Resmen açıklanmasa da yaklaşık yüze yakın insanın can verdiği yangın faciasından sonra hükümet kanadından hiçbir istifa veya özür gelmiş değil. Sadece Başbakan Aleksis Çipras “bütün siyasi sorumluluğu üstlendiğini” ifade eden bir açıklama yaptı.
Yunanistan’da aradan bir haftadan fazla zaman geçmesine rağmen yakın tarihinin en büyük yangınlarından sayılan Doğu Attiki bölgesindeki korkunç yangında hayatını kaybedenlerin sayısı maalesef her gün artmaya devam ediyor.
Yunan basını en son ölenlerin sayısının 92’ye kadar ulaştığını yazsa da, resmi rakamlara göre kimliği belirlenmiş ölü sayısı bu yazı yazılırken 80’di. Resmî kayıtlar geç yapıldığından asıl doğru olanın 92 olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ve büyük ihtimalle bu sayı daha da artacak. Çünkü yakınları tarafından kayıp oldukları bildirilenlerin 8 kişi olduğu belirtiliyor. 11 kişinin ise hâlâ yoğun bakımda tedavisine devam ediliyor.
Yangının çıkış nedeninin elektrik kablosu olduğu iddia edilirken, yangın süresince hem kamuoyuna yapılan eksik bilgilendirme hem de zamanında yangına müdahale edilememesi nedeniyle hükümet ağır şekilde eleştiriliyor.
İtfaiye’den Hükümet’e eleştiri
Yunan İtfaiyeciler Federasyonu Başkanı Dimitris Stathopoulos yüze yakın insanın can vermesinden hükümeti sorumlu tuttuğu açıklamalarında “Binlerce küçük hata yapıldı. Tahliye tavsiyemiz dikkate alınmadı, meteoroloji rüzgarı tahmin edemedi, uçaklar kalkamadı... Hükümet halktan özür dilemeli” ifadelerini kullandı. Başkan yerden göğe haklı maalesef.
Öte yandan korkunç yangının akabinde bölgeyi ziyaret eden Yunan Milli Savunma Bakanı Panos Kammenos’un ise özür dilemek yerine bölgeye kaçak yapılar inşa eden ve denize giden yolları inşaatlarla kapatan vatandaşları sorumlu tutarak “Denize giden yolları açacağız, artık sahile erişim sağlanacak” vaadinde bulunması ciddi eleştirilere neden oldu.
Hatırlanacağı üzere Başbakan Aleksis Çipras da Bosna Hersek ziyaretini yarıda keserek yangın nedeniyle Atina’ya geri dönmek zorunda kalmıştı. Ancak 23 Temmuz Pazartesi gecesi onlarca kişi hayatını kaybetmişken kameralar önünde yetkili birim başkanları ve bakanlar ile yaptığı toplantıdan ortaya, yetkililerin gerçek tabloya hakim olmadığı izlenimi çıkmıştı.
Hükümet’ten istifa yok
Resmen açıklanmasa da yaklaşık yüze yakın insanın can verdiği yangın faciasından sonra hükümet kanadından hiçbir istifa veya özür gelmiş değil. Sadece Başbakan Aleksis Çipras “bütün siyasi sorumluluğu üstlendiğini” ifade eden bir açıklama yaptı ki bu zaten ülke başbakanının yapması gereken en birincil vazifeydi. İlgili bakanların istifası yönündeki çağrılar da yanıt bulmuş değil. Başta Sivil Korumadan Sorumlu Bakan Yardımcısı Nikos Toskas olmak üzere herkes görevine sanki hiçbir hataları yokmuş gibi devam ediyor. Öte yandan baskılar artınca Bakan Toskas’ın istifasını Başbakan Çipras’a sunduğu ancak Başbakanın istifayı kabul etmeyerek Toskas’a “Şimdi istifa değil, sorumlulukla mücadele etme zamanı” dediği de basına yansıyan haberler arasında yer aldı. Belirtmek lazım, sadece iki belediye başkan yardımcısı ‘vicdanları görevde kalmaya elvermediği’ gerekçesiyle istifa ettiklerini açıkladılar.
Yunanistan yaralarını sarmaya çalışırken hükümetin iyi bir imtihan vermediği apaçık ortada. Doğal afetlerin Allah’ın takdiri olduğu genellikle dini referanslı siyasetçilerde görülür. Yunanistan’daki iktidar ise sol kökenli veya iktidara gelmeden öncesini ima ederek “sol kökenliydi” diyelim. Dolayısıyla sol olduğunu söylemiş Yunan hükümeti yangın için “Allah’ın takdiri” diyemiyor, ancak adeta yangının hızla büyümesi “doğanın takdiri” ve ölümlerin nedeni “vatandaşların kaçak yapılanması” diyerek sorumluluğu üzerinden atmaya çalışıyor. Oysa itfaiye ekiplerinin yangının henüz başındayken derhal bölgeden vatandaşların boşaltılması önerisi dinlenseydi, bugün çok daha az ölümle yüzleşecektik. Evet, sol kökenli SYRIZA hükümeti iyi bir sınav vermedi yangın faciasında, kendisinden eski siyasi anlayıştan çok farklı bir duruş bekleyenleri üzdü, bakan seviyesinde veya başka kademede hiç fark etmez, bunca ölüme neden olan yangındaki sorumluların hiçbirisinin özür dileyerek istifa etmemesi ise yanlış oldu.
