Geçen ay sürpriz bir kararla istifa eden Papa 16'ncı Benediktus'un halefini belirlemek için bugün seçim yapılacak.
BBC Türkçe
80 yaşın altındaki 115 kardinal, sabah düzenlenecek özel ayinden sonra Sistine Şapeli'nde toplanacak.
Papalık için ilk oylama bu akşam saatlerinde yapılacak.
Seçimde kullanılan oy pusulaları yakılacak ve muhtemelen şapelin paslı bacasından siyah duman yükselecek. Siyah duman Papa'nın seçilemediği anlamına geliyor.
İlk oylamada sonuç beklendiği gibi olursa yarından itibaren, adaylardan biri 77 oya yani üçte iki çoğunluğa ulaşıncaya kadar her gün ikisi öğleden önce, ikisi de öğleden sonra toplam dört oylama daha yapılacak.
Bacadan yükselecek beyaz duman, dünyadaki yaklaşık bir milyar 200 milyon Katolik'e yeni ruhani liderlerinin seçildiğini müjdeleyecek.
2005'teki papalık seçimi iki gün sürmüştü. Ancak gözlemciler, henüz hiç bir adayın belirgin bir şekilde öne çıkmaması nedeniyle bu kez oylamanın daha uzun sürebileceğine dikkat çekiyor.
İtalyan basınına sızdığı iddia edilen bilgilere göre kardinaller ikiye bölünmüş durumda.
Ayrışma Vatikan'ın idari merkezi Curia'da görevli kardinallerle, burada reform yapılmasını isteyen başka bölgelerde görevli kardinaller arasında yaşanıyor.
Reform yanlıları yeni Papa'nın Vatikan'da yozlaşmayla mücadele etmesi gerektiğini söylüyor.
Bu gruptakiler, Katolik Kilisesi yönetiminin daha etkin olmasını, diğer dini liderle daha fazla bilgi ve yetki paylaşması gerektiğine dikkat çekiyor.
İPapalık için önde gelen adaylar ise şöyle sıralanıyor…
Angelo Scola, İtalya
71 yaşındaki kardinal Angelo Scola en göze çarpan İtalyan aday.
Katolik bir gazetenin Scola hakkında ‘Katolikliğin veliaht prensi’ olarak bahsetmişliği var.
2003’ten bu yana kardinal olan Scola, 2011’de Milano Başpiskoposu olarak atanmıştı.
2.Jean Paul ve Benediktus'a hem kişisel hem de dini açıdan yakın bir olarak tanınan Scola muhafazakâr bir çizgide yer alıyor.
Scola’nın diğer adaylara kıyasla ileri yaşının önüne sorun olarak gelme ihtimali bulunuyor.
Marc Ouellet, Kanada
68 yaşındaki Kanadalı Kardinal Ouellet, 2010’dan bu yana Piskoposlar Cemaati’ne başkanlık yapıyor ve Curial’le güçlü ilişkilere sahip.
Ana dili Fransızca olan Ouellet aynı zamanda akıcı bir şekilde İspanyolca konuşuyor.
On yılı Colombia’da, dokuz yılı Kanada’da olmak üzere hayatının önemli bir bölümünü öğretim görevliliğiyle geçirdi. 1997’deyse 2. John Paul Enstitüsü’nde ders vermeye başladı.
Latin Amerika Kilisesi’yle de güçlü ilişkileri bulunuyor.
2002’de Quebec Başpikoposu, 2005’te kardinal olarak atandı.
Gianfranco Ravasi, İtalya
70 yaşındaki Kardinal Ravasi, geçtiğimiz beş yıl boyunca Vatikan’ın kültür konseyinin başkanlığını yaptı. Bu görev Vatikan’ın kültür bakanlığı olarak da adlandırılıyor.
İncil konusundaki öğrenimi nedeniyle İtalyan televizyonları, radyoları ve dergilerinde Kutsal Kitap çalışmaları üzerinden popülerliği arttı.
Eğer seçiciler bir profesördense bir papazı terfi ettirmek istiyorlarsa, onun bu kimliği bazıları tarafından dezavantaj olarak görülebilir.
Roma’ya taşınmadan önce Milan’daki Ambrosian Kütüphanesi’nde profesör ve yöneticiydi.
Ravasi, ılımlı bir Avrupalı entelektüel olarak görülüyor.
