CHP Göç ve Göçmen Sorunlarını İnceleme Komisyonu, ‘Sınırlar Arasında İnsanlık Dramından İnsanlık Sınavına’ başlıklı raporunu yayınladı. Müslüman olmayan sığınmacıların sorunlarına da değinen rapora göre, ‘Türkiye’de sığınmacı olmak zor, Müslüman olmayan sığınmacı olmak daha da zor’.
CHP Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba, Zeynep Altıok, İzmir Milletvekilleri Mustafa Balbay, Özcan Purçu, Muğla Milletvekili Nurettin Demir, İstanbul Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Selina Doğan, Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek ve Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen tarafından hazırlanan rapor, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’nde kamuoyuna açıklandı. Rapor aynı zamanda kitap olarak da basıldı ve satıştan elde edilecek gelirin sığınmacı çocukların eğitimini için harcanacağını söylendi.
Irak ve Suriye üzerinden Türkiye’ye sığınan insanların büyük çoğunluğu Müslüman olsa da rapora göre yaklaşık 45 bin gayrimüslim sığınmacının geçici ya da kalıcı şekilde Türkiye’de ikamet ediyor. Çoğunluğu Süryani olan gayrimüslim sığınmacılar arasında Ermeniler, Ezidiler ve Keldaniler de var. Mardin, Kahramanmaraş, Niğde, Aksaray, Yozgat, Kırşehir, Kırıkkale, Çorum, Amasya, Tokat, Eskişehir, Samsun, Bilecik, Yalova, Sakarya ve İstanbul’da yaşadıkları tespit edilen gayrimüslim sığınmacıların Müslümanlara göre daha farklı sorunlarla karşı karşıya oldukları bildiriliyor. Özellikle Yozgat’ta yaşayan Ermeni sığınmacılardan elde edilen bilgilerle oluşturulan rapor, oradaki toplulukların genel sorunlarını gün yüzüne çıkartıyor.
Başta IŞİD olmak üzere İslami terör örgütlerinden kaçıp Türkiye’ye sığındıklarını belirten gayrimüslim sığınmacılar, bu tür örgütlerin Türkiye’de de rahatça faaliyet gösteriyor olmalarından dolayı korku içinde yaşıyorlar ve kimliklerini gizliyorlar . Örneğin, Yozgat’ta bulunan Ermeniler evde Ermenice konuşurken dışarıda Arapça konuşuyor ve kendilerini Arap olarak tanıtıyorlar ve ibadetlerini de gizli yapıyorlar.
Türkiye’ye girişleri sırasında sığınmacılardan din ve mezhep bilgileri alınmasına rağmen resmi makamlar bu bilgileri kiliselerle paylaşmıyor. Bu nedenle de Türkiye’deki kiliseler ve dini kurumlar gayrimüslim sığınmacılar hakkında çok az bilgiye sahipler.
Kapalı bir cemaat olarak yaşamını sürdüren gayrimüslim sığınmacılar, dini nikâh kıymakta da zorlanıyor. Türkiye Ermenileri Patrikhanesi’ne başvuran bir çift, kayıtları bulunamadığı için talepleri önce işleme alınmamış, daha sonra Irak’tan kilise kayıt belgeleri geldikten sonra İstanbul’dan Yozgat’a gönderilen bir papaz nikâhlarını kıymış.
