RAKEL DİNK
Sevgili Sebuh Sırpazan,
Senin ölüm haberin bana ne kadar acı geldi bilemezsin. Acı içinde acı çekmek çok büyük acı. Korona salgınının insanları kırdığı acı yetmiyordu ki üstüne bir de çok daha acı olan savaş ve insanın insana kıyımı geldi. İşte bu acıların birleşmesi seni de vurdu. Çünkü gönülden, imandan gelen özveriyle hastaların, ölümlerin ve öldürülenlerin olduğu her yerdeydin. Çalışkan tabiatınla, dur durak bilmeyen çalışmalarınla çok izler, iyi izler bıraktın. Çok insana dokundun. En son, Kınalıada’da, patrik seçimi dalaverelerinin sürdüğü bir dönemde, kilisede verdiğin vaazda, “İster dünyevi, ister ruhani işte olsun, her durumda, her konuda, dürüstlükten ve doğruluktan yana olun. Makbul olan budur. Bundan Tanrı da, insan da mutlu olur” dediğini unutmayacağım. Ve o gün senin vaazını dinleyen pek çok insanın yaşlı gözlerini asla unutmayacağım. Aynı yaz, 18 Ağustos 2018’de, Gümrü’de, Albert Sevinç Hadodo’nun soykırımdan kurtulan dedesi anısına yaptığı Vortik Gülbenkyan Huzurevi’nin kapısında seni görüp, babamı görmüşüm gibi sevgi ve sevinçle koşup sarılmamı, etrafa mahcup olma duygumu hiç unutmayacağım Sırpazan Hayr. O çok alçak gönüllü, babacan sevgini hiç unutmayacağım çok değerli Sebuh Sırpazan. Mesihte nur içinde uyu. Tüm uyuyan sevdiklerinle birlikte. Hişadagıt antaram. Seni hiç unutmayacağız. Sevgi, saygı ve özlemle hatırlayacağız.