Türkiye Ermenileri Patrikliği cenazelerde yapılan bağışları ilgili kurumlara yönlendirmekle görevli olan, ancak geçtiğimiz aylarda eleştiriler üzerine faaliyetlerine son veren İtimat Büro ile ilgili gelişmeler hakıknda bir açıklama yayınladı.
Açıklama şöyle:
"Cemaatimizin özellikle cenazelerde toplanan bağışları ilgili kurumlara ulaştırma görevini üstlenmiş İTİMAT BÜRO, 2016 yılından 2024 yılına dek özel bir şirket olarak yüzde on komisyonla çalışmıştır.
NAROD MÜRZOĞLU adına kayıtlı bu şirket, son zamanlarda daha ziyade eşi Peder Der Şirvan Kahana ile özdeşleştirilmiştir.
2024 yılında Der Şirvan Hayr'ın yaşadığı sağlık sorunlarından dolayı ödemelerde gecikmeler yaşanmış, önceden duyurulduğu halde bu bahane edilerek sanki büyük yolsuzluklar yapılıyormuş gibi bazı çevrelercekirli bir kampanya yürütülmeye başlanmıştır.
Bunun üzerine Patrik Hazretleri ERVAB'a bu konunun ele alınması direktifini vermiştir. İtimat Büro yetkilileriERVAB Mali Komisyonuna gerekli açıklamalarda bulunmuşlardır.Bu söylentiler çıktıktan sonra hem sözlü hem de basın ve sosyal medya aracılığıyla İtimat Büro ve Patrikhane tarafından defalarca şikâyeti olan vakıf veya bağışçıların ellerindeki makbuzlarla ilgili vakfa ya da Patrikhaneye başvurmaları duyurulmuştur. Basına yansıyan tek bir şikâyet olmuş, onun da yanıtı verilmiş ve bağışın hedefine ulaştığı kanıtlanmıştır.
İtimat Büro kapanmadan en az altı ay bu çağrılar yapılmasına ve hiçbir yolsuzluk kanıtı bulunamamasına rağmen Der Şirvan Kahanayla ilgili iftira ve itibar suikastı niteliğindeki sözlü ve yazılı beyanların devam ettiğini üzülerek görmekteyiz.
Bu bağışlar üç makbuz olarak yapılmaktaydı. Biri bağışı yapana teslim edilirken, diğeri Büroda saklanmakta, üçüncüsü isebağışın yapıldığı vakfa veya derneğe gönderilmekteydi. Finansal ilişkilerde, mağdurun kendisi mağduriyetini belgelemek zorundadır. Bu tip konularda iddialar kanıtlanamadığı halde düzenli olarak dile getirildiğinde, iftira olarak değerlendirilir ve hukuksal yaptırıma tabidir.
İtimat Büro ilgili kurumlarla tüm hesaplarını kapatarak ticari hayatına son vermiştir. Ne ilgili kurumlardan ne de şahıslardan bugüne dek Patriklik Makamı’na, belgeleriyle yazılı olarak tek bir şikayet ulaşmamışken bu iftiraların sanki gerçek ve kanıtlanmış yolsuzluklar olarak tekrar ve tekrar kullanıma sokulma çabası esef vericidir.
Son olarak, tekrar çağrıda bulunuyoruz.
Elinde kanıtı olan belgeleriyle başvursun ya da ebediyen sussun. Söylentilere söylenti ekleyerek bir din adamına, Patriklik Makamı ve Organlarına karşı iftiraları çoğaltmak kabul edilemez bir ayıptır, günahtır. Cemaatimizin evlatlarını böyle bir vebalin altına girmemeleri, hakikati sorgulayan bir tavır sergileyerek kanıtsız söylentilereitibar etmemeleri yönünde öğütlüyoruz"
