Vakıflar seçim yönetmeliğinin hâlâ hazırlanmamış olması, Vakıflar Meclisi Azınlıklar Temsilcisi Laki Vingas’ın istifası ve istifayı geri aldıran ‘yönetmelik hazırlanacak’ sözünün ardından, Ermeni toplumunda tartışmalar hareketlendi.
UYGAR GÜLTEKİN
uygargultekin@agos.com.tr
Vakıflar seçim yönetmeliğinin hâlâ hazırlanmamış olması, Vakıflar Meclisi Azınlıklar Temsilcisi Laki Vingas’ın istifası ve istifayı geri aldıran ‘yönetmelik hazırlanacak’ sözünün ardından, Ermeni toplumunda tartışmalar hareketlendi. Bir yılı aşkın süredir askıya alınan Azınlık Vakıfları Seçim Yönetmeliği’nin Mayıs ayı ortalarına kadar hazırlanması bekleniyor. Düşünce Platformu, bu tartışmalar ışığında 28 Nisan Salı günü Feriköy Şirinoğlu Salonu’nda bir toplantı gerçekleştirdi.
Gözler vakıf yöneticilerini aradı
Eksik bırakılan yönetmelikler ve mevcut yasalar üzerindeki boşluklar, sorunların çözümünü fazlasıyla iktidarın insafına bırakmıştır. Bürokrasinin her kademesinde devlet refleksleriyle, yasal haklarımızın ne kadarı kullanılabileceği konusunda keyfiyet var. Pek çok vakıfla yaptığımız görüşmede ‘Bize böyle söylendi, çok fazla sesinizi çıkarmayın dediler’ deniyor. |
Toplantı için günler öncesinde vakıf ve dernek temsilcilerinin katılımı için özel olarak çağrı yapılmıştı. Ancak vakıf ve dernek temsilcilerinin sayısı çok azdı. Düşünce Platformu’ndan Tatyos Bebek, toplantı için bütün vakıf ve derneklerle özel olarak görüşme yaptıklarını söyleyerek, “Her görüşmede toplantıdan Patrikhane’nin veya VADİP’in haberinin olup olmadığı soruldu. İnsanlar bir toplantıya katılmak konusunda dahi çekince gösterebiliyor. Bunu aşmamız lazım” dedi.
Toplantıda, Harutyun Özer, Düşünce Platformu adına bir sunum yaptı. Ermeni toplumunun sorunlarını ve sorunlara dair çözüm önerilerini anlattı. AK Parti hükümetinin, gayrimüslümler için en fazla iyileştirmeyi yapan iktidar olduğunu belirten Özer, yıllardır devam eden bazı ayrımcı devlet politikasının ise halen sürdüğüne işaret etti.
Keyfi uygulumalar var
Özer şunları dile getirdi: “Eksik bırakılan yönetmelikler ve mevcut yasalar üzerindeki boşluklar, sorunların çözümünü fazlasıyla iktidarın insafına bırakmıştır. Bu cumhuriyet tarihinin ana politikasıdır. Bürokrasinin her kademesinde devlet refleksleriyle, yasal haklarımızın ne kadarı kullanılabileceği konusunda keyfiyet bulunmaktadır. Pek çok vakıfla yaptığımız görüşmede ‘Bize böyle söylendi, çok fazla sesinizi çıkarmayın dediler’ deniyor. Kapalı kapılar arkasında ‘sorun yaratmayın, çözeceğiz’ denerek 10 yıllarımız heba ediliyor.”
Ermeni toplumunun 2012 nüfus verilerine dikkat çeken Özer, “118 düğün, 234 vaftiz ve 783 ölümüz var. 2013 ve 2014 verileri bundan daha kötü durumda. Biz gittikten sonra gökdelenleri ne yapacağız? Çocuklarımız okullarımızda değilse, okulları ne yapacağız?” diye konuştu.
Patriklik makamı kontrol altında
Patrikhane’nin tüzel kişiliğinin olmamasını ve patrik seçiminin yapılamamasına dikkat çeken Özer, “Bugün devletin yoktan ihya ettiği ‘Patrik Genel Vekili’ makamı patriklik yetkilerini kullanmaktadır. Ne patriklik seçimine aday olanlar ne de toplum bilgilendirilmeden bu makam doldurulmuştur. Vakıf temsilcilerine sadece ‘devlet böyle istiyor’ denmiştir. Bugünkü kaosun sebebi patriklik makamını kontrol etmek isteyen devlet, iktidarda olmak adına halkı kandıran birkaç yönetici ve ruhanidir. Onlarsa kendilerinden başka herkesi suçlamaktadırlar. Vakıf temsilcileri bu uygulamaya direnmemişlerdir.”
Yönetmelik sorunlu
Özer, çıkması beklenen vakıf yönetmeliği ile ilgili de konuştu. Özer, “Yeni yönetmelik hazırlanmayarak seçme ve seçilme hakkımız gasp ediliyor. Yönetmeliğin çıkması değil artık mesele. Yönetmelik toplumun talep ettiği bir yönetmelik olacak mı, sorun o” diye konuştu.
VADİP’in seçim yönetmeliği taslağındaki ortak seçim komisyonunu ‘devlet istemiyor’ diyerek çıkartmasını Özer, şu sözlerle eleştirdi: “VADİP’in görevi devlet istemiyor diyerek durmak mı, yoksa kamuoyu oluşturarak toplumun talebini daha güçlü bir şekilde dile getirmek midir? Vakıflar kendi seçim kurullarını kendileri seçerse orada adil bir seçim olmasını bekleyemeyiz.”
Özer, devlete iletilen seçim yönetmeliği taslağında vakıfların, “okulları olan vakıflar” ve “okulları olmayan vakıflar” şekilde bölümlenmesine de tepki gösterdi. Özer, Düşünce Platformu olarak ortaya koydukları fikirlerin tartışılmasını önemsediklerini ve tartışmaların devam etmesi gerektiğini düşündüklerini söyledi.