CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto edenler, büyük Maltepe mitinginde buluştu.
Maltepe sahilinde yer alan miting alanı, sabah erken saatlerinden itibaren dolmaya başladı. Miting saati olarak duyurulan 12.00’de, alanın tamamen dolduğu gözlendi. Alanı dolduran yüz binlerce kişi, "Hak, hukuk, adalet" ve "Hükümet istifa" sloganları atıyor.
Alanda kurulan kürsüye, Ekrem İmamoğlu’nun, annesi, babası, kız kardeşi, eşi ve oğulları birlikte çıktı.
Tutuklanan diğer belediye başkanlarının aileleri de kürsüde yer aldı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Cumhurbaşkanı Adayımız Ekrem İmamoğlu'na Özgürlük Mitingi"nde vatandaşlara hitap etti. Özel, "Silivri Cezaevi'ne, Edirne'ye, Sincan'a, Kandıra'ya bu cezaevlerinde siyasi tutsak olan cumhurbaşkanı adayımıza, genel başkanlara, belediye başkanlarına, belediye meclis üyelerine, siyasetçilere ama en çok da hepimizin gelecek umudu gençlere öğrencilere merhaba" dedi.
Özgür Özel şunları söyledi:
"Bugün İstanbul'da sadece burada Maltepe'de bir miting yok. İstanbul'da bugün bütün metro istasyonlarında, Marmaray duraklarında, istasyonlarında, iskelelerde mitingler var.Bugün burada bir tarih yazıyorsunuz, tarihe geçiyorsunuz. Türkiye'nin geleceğine el koyuyor, bu darbecilere direniyor, demokrasiyi ve geleceğimizi savunuyorsunuz."
"19 Mart günü, yurt dışındaki belli odaklardan icazetli bir darbe planı hayata geçirildi. Milletten aldığı yetkiyi kötüye kullanarak, Türkiye'ye ihanet eden bir avuç insanın darbe girişimine hep birlikte tanık olduk. Bu darbe, milletin gözünden ve gönlünden düşmüş bir avuç insanın, bu ülkenin gelecek umuduna, gelecek iktidarına, bunu milyonlar püskürttü, siz püskürttünüz, darbecileri siz yendiniz, onları yeneceğiz. Onlara bu güzel ülkeyi asla teslim etmeyeceğiz."
"Ekrem İmamoğlu, Recep Tayyip Erdoğan karşısında aday olduğu takdirde şüphesiz, tartışmasız, açık farkla kazanacak isim olarak ortaya çıktı. Bu süreçte biz bu sonuçları memnuniyetle takip ederken, birilerinin bu sonuçlardan kimyası bozuldu. Ve hepinizin gözü önünde talimatı verdiler. Dediler ki; 'silkeleyin', CHP'li belediyeleri madden, manen ve hukuken silkeleme yarışına giriştiler. Hadsizliğine giriştiler. Biz o aşamada bunların yaptığımız sosyal yardımları engellemek, protein, süt yardımını kesmek, çocuğun beslenme çantasına saldırmak, kent lokantalarını kapatmak, kreşleri kapatmak, öğrenci yurtlarını, burslarını durdurmak niyetine girdiklerini görünce teslim olmadık. Meydan okuduk ve dedik ki; 'eğer bu vakitten sonra emekliye bunu yapıyorsan, asgari ücretliye bunu yapıyorsan, öğrenciye bunu yapıyorsan, dar gelirliye bunu yapıyorsan, geçim yoksa bundan sonra seçim var' dedik, 'erken seçimin adayı da erken olur, sandıklar kurulur, aday belirlenir' dedik."
"Biz adayımızı belirlemeyi ve buna karşı bir büyük mücadele vermeyi Türkiye'ye ilan ettik. Önce meydanlara indik. Ardından sandığa gittik. Yaptığımız ön seçimin duyurulduğu gün Ekrem Başkan'ın diploması için yasak getirilmeye çalışıldı ve o günden itibaren süreci o kadar çok hızlandırdılar ki diplomasını iptal etmek istemeyen fakültenin dekanını görevden alıp iptal etmeyeceğini anladıkları yönetimin yerine üniversite yönetimini toplayıp, sabahın köründe şafak vaktinde Ekrem Başkan'ımızın evine 40 tane polis aracıyla gidip onu, İstanbul'un seçilmişini gözaltına alıp dört gün tuttular."
İşte orada tarihin kırılma noktasındaydık. Öyle bir yerdeydik ki ya bu korku iklimine teslim olacaktık ya onların hesabı tutacaktı ya bekledikleri gibi öğrenciler, gazeteciler, sanatçılar siyasetçiler, sinip evde oturacaklardı ya da tarihin bu kırılma noktasında, dünyanın en acımasız ve en korkak saldırısına karşı cesaret kazanacaktı. İşgal yıllarında İstanbul işgal altındayken kim ilk ayağa kalktıysa darülfünun öğrencileri İstanbul Üniversitesi önüne çekilen barikatı yıktı, attı ve ilk yola onlar çıktı. İstanbul Üniversitesi'nin öncü sesine, ODTÜ'nün devrimci sesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, İstanbul'daki diğer üniversiteler, Boğaziçi'nin büyük mücadelesi eklendi. Yıldız eklendi. Tüm üniversiteler eklendi."
