Olimpiyat İspanya’da yasa, Türkiye’de bölünmeye neden oldu

New York Times’tan, Raphael Minder ve Ceylan Yenğinsu ‘Madrid ve İstanbul olimpiyatların kaybedilmesine farklı tepkiler verdi’ başlıklı makalesinde, 2020 Olimpiyatlarını kaybetmenin İspanya’da üzüntü, Türkiye’de ise, sevinçle karşılandığını yazdılar. Makalede Türkiye ve İspanya’nın neden kaybettiği de ayrıntılı olarak yer aldı.

Agos.com.tr -2020 Olimpiyat Oyunları’nı düzenlemesi için seçilen Tokyo’nun arkasında kalarak Olimpik ev sahipliği şansını bir kere daha kaybeden Madrid ve İstanbul, bu başarısızlığın nedenleri üzerine düşünmeye başladı.

İspanya’daki rekor işsizlik ve uzun süren ekonomik durgunluk nedeniyle ağır darbe alan Madrid, oyunların iş imkânları yaratması ve ülkenin hem imajı hem de ekonomisini yenilemesine yardımcı olması fikrini savunmuştu.

Bunun aksine İstanbul’un merkezi bölgesi Taksim’de insanlar, Cumartesi akşamı büyük gruplar halinde şehrin Olimpiyat yenilgisini kutladılar. Bu gruplara göre Türkiye hükümeti, Olimpiyatlar’ı çevresel endişeleri göz ardı etmek ve büyük ölçekli inşaat projelerine devam etmek için bir mazeret olarak kullanmayı çalışmıştı.

Olimpiyat tesislerinin yüzde seksenini tamamlamış Madrid’in teklifi basit bir argümanın çevresine kurulmuştu: Biz tesisleri zaten kurduk, o yüzden en azından kullanmamıza izin verin.

İspanya’nın başkenti ve en büyük şehri olan Madrid şimdi, yarısı tamamlanmış veya, Olimpik yüzme havuzu olarak hizmet etmesi düşünülmüş bir su sporları kompleksi de dahil çok az kullanılmış spor merkezlerini ne yapacağını düşünürken bir yandan da 9.2 milyar dolarlık borcu nasıl düşüreceği gibi yeni bir meydan okumayla karşı karşıya. Akuatik merkezinde inşaat 2004’de başladı ancak İspanya’nın inşaat balonunun patlamasıyla aşılan bütçe nedeniyle, yapımının başlamasından dört yıl sonra durduruldu.

Madrid’in tam olarak faydalanılamayan diğer tesislerinin başında gelen tesis ise Olimpiyatlar’ın yapılması planlanan, açılır kapanır çatılı tenis merkezi Caja Mágica veya bir diğer ismiyle Magic Box (Sihirli Kutu). Merkeze, 158 milyon dolar bütçeyle başlandı ve sonunda 387 milyon dolara mal oldu ancak her Mayıs gerçekleştirilen Masters tenis turnuvası dışında az kullanıldı.

Seçim Buenos Aires’te, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin Tokyo’yu neden İstanbul ve Madrid’e tercih ettiğini anlamayı imkânsız kılacak bir gizli oylamayla yapıldı. Ancak iki kaybeden şehir tarafından da paylaşılan olumsuz bir etmen vardı, ülkelerinin sporda dopinge verdiği tepki bir rol oynamış olabilir.

Türkiye yakın zamanda Türkiye Atletizm Federasyonu’nun pozitif çıkan test sonuçları nedeniyle 30’dan fazla atlete verdiği peş peşe cezalar sonrası ‘sıfır tolerans’ duruşu göstereceğini açıkladı. Bununla birlikte, 2011 yılında Türkiye, uluslararası standartlara uymadığından dolayı Dünya Anti-Doping Ajansı akreditasyonunu kaybetti.

İspanyol bir hâkim Nisan ayında yaklaşık 200 çanta kan ve plazmanın anti-doping müfettişlerine verilmek yerine yok edildiği kararını vererek uluslararası eleştirileri körükledi. Çantalar polisin, bisikletçilere kan nakli sağlayarak kamu sağlığını tehlikeye atma suçundan suçlu bulunan İspanyol doktor Eufemanio Fuentes üzerine yoğunlaşan bir bisiklet soruşturması sırasında ele geçen kanıtların içindeydi. Mahkeme boyunca, Fuentes müşteri listesine futbol, tenis ve atletizm yarışlarına ait sporcuların da dahil olduğunu söyledi.

Madrid temsil heyeti soruşturmanın kapanmış olduğunu umdu ancak Buenos Aires’deki oylama öncesi cumartesi günü hem Madrid’in Olimpiyat delegelerine yaptığı sunumda hem de basın açıklamasında bu konu gündeme getirildi.

Birkaç saat sonra, Madrid’in reddedilişinin ardından, yerel müzisyenlerin oylamadan önce gösteri yaptığı Madrid’in nirengi noktalarından biri olan Puerta de Alcalá’da toplanan geniş kalabalığa, hayal kırıklığı ve üzüntü yayıldı.

Bununla birlikte İstanbul’da, son dönem sosyal ayrışmalar Cumartesi günü belirginleşerek Olimpiyat’ı destekleyenler ve karşı çıkanlar olarak iki ayrı yerde toplandı. İstanbul’un beşinci kez Olimpiyat girişiminin sonuçsuz kalmasının ardından, Sultanahmet meydanında kimileri ağlarken kimileri ise birbirine sarıldı.

Taksim Meydanı’nda ise adaylığa karşı çıkanlar gecenin geç saatlerine kadar kutlama yaptılar. Taksim Haziran ayı içerisinde bir kamusal parkın yıkım protestolarıyla başlayan tartışmalardan sonra savaş alanına dönmüş ve tartışmalar son on yılda ülkenin gördüğü en büyük hükümet karşıtı harekete evrilmişti. Analistlere göre Türkiye’nin Olimpiyat adaylığının önündeki en büyük engellerden biri hükümetin protestoculara karşı takındığı sert tavırdı.

‘Boykot 2020’ kampanyasında aktif olan mimar Ali Turan “İçimizde herhangi bir Olimpiyat ruhu kalamayacak kadar çok biber gazı yedi. Bu şehrin dünyaya herhangi bir vaatte bulunmadan önce kendi insanlarına ve çevreye değer vermeyi öğrenmesi gerek” dedi.

İstanbul’un adaylık dosyasını inceleyen ve bir grup şehir planlamacısı ve mimar tarafından sürdürülen kampanya, adaylık dosyasının Olimpiyat mirası, ruhu ve sürdürülebilirliği ideallerinden mahrum bir ‘mega inşaat alanı’ olduğu kanaatine vardı.

Grup e-mail ile “Türkiye’nin adaylık dosyasında çevresel ve ekolojik bulgular veya evinden uzaklaşmak zorunda kalacakların yaratacağı sosyal darbelere dair herhangi bir değerlendirme bulunmamaktadır” mesajı yolladı.

Bundan ayrı olarak, Ankara Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde, ağaç kesimini protesto eden öğrencilerle polis güçleri arasında Cuma günü başlayıp Cumartesi devam eden olaylarda polis biber gazı ve tazyikli su kullandı. Orman kesimine bir yol projesini hayata geçirmek için belediye tarafından öncülük edildi.

Olimpiyat seçimlerinden sonra, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek Twitter’dan hükümet karşıtı göstericilerin İstanbul’un kaybetmesine yol açan hainler olduğunu yazdı.

İngilizceden çeviren: Tamer Karalar

Kategoriler

Güncel Dünya Gündem