Burc Hamud'da mültecilere karşı duyulan nefretin nedenini sorduğumuzda Suriyeli Kürt mülteci Yusuf'un cevabı, “Çünkü biz buraya geldik, çalıştık, başarılı olduk ve onlar bizi kıskanıyor” oluyor.
VAHAKN KEŞİŞYAN
vahaknk@agos.com.tr
17 Mayıs Cumartesi, Burc Hamud'daki Suriyeli mülteciler için kara bir gündü. Yerli halk ve polis, Suriyelilerin çalıştığı dükkânlara ve kaldıkları apartman dairelerine saldırdı. Lübnan'ın başkenti Beyrut'un kuzey banliyösü Burc Hamud, büyük oranda buraya yüzyıl önce mülteci olarak gelen Ermenilerin ikamet ettiği bir yer.
Bölgenin polis amiri Amin Lutfi, “Bir saldırı yoktu” diyor ve “Sadece yasadışı ikameti ve ticari faaliyeti engellemek için alınan önlemlerdi” şeklinde, yapılanı savunmaya çalışıyor. Mültecilerin bölgede ve tüm Lübnan'da yasadışı ikamet ettikleri ve çalıştıkları bir gerçek, fakat konuştuğum Halep'ten gelen mülteci Yusuf, “Bu durum gece boyu yoldan her geçene saldırmayı haklı çıkarmaz” diyor. Yusuf iki senedir Lübnan'da ve Beyrut'un batısındaki Hamra bölgesinde küçük bir konser alanı ve kafe işletiyor; Burç Hamud'aysa arkadaşlarını ziyaret etmek için gelmiş. Arkadaşlarıysa bir berber dükkanında çalışıyor ve olayların başladığı mekânın tam karşısında kalıyor.
Bir video tırmandırdı
Yerel halk ve Suriyeli mülteciler arasında her zaman tansiyon yüksek olmuştu, fakat yaşanan bu son olay âdeta bir gerilim dalgası oluşturdu. Lübnan medyası, olayı Suriyeli Kürt mülteciler üzerinden gördü. Buna göre, bir mülteci çocuklarıyla birlikte sokakta yürüyen bir kadına sözlü tacizde bulunuyor ve bu kadın daha sonra tacizin intikamını almak için geri geliyor. Polis müdahale etmek için geldiği esnada, Kürt mülteci çoktan bir gaz tüpünü birinci kattan aşağıya atmıştı ve sokaktaki kalabalıktan bir kişi ağır şekilde yaralanmıştı. Bu görüntü telefonla kaydedildi ve anında YouTube'da paylaşıldı. Video âdeta bir virüs gibi yayılarak zaten gergin olan ortamı iyice kışkırttı.
Olayların olduğu caddede bir kuyumcu dükkânı işleten Suriyeli Ermeni Kevork Acemyan, mültecilere sempati beslediğini kabul ediyor ve yerel halkı onlara karşı önyargılı olmakla suçluyor. Kevork'un ortağı, Lübnanlı Ermeni Avo Avakelyan'sa daha ihtiyatlı yaklaşıyor ve “Mülteciler yeterince dikkatli değiller ve buradaki alışkanlıklara ve yaşam tarzına uygun davranmıyorlar” diyor. Fakat Kevork, sokakta oynayan mülteci çocuğu göstererek soruyor, “Onlardan ne zarar gelebilir ki?” Avo hiddetli bir cevap verse de polisin aşırı bir müdahalede bulunduğunu ve yerel halkın da buna zemin hazırladığını kabul ediyor.
Hıristiyan-Müslüman gerilimi
Burc Hamud Belediye Başkan Yardımcısı George Krikoryan, belediyenin bazı medya organlarının yansıttığı gibi, Suriyeli mültecileri rahatsız etmediğini dile getiriyor. Fakat belediye, Özgür Vatansever Hareketi müttefiki olan Ermeni Devrimci Federasyonu-Taşnaktsutyun kontrolü altında ve genel algıya göre bu olayda Ermeni toplumu, Lübnan birlikleri, Özgür Vatansever Hareketi destekçisi sağ görüşlü Hıristiyanlar aracılığıyla, Müslümanlarca desteklenen Suriyeli mülteci akınına ve bu mültecilerin Lübnan'da ve özellikle Hıristiyan bölgelerindeki başıboş hareket edişlerine karşı durm