Özel, ''Gelecek irademize, cumhurbaşkanı adayımıza darbe girişiminde bulunanlar hali hazırda iktidarda oldukları için şu an başımızdaki cunta pozisyonundadırlar. Halk desteği, kamuoyu desteği hatta devletin içindeki destekleri git gide erimiştir. TURP: Tayyip’in Uydurduğu Rezil Palavralar’dır. İşte TURP budur. Şimdi diyor ki 'daha turplar var, daha büyüğü var.' Demek ki daha büyük iftira atacak, daha büyük yalan söyleyecek ama Tayyip Bey, eğer turp demek suç demekse, turpun büyüğü suçun büyüğü demekse ve turpun büyüğü sonra çıkacaksa, yani en büyük suç, en büyük suçlu ortaya çıkacaksa hepimiz buradan bir şey anlıyoruz, turpun büyüğü sensin Erdoğan, sensin" dedi.
Özel şunları söyledi:
"Diyorlar ki sokağa çağırıyorsunuz. Eğer birileri bindikleri demokrasi treninden iniyorlarsa, eğer birileri kendilerini getiren sandığı meşru görüp götürecekleri sandığa direniyorlarsa, rakiplerine yasak getirmek için iftiraya kalkılışıyorlarsa ve eğer birileri demokrasiyi araç görüp esas bir tek adam rejimine, hayallerindeki saltanata,hilafete doğru yürümeye kalkıyorlarsa bunara karşı demokrasiyi savunmak haktır. Klasik hiçbir ezbere teslim olmayacağız. Buradan Erdoğan’a sesleniyorum. Bakın yasak dediniz milyonlar her gece toplandılar. Sandığı yasakladınız 15.5 milyon kişi gittiler. Hep birlikte bir şeye sahip çıkıyorlar. Bunlar sadece CHP’liler değil, bunlar senin zulmünden yılmış on milyonlar ve diyorlar ki 'millet benim, ben milli iradeyim, adayımı bırak sandığı getir; adayımı yanımda sandığı önümde istiyorum."
"Sizin iki seçimde 3 kez seçtiğiniz Ekrem Başkanımızı 'yolsuzlukla, teröre yardımla' itham ediyorlar. Ellerinde hiçbir delil, hiçbir kanıt yok. Yolsuzluk, terör gib boş laflarla bükemedikleri bileği savcılara hakimlere kırdırmaya çalışıyorlar. Kumpas dosyasında her yalan var ama hukuk yok. Bir MASAK raporunu aylarca konuştular, ortaya çıktı ki tutuklanmadan gözaltından 2 gün önce istenmiş. 10 Mart’ta MASAK’tan istenmiş 17 Mart’ta teslim edilmiş oysa aralık, ocak, şubat anlattıklarının hepsi yalanmış. Ekrem Başkan kendine sorulan sorulara cevap verdikçe MASAK raporu perişan oldu, eridi gitti. Zaten o rapora imza atacak bir uzman bile bulamayıp uzman yardımcısının mahcup ifadeleriyle suçlamayan, kanıtlamayan sadece savcıdan korkusuna yasak savan o kağıt parçaları yok oldu gitti. Şimdi buradan Tayyip Erdoğan’a tarihin en büyük meydan okumasını aktarıyorum. Ekrem Başkan diyor ki ‘Benim bir suçum yok, günahım yok. Senin yalan ve iftiraların var. Eğer kendine güveniyorsan ben istiyorum gerekli düzenlemeler yapılsın yargılandığım mahkeme TRT’den canlı yayınlansın. Hodri meydan."
"Soruşturmada tanık yok, şahit yok,delil yok. Peki ne var? FETÖ’den miras kalan gizli tanıklar var. Kim bu tanıklar ‘meşe, ladin ve çınar.’ Hukuka dair tek ilkesi olmayan bir odunun gizli tanıkları bunlar. Bu gizli tanık şöyle ifade veriyor, ‘şu şu ihalede böyle birşey olduğunu duydum, böyle verildiğini düşünüyorum, bu ihaleyi şu kişi almadığına göre şu kişiye vermişlerdir diye değerlendiriyorum’ ispat, kanıt, hiçbir şey yok. Rüşveti ne aldım, ne gördüm ne de verdim diyor. Sadece başkalarından duydum diyor. Ve birileri bununla İstanbul’un büyükşehir belediye başkanını tutukluyor. Bütün işleri güçleri yalan ve dolan. Bakın gizli ve tanık dediklerinin 55 suç dosyası çıktı. İftiracı tanıklardan yani eskiden AKP’den iş alan şimdi Ekrem Başkana kara çalan adamın 100’den fazla suçu çıktı. Tecavüzcülerden, tacizcilerden tanık icat edip Ekrem Başkanı size yargılatmayız, karalatmayız."
İmamoğlu yapay zekayla seslendi
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Silivri'de tutuklu bulunduğu cezaevinden, yapay zekayla hazırlanan videoyla Maltepe'deki yüz binlere seslendi. İmamoğlu, “İstedikleri kadar beni, bizi hapse atsınlar, yargılasınlar. Millet, tüm tuzakları, kumpasları, ezip geçeceğini göstermiştir. Millet, devletin sahibi olduğunu göstermiştir. Ben bu yola çıkarken bir söz verdim, ‘hak yemem, hakkımı da yedirmem’ dedim. ‘Ne olursa olsun bu milletin hak ettiği güzel günler için mücadeleden bir adım geri atmam’ dedim. Sözümde duracağım, asla geri adım atmayacağım” ifadelerine yer verdi.
(Ajanslar, ANKA)