf demoyu izledikten sonra, bunun üzerine birlikte tartışıyoruz. Hiçbir şey kolay olmuyor, görüşmelerimiz bazen saatlerce sürüyor. Bizimle çalışmak isteyenlerin, organizasyonun boyutuna ve organizasyonu yapılacak kişinin karakterine de bağlı olarak, örneğin düğün için beş-altı ay öncesinden haber vermeleri daha sağlıklı oluyor, çünkü organizasyon sürecini takip ederek araştırma yapıyoruz.
-
En çok kullandığınız çiçek türleri neler?
Mevsimi geldiğinde şakayıkları çok kullanıyorum. ‘Succulent’ (dolgun) tasarımlarımızda, kesme çiçekle beraber sıklıkla kaktüsleri de kullanıyoruz. Ayrıca, güzel bir enerjisi olduğuna inandığım başakları çok severek kullanıyorum. Romantizm, çiçekleri tasarlarken önem verdiğimiz bir unsur. İthal türleri, pamuk dallarını kullanmayı seviyoruz. Her çiçek türü kendimizi ifade etmemize yardımcı oluyor, aranjmana ruh katıyor. İthal çiçekler çok uzun bir yolculuk yapıyorlar. Hollanda’da kesilen çiçekler orada belli bir süreçten geçiyor, sonra özel soğuk odalarda muhafaza edilerek, uçakla veya tırla Türkiye’ye getiriliyorlar. Buraya gelmesi gümrük süreciyle birlikte bir haftayı alıyor. Raf ömrü olmayan bir şey satıyoruz. Bu sebepten olsa gerek, bizim için çok değerliler.
-
Düğün sezonu başladı. Gelin buketlerinde hangi çiçekler revaçta?
Yaz gelinleri, özellikle beyaz ve pembe şakayıkları tercih ediyorlar. Gelin buketinin vazgeçilmezi olan gül de sıklıkla kullanılıyor. Bir de, gelin buketinde özel bir yeri olduğunu düşündüğüm, çok narin bir tür olan müge çiçeği var; kraliyet düğünlerinin gelin buketi simgesi...
-
İşiniz konusunda ne gibi hedefleriniz var?
Yaptığımız işlerde belirli bir tarz var; insanların sadece o tarz için bana gelmelerini istiyorum. Çok iş yapıp çok para kazanmaktan ziyade, adımızın tarzımızla birlikte anılmasını istiyoruz. Bugüne dek atölye şeklinde çalışıyorduk, şimdi yeni bir yere geçmeye hazırlanıyoruz. Yeni yerimizde atölye çalışmaları düzenlemeyi düşünüyorum. Vazoya çiçeği koymak da bir sanattır, göründüğü gibi basit bir şey değil. Atölye çalışmalarıyla insanlara bizden talep ettikleri çiçekleri tanıtmayı ve evlerinde çiçekleri daha estetik şekilde kullanabilmelerini sağlayacak bir eğitim vermeyi hedefliyorum.
-
Sizinle çalışmak isteyenler nasıl iletişime geçebilirler?
Instagram ve Facebook yoluyla iletişime geçebilirler. Yakın bir zamanda e-ticaret sitemiz açılacak; insanlar oradan, online olarak seçtikleri aranjmanları alabilecekler. İsteklerini iyi anlamamız için bizimle bire bir konuşmalarını öneririm.