‘Ankara’ ne istiyor, Ermeni toplumu ne bekliyor?

Patrikhane’de 6 Ocak’ta yapılan Kutsal Doğuş Yortusu bayramlaşma töreninde Üç Horan Vakfı Başkanı Aksel Topalyan’ın ortaya attığı öneri, tartışıldı ve belli ki çok tartışılacak. 

Topalyan Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi seçimine –ki aslında ortada hâlâ bir yönetmelik yok- tek liste ile gidilmesini önerdi. Topalyan gerekçe olarak hastaneyi, ERVAB’ı ve Ankara ile ilişkileri yönetmenin çok kapsamlı bir iş olduğunu, belli vakıflardan yöneticilerin biraraya gelerek beş ayaklı bir yapı oluşabileceğini söyledi. Buna göre bir yönetici sadece hastaneden sorumlu olacak, bir ya da iki yönetici ERVAB’a (Ermeni Vakıflar Birliği) başkanlık edecek, bir yönetici Ankara ile ilişkileri sağlayacak, bir yönetici emlak işlerine bakacak vb. Detaylar haberimizde var. 

Öncesinde konuşan AKP milletvekili Dr. Sevan Sıvacıoğlu ise Ankara’nın ‘tartışmasız, konsensüs içinde’ bir seçim beklediğini söyledi. Sıvacıoğlu ‘Herkesin aday olması demokratik haktır ve hiçbir şekilde de karışılmıyor’ diye eklemeyi ihmal etmedi. 

Hastane vakıfları için neden bir buçuk yıldır yönetmelik yayınlanmadığı bir muamma iken kulislerde aylardır ‘Ankara konsensüs istiyor’ lafları dolanmaktaydı. 

Şimdi soru şu: Topalyan ya da bu formülü destekleyenler bu öneriyi  ‘Ankara’nın beklentisine’ mi dayandırıyor? Eğer öyleyse seçme ve seçilme hakkımızla ilgili ciddi bir ihlâl yaşayacağız demektir. Aynı Patrik seçimi gibi. 

Ermeni toplumu yıllardır hastane seçimlerini bekliyor. Önümüze alt metni ‘Ankara’ olan bir formül konması açıktır ki uygun olmaz. 

Bu seçimlere dair gazete olarak şu ya da bu liste gibi bir tercihimiz söz konusu değil. Tek talebimiz özgürce seçime gitmek ve eğer tek listeyle gidilecekse de bunun Ermeni toplumunun özgür iradesiyle olması. Ve sürecin şeffaf biçimde yürümesi. Tüm bu süreçte ‘Ankara’ da artık bir çift laf etse hiç fena olmaz tabii. 

(Agos/Başyazı)

Kategoriler

Toplum