Vakıflar Meclisi, Surp Pırgiç Hastanesi’nin karşısında bulunan arsanın kendi üzerinde bulunan kısmının, Hastane Vakfı adına tescil edilmesini kararlaştırdı. Bu arsa, Ermeni toplumunun ‘36 Beyannamesi’ ile kaybettiği en önemli gayrimenkullerden biriydi.
SARKİS GÜREH
sgureh@agos.com.tr
Vakıflar Meclisi’nin geçen hafta yapılan toplantısında Yedikule Surp Pırgiç Hastanesi’nin karşısında bulunan arsanın, Hastane Vakfı adına tescil edilmesi kararlaştırıldı. 20 Haziran Çarşamba günü konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen hastane yönetimi, arsanın tamamının vakıf adına tescil edilmesi için girişimleri sürdüreceklerini söyledi.
Dozerlerle el konulmuştu
Ermeni toplumunun ‘36 Beyannamesi’ uygulamasıyla kaybettiği en önemli gayrimenkullerden biri, Surp Pırgiç Hastanesi’nin karşısında bulunan arsaydı. Eskiden Hampartsum şenliklerinin yapıldığı ve bağbozumunun kutlandığı bu arsaya 1974 yılında bir sabah dozerler girmiş ve “Tapuda malik hanesi boş, yani sahibi yok” denerek el konmuş, hemen ardından da Zeytinburnu Belediyesi arsanın büyük bölümünü satın almıştı.
Vakıflar Meclisi, arsanın sahibinin Surp Pırgiç Hastanesi Vakfı olduğunu onaylayarak, arazinin, Müdürlüğün elinde bulunan kısmını hastaneye iade etti. Hukukçular, bu karar temelinde, arsanın tamamının iade edilmesi gerektiğini söylüyor.
Toplantıda sözlerine, “Mutlu bir haberi cemaatle paylaşmanın sevincini yaşıyoruz” diyerek başlayan Şirinoğlu, hastanenin tam karşısında yer alan ve şu an üzerinde otopark, çay bahçesi ve spor tesisi bulunan 48.491 metrekarelik arsanın yaklaşık yüzde 10’luk kısmının vakıf adına tescillendiğini söyledi. Arsaya el konma süreci hakkında bilgiler de veren Şirinoğlu, “Burası 1974 yılında, ‘malik’ hanesi açık denerek Vakıflar’a devredilmiş. Devirden üç ay sonra, Zeytinburnu Belediyesi, Vakıflar’ın hesabına 50 bin lira yatırarak arsanın %90’lık bölümünü satın almış. Vakıflar Müdürlüğü’nün elinde, arsanın 4632 metrekarelik kısmı kalmış.”
Arsanın iadesi için çeşitli dönemlerde müracaatlarda bulunduklarını kaydeden Şirinoğlu, devlet ve hükümetle kurdukları iyi ilişkiler sayesinde, arsanın bu 4632 metrekarelik kısmını geri alabildiklerini söyledi. “Hukukçulara göre, bu kazanım arsanın tamamının iadesini sağlayabilir” diyen Şirinoğlu, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Geçmişte bir hata yapıldığı görüldü. Hukukçulara göre, Vakıflar Müdürlüğü, Surp Pırgiç Hastanesi’ni arsa sahibi olarak onayladığı için Zeytinburnu Belediyesi’nin de arsanın kalan %90’lık bölümünü iade etmesi veya tazmin etmesi gerekiyor. Biz mülkümüzü iade almak istiyoruz. Vakıflar Meclisi’nin kararı elimize ulaşır ulaşmaz tapu müracaatımızı yapacağız. Ardından belediyeyle görüşmelere başlayacağız.”
Diğer iadeler
Şirinoğlu, Fatih bölgesinde 1576 metrekarelik bir imalathanenin ve Kapalıçarşı’nın içinde bulunan Büyük Zafer Han’daki 17,5 metrekarelik bir dükkânın da iade edildiğini söyledi.
Şirinoğlu, arsaların değerlendirilmesine ilişkin projelerin hazır olduğunu, bunları resmi işlemlerin tamamlanmasının ardından kamuoyuyla paylaşacaklarını ifade etti.
Başkan Yardımcısı Herman Baliyan ise, Zeytinburnu’nun, İstanbul’un gelişmekte olan semtleri arasında bulunduğuna dikkat çekerek “İlçedeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Arsa tüm toplumumuza aittir. Ama buranın nasıl değerlendirileceğini düşünürken, Zeytinburnu’yla ilgili planları izleyerek, hastaneye en yüksek irat getirecek projeleri gerçekleştireceğiz” dedi.