Benediktus 16, onun ‘parlak’ vaizliğini övmüş, kendisine özel bir mektup göndermiş ve onu özel bir izleyici topluluğuna hitap etmek üzere davet etmişti.
Christoph Schoenborn, Avusturya
Viyana Başpiskoposu Kardinal Schoeborn, İtalyan olmayan adaylar arasında en güçlü Avrupalı aday olarak görülüyor.
1998’de kardinal olan Schoenborn, muhafazakâr bir çizgiye sahip olarak biliniyor.
2010 yılında din adamlarının bekârlığı konusunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğini söylemesi büyük tartışma yaratmıştı.
Odilo Scherer, Brezilya
63 yaşındaki Sao Paulo Başpiskoposu Kardinal Odilo Scherer, en güçlü Latin Amerikalı aday olarak görülüyor.
Dünyanın en büyük Katolik ülkesi Brezilya’dan Scherer, Vatikan’ın da güvenini kazanmış durumda.
Dini eğitimini Roma’da gören Scherer, Piskoposlar Cemaati’nde görev aldı.
Üzerinde sağlanacak olası bir mutabakatın hem Avrupa hem de Latin Amerika’daki Hristiyan Cemaatini memnun edebileceği düşünülüyor.
Leonardo Sandri, Arjantin
Ailesi İtalyan olan 63 Kardinal Sandri, Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te doğdu.
Vatikan’a bağlı bir diplomat olarak görev yaptı.
2000 ve 2007 arasında Vatikan’da çalıştı.
2.Jean Paul ’nin görevinin sonlarına doğru, hasta Papa’nın sözcülüğünü üstlendi. Papa’nın 2005’teki ölümünü Vatikan adına kamuoyuna o duyurdu. Şu anda Vatikan’daki Doğu Kiliseleri bölümünün başında.
Peter Turkson, Gana
Metodist bir anne ve Katolik bir babanın çocuğu olarak 1948’de Gana’da doğdu. 2003’te Papa John Paul 2 tarafından atandığında tarihteki ilk Ganalı kardinal olmuştu. Turkson, Afrika Kilise Meclisi’nin başındaki isim. Bu, onu modern zamanların ilk Afrikalı Papası ihtimali bağlamında güçlü bir konuma yerleştiriyor. Turkson ayrıca, 2011 yılında küresel ekonomik krize karşı bir belge yayınlayan Vatikan Adalet ve Barış Konseyi’nin de başkanı.
Bu raporda piyasalara eleştiriler yöneltişmiş ve Turkson Wall Street’i işgal Et hareketine de destek vermişti.
Dini olarak ılımlı ve açık görüşlü biri olarak görülüyor.
Luis Tagle, Filipinler
55 yaşındali Luis Tagle en genç Papa adaylarından. Filipinler’in 2.8 milyon nüfusa sahip başkenti Manila’nın Başpiskoposu. Sadece birkaç ay önce, Kasım 2012’de Kardinal olarak atandı. Kardinal Tagle yaşam
tarzıyla bir halk adamı olarak nam yapmış biri. Dilencileri Katedral’in dışına çağırarak onlarla yemek paylaşmasıyla ünlü. Medyayla ilişkiler konusunda çok ‘kurnaz’ biri olarak biliniyor. Facebook’ta sayfası var.
Joao Braz de Aviz, Brezilya
65 yaşındaki Braz de Aviz Roma’daki din eğitiminden sonra genç bir rahip olarak Brezilya’da görev yaptı. Bu dönemde bir silahlı hırsızlık olayında çıkan çatışmada iki ateş arasında kalarak yaralandı. Bazı mermi çekirdekleri hâlâ vücudunda bulunuyor. 1994’te Piskopos, 2010’da Başpiskopos oldu. Özgürlük Teolojisi tarafından benimsenen yoksullara yardım konusuna odaklamış durumda. Ama ‘ideolojik aşırılıklarla' arasına mesafe koyduğunu söylüyor.
Timothy Dolan, ABD
62 yaşındaki Timothy Dolan New York Başpiskoposluk bölgesinin Başpiskoposu. Roma’da hem eğitim gördü hem de Kuzey Amerika Koleji’nde rektörlük yaptı. ABD’deki Katolik Piskoposlar Konferansı’na öncülük etti. Bununla birlikte kendi koltuğunda kalması olası. Zira kardinaller,süper güç olarak algılanan bir ülkeden din adamlarını terfi ettirmeyi genel olarak tercih etmiyorlar.
(BBC Türkçe)
