Dink cinayeti davası İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediyor.
UYGAR GÜLTEKİN
GÖZDE KAZAZ
Duruşmaya bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklarla tarafların avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı Ali İhsan Horasan, iki günlük aradan sonra duruşmaya katıldı. Mahkeme heyeti, Pazartesi ve Salı günü sanıkların ifadelerini almıştı. Bugünse tutuklu sanıkların ve avukatlarının taleplerini aldı.
Savcı Gökalp Kökçü’nün hazırladığı yeni iddianameyle dosyaya eklenen, Samsun, İstanbul ve Trabzon Jandarma istihbarat görevlileri sanıklardan talepleri alınanlar, iddianamede somut deliller olmadığını ve mağdur olduklarını iddia ederek tahliyelerini talep etti.
Dönemin Trabzon Jandarma İl Alay Komutanı Ali Öz, tahliye talebinde bulundu. Öz, “Sadece bir sabah toplantısında söylendiği beyan edilen bir olaydan dolayı yıllardır yargılanmaktayım. İki delil bulunmadığı için dosyamız geri gönderildi. Mağdur edildim. Tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu.
‘Yumuşatmak için fotoğraf çektik”
Ogün Samast’ın Samsun Emniyetinde bayrakla fotoğrafının çekilmesi ve basına sızdırılmasıyla ilgili olarak yargılanan, dönemin Samsun Jandarma görevlileri Atilla Güçlüoğlu ve Birol Ustaoğlu da suçlamaları kabul etmediler ve tahliye talebinde bulundular. Fotoğrafın nasıl çekildiğini de anlattılar.
Atilla Güçlüoğlu mahkemede şunları söyledi:
“Birol Ustaoğlu, Samast’ın bize “bayrak açarak fotoğraf çekilirse her şeyi anlatırım” dediğini aktardı. Biz de konuşması için fotoğrafını çektik. Ben zaten başından beri bütün ifade sürecinin ve bunların kameraya alınması gerektiğini söyledim. Yaşı 18’den küçüktü. Yarın öbür gün ‘Ben bunları söylemedim. İşkence yaptılar zorla söylettiler’ demesin diye görüntü alınmasını istedim. Görüntülere ulaşma yetkim de yoktu. Basına sızdırmak için çekmedim. Bayrak olayından hem İl Emniyet Müdürünün hem de Başsavcının haberi var.”
Birol Ustaoğlu da şunları anlattı:
“Samast ilk yakaladığımızda ‘bayrağımı alırsanız konuşmam’ dedi. Bunun üzerine başsavcının talimatıyla üzerindeki bayrağı almadık. Bayrak zaten onun cebindeydi. Biz sorgu sırasında konuşmasını kolaylaştırmak için, bilgi alabilmek için samimi davrandık. Sorguda görüntüsü çekilince konuşmayı sonlandırdı. Bunu üzerine yumuşatmak için bayrağı çıkart dedik. Samimi davranmaya çalıştık. Karşılığını aldık, ifade verdi. ”
Tutuklu sanıklardan Ali Barış Sevindik, Emre Cingöz, Bekir Yokuş ve Ecevit Demir de cinayet günü olay yerinde olmadıklarını, fotoğraf teşhis tutanaklarında görünen kişilerin kendileri olmadığını iddia etti. FETÖ üyesi olduklarını iddialarını da reddettiler.
Gazeteci Ercan Gün de tahliye talebinde bulundu. İddianamenin çelişkilerde dolu olduğunu söyledi. Ekrem Dumanlı ve Faruk Mercan’la yaptığı telefon görüşmelerinin iş ilişkisi olduğunu söyleyen Gün, “Zaman gazetesinde işten ayrıldığımda tazminat sorunu çıktı. Beni hesapladığımda daha az bir para yatırdılar. Yapılan görüşmelerden sonra kalan para mı da yatırdılar” diye konuştu.
Gün, yayınlanan görüntülerin kendisinden önce başka yerlerde de yayınlandığını söyledi.