13 Mart Perşembe günü, Ermenistan ve Azerbaycan, her iki tarafın da bir barış anlaşmasında mutabık kalmasıyla , 30 yılı aşkın süredir devam eden çatışmanın sonlanmasına doğru tarihi bir adım attı. Ancak yine de belirsiz noktalar var.
Barış anlaşmasının gerçekten imzalanmasının önünde kimi gözlemcilere göre hala engeller var ve anlaşma imzalansa bile yeni bir çatışma dalgasının ortaya çıkabileceği endişeleri mevcut.
Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki son hafta yaşanan gelişmeler şöyle:
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Perşembe günü gazetecilere anlaşma metni üzerindeki müzakerelerin tamamlandığını söyledi.
Ermenistan Dışişleri Bakanlığı da daha sonra Azerbaycan'ın son önerilerini kabul ettiklerini ve 'Ermenistan Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulması Hakkında' anlaşmaın imzalanmaya hazır olduğunu doğruladı. Ermenistan Bakü'nün ortak bir açıklama yapmayı kabul etmediğini söyledi.
Perşembe akşamı Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan anlaşmanın bir uzlaşma olduğunu ve böyle bir barış anlaşması için uzlaşmaların gerekli olduğunu söyledi.
Anlaşmanın şartları henüz kamuoyuna açıklanmadı.
Ancak Bayramov, Bakü'nün uzun zamandır talep ettiği Ermenistan Anayasası'ndaki değişikliklerin 'bir sonraki aşamada' gerçekleşeceğini söyledi.
Azerbaycan yetkilileri AGİT Minsk Grubu'nun feshedilmesi konusunda da ısrarcıydı. Eş başkanlar Fransa, Rusya ve ABD'nin başkanlık ettiği Minsk Grubu, 2020 İkinci Dağlık Karabağ Savaşı'ndan önce Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki müzakerelerin ana zemini olageldi.
Konuyla ilgili bilgisi olan ismi açıklanmayan bir Batılı yetkili OC Media'ya anlaşmanın Ermenistan'daki AB gözlemcilerinin sınırdan çekilmesi ve uluslararası alanlardaki davaların düşürülmesi gibi büyük tavizler içerdiğini söyledi.
Yetkili, anlaşmanın Ermenistan Anayasası'ndaki değişiklikler de dahil olmak üzere diğer sorunlu noktaları dışarıda bıraktığını öne sürdü. Ayrıca, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana diğer tarafça işgal edilen Ermenistan ve Azerbaycan'daki yerleşim birimlerinin de dahil edilmediği kaydedildi.
Anlaşmanın ayrıca Azerbaycan'ın Ermenistan'dan geçerek Azerbaycan'ı kendi toprak parçası olan Nahçıvan'a bağlayan bir koridor talebini içermediği bildiriliyor.
Anayasanın değişmesi ön koşul mu, değil mi?
Öte yandan anlaşmanın duyurulmasından saatler sonra, Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan anayasasında değişiklik yapılmasını ve 'modası geçmiş ve işlevsiz' AGİT Minsk Grubu'nun feshedilmesini, anlaşmanın imzalanması için önkoşullar olarak tanımladı.
Başbakan Nikol Paşinyan, yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu zaten söylüyor. Şubat ayında yaptığı bir konuşmada, ulusal referandum yoluyla yeni bir anayasanın kabul edilmesinden yana konuştu. Azerbaycan ise uzun süredir Dağlık Karabağ'a yönelik atıflar içerdiği gerekçesiyle Ermenistan Anayasası'nın değişmesi gerektiğini söylüyor, Ermenistan Başbakanı Paşinyan öte yandan uluslararası anlaşmaların anayasanın üzerinde olduğunu dile getiriyor.
Ermenistan Hükümeti, anayasa değişikliğinin bir iç süreç olduğunu ve Azerbaycan'ın taleplerini karşılamak için yapılmadığını ısrarla belirtmesine rağmen, Ermenistan'daki muhalifler bu hamlenin Azerbaycan'ın baskısına boyun eğmek anlamına geldiğini savunuyor.
Şubat ayında Adalet Bakanı Srbuhi Galyan, referandumun 'büyük ihtimalle' 2026'daki parlamento seçimlerinden sonra gerçekleşeceğini söylemişti. Bu durumda Bakü'nün anayasa ön koşulu eğer geçerli olacaksa, anlaşmanın gerçekten imzalanması gelecek yıla kadar ertelenebilir.
Bu arada Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, anlaşmanın ilan edildiği gün Ermenistan'a 'güvenmediğini' söyledi
Aliyev, Perşembe günü 12. Küresel Bakü Forumu'nda bir konuşma yaptı.
Aliyev Ermenistan'a karşı şikayetlerinin bir listesini saydı ve 'Ermenistan'a duyulan güvenin sıfıra yakın olduğu'nu söyledi.
Aliyev, "Barış anlaşmasına yönelik çabaların gerçek olduğunu görmemiz için Ermenistan'dan belgelere ve evraklara ihtiyacımız var' dedi.
Azerbaycan hükümet yanlısı medya ise, Ermenistan'ın Nisan ayında Azerbaycan'a savaş açacağını yönünde gerçek dışı iddialar ortaya atıyor.
Yapaz zeka imgeleri ile dolu bir makalede, Azerbaycan hükümet yanlısı medya kuruluşu Caliber, Ermenistan'ın Ermenistan'daki sivil AB Misyonu'nun yardımıyla Nisan ayında Azerbaycan'a karşı bir savaş başlatmaya hazırlandığını iddia etti.
Bu iddialar daha sonra Aliyev'in Perşembe günkü konuşmasında tekrarlandı ve Fransa'nın '[Ermenistan'ı] tekrar savaşa iteceği' suçlaması dile getirildi.
İki ülke arasında barış anlaşması için mutabk kalındığı duyuruldu ancak imzanın ne zaman ve nerede atılacağı belirsiz.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock Ermenistan ile Azerbaycan barış anlaşmasının nihai metni üzerinde varılan mutabakata ilişkin X’te bir paylaşım yaptı.
Baerbock şu ifadelere yer verdi:
“Ermenistan ve Azerbaycan barış anlaşması konusunda anlaştığı haberi umut verici. Uzun müzakerelerden sonra Ermenistan'ın verdiği cesur tavizler,her iki ülkeye barış yolunda eşlik ettiğimiz süreçte son adımı teşkil ediyor.”
Baerbock her iki tarafı da barış anlaşmasını imzalamaya çağrısında bulundu.
(OC Media, Agos, Ajanslar)