Merhaba,
Bu sayımıza Şahan Şahnur’un ‘Sessiz Ricat’ı ile başlıyoruz. İlk kez 1929’da basılan roman, biçimi ve içeriğiyle oldukça yenilikçi özellikler taşıyor. ‘Sessiz Ricat’ 1930’larda Fransa’da Ermenilerin yaşadıklarını ve hissettiklerini oldukça çarpıcı ve derinlikli bir dille anlatıyor. Banu Yıldıran Genç yazdı.
Ayşe Acar’ın ‘Yüzyıl’ üçlemesinin ilk kitabı ‘Bay Binet’, bilimkurgu meraklıları kadar din felsefesine ilgi duyanları da etkileyecek bir roman. Acar, yapay zekânın insan sayılıp sayılamayacağı sorusunu mesele edinmiş. ‘Bay Binet’, din felsefesi alanına ait pek çok soruya bilimkurgu aracılığıyla çarpıcı cevaplar veriyor. Bürkem Cevher yazdı.
Özlem Ertan, yeni romanı ‘Benim Güzel Ölülerim’de okuru ‘Ölüler Alemi’ne götürüyor. Bizi duyarlı olmaya teşvik eden yazar, aslında yabancısı olmadığımız acıları, toplumumuzun kanayan yaralarını, ölülerin penceresinden aktarıyor. Ertan’ın hayal gücü, okura kitap aracılığıyla özgün bir deneyim yaşama imkânı sağlıyor. Nurgül Çelebi Özmen yazdı.
Tiyatro araştırmacısı, yazar Fırat Güllü, ‘System Crisis and Theater in the Ottoman Empire’ (Sistem Krizi ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Tiyatro) başlıklı kitabında iki Osmanlı entelektüeli Şemsettin Sami ve Hagop Baronyan’ın birer metnini, onların Osmanlı’nın 19. yüzyılda yaşadığı siyasal, toplumsal ve ekonomik krize verdikleri tepki olarak okuyor. Murat Cankara yazdı.
Keyifli okumalar,
Ferda Balancar
ferda@agos.com.tr
