Geçen haftaki manşetimize Diramayr Mari Mutafyan’dan eleştiri geldi. ‘Agos’un Merceğinden’de konuya açıklık getiriyoruz.
Geçen haftaki sayımızda yer alan “Diramayr ‘kral çıplak’ dedi” manşetiyle ilgili olarak, Patrik II. Mesrob’un annesi Diramayr Mari Mutafyan, Marmara gazetesine açıklamalarda bulundu. Gazetenin 13 Şubat tarihli sayısı için Garo Hamamcıyan’a açıklama yapan Diramayr, bir süredir toplumun gündeminde olan vasi meselesinde sadece oğlunun maddi kaynaklarıyla ilgili olarak sorumluluk alacağını, patrik olarak sorumlulukların Patriklik ve Ruhani Kurul’un uhdesinde olduğunu bildirdi. Agos’un haberinde, duruşma sırasında kendisinin patrik seçimi istediğinin belirtildiğini, oysa bu konuda tüm yetkinin Patrik Vekili Aram Ateşyan’da ve Ruhani Kurul’da bulunduğunu hatırlattı. ‘Zorunlu Açıklama’ başlıklı ve vasilik için muvafakat vermediği şeklindeki eski beyanının ‘Mari Mutafyan’ın ağzından olduğu iddia edilen’ şeklinde yansıtılmasına serzenