Türkiye’de yazılı basına resmi ve ilan dağıtan Basın İlan Kurumu’nun yeni yönetmeliğinde “Tamamı Türkçe olmayan gazeteler ilan alamaz” maddesi soru işareti yarattı.
Türkiye’de yazılı basına resmi ve ilan dağıtan, en büyük düzenleyici kurum olan Basın İlan Kurumu’nun yeni yönetmeliği yayınlandı. ‘Terör’ düzenlemelerine yer verilen yeni yönetmelikte azınlık gazetelerine ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmadı. “Tamamı Türkçe olmayan gazeteler ilan alamaz” maddesi de soru işareti yarattı. Azınlık gazetelerine maddi destek verilmesi için farklı bir formül üzerine çalışma yapıldığı öğrenildi.
Basın İlan Kurumu’nun resmi reklam ve ilan dağıtımını düzenleyen yönetmelik 5 Ekim’de resmi gazetede yayınlandı. Yönetmelikte, azınlık gazetelerine ilişkin herhangi bir düzenleme yer almadı. Hem eski hem yeni yönetmelik gereği, azınlık gazetelerinin, resmi ilan ve reklam alması mümkün görünmüyor. Azınlık gazetelerine destek verilebilmesi için farklı bir formül üzerinde çalışma yapılıyor.
Düzenleme olmadan yardım yapıldı
Türkiye’de yayın yapan azınlık gazeteleri uzun süredir varlık mücadelesi veriyor. Azınlık gazeteleri temsilcileri 2011 yılında konuyu gündeme getirmiş ve Basın İlan Kurumu konuya ilişkin çalışma yapmıştı. Basın İlan Kurumu, yasal düzenleme yapılmamasına karşın, genel kurul kararıyla, ilana gerek olmaksızın, azınlık gazetelerine toplam 250 bin TL’lik mali destek sağlamaya başlamıştı. Destek kapsamında, Agos, Apoyevmatini, Jamanak, Nor Marmara, Şalom ve İho’ya maddi destek verilmişti.
2012 yılında bir de mevzuat değişikliği yapılmıştı ancak bu, ilanlarla değil, ‘reklam’ almayla ilgili bir değişiklik olmuş ve düzenlemede şu ifadeler yer almıştı: “Lozan Barış Antlaşması uyarınca, ‘azınlık’ statüsünde sayılan cemaat mensupları tarafından yayınlanan gazeteler, yazılı talepte bulunmaları halinde resmî reklam yayınlayabilir.” Ancak, düzenleme yapılmadan önce de, gazetelerin resmî reklam almaları önünde engel bulunmuyordu.
Basın İlan Kurumu, yardım yaptığı yıllarda, belediye ve üniversiteler gibi kamu kurumlarının verdiği reklamlar için komisyon almaya başlamıştı. Her yıl azalarak devam eden maddi destek son iki yıldır hiçbir bildirim yapılmaksızın kesildi.
Maddi desteklerin kesilmesinin ardından azınlık gazeteleri ile Basın İlan Kurumu arasında görüşmeler başladı. Basın İlan Kurumu, maddi desteğin yeniden başlaması için çalışma yapılacağını bildirdi.
Yönetmelikte yine yer almadı
Azınlık gazeteleri temsilcileri, ilan ve reklam alınabilmesi için yasal bir düzenleme yapılarak, ilan ve reklamların düzenli bir şekilde dağıtılmasını talep ediyordu. Ancak yayınlanan son yönetmelikte azınlık gazetelerinin durumuna ilişkin düzenleme yapılmadı.
Basın İlan Kurumu’nun ilan ve reklam dağıtım kriterlerinin hiçbirini azınlık gazeteleri karşılayamıyor. Çalışan sayısı, dağıtım oranı gibi kriterler azınlık gazeteleri için karşılanması mümkün olmayan kriterler. Bu nedenle azınlık gazeteleri için özel bir düzenleme gerekiyor.
Konu Meclis gündeminde
CHP İstanbul Milletvekili Selina Doğan, azınlık basınını resmi ilan kapsamı dışında bırakan son yönetmeliği TBMM gündemine taşıdı. Doğan, söz konusu yönetmeliğin Lozan Barış Antlaşması’na ve Anayasa’ya açıkça aykırı olduğunu dile getirdi. CHP milletvekilleri yönetmeliğin iptali için dava açmaya hazırlanıyor.
Doğan, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada 8 Ağustos 2011’de dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın azınlık cemaatiyle yaptığı bir toplantıda azınlık gazetelerine resmi ilan verilmesini mümkün kılan mevzuat değişikliği yapılana kadar bu gazetelere Basın İlan Kurumu tarafından maddi yardım yapacağı haberini verdiğini anımsattı.
Başbakan Yıldırım’a soruldu
Doğan, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na yazılı soru önergesi de verdi. Önergesinde söz konusu yönetmeliğin, azınlık basının sadece haber alma hakkının yerine getirilmesi bakımından değil, önemli bir kültürel görevi de üstlendiğini belirtti.
Süreç hakkında bilgi veren Doğan, Başbakan Yıldırım’a şu soruları yöneltti:
-Söz konusu yönetmelikle düzenlenen Türkçe dışında yayın yapan gazetelere resmi ilan verilmemesi kararının gerekçesi ve hukuki dayanakları nelerdir?
-Azınlık gazetelerine 4 yıl boyunca yapılan maddi yardımlar neden kesilmiştir?
-Azınlık gazetelerinin yaşadıkları mağduriyeti gidermek için bir düzenleme düşünülmekte midir?
-Bu karar basını kontrol altına alma ve susturma politikasının bir devamı mıdır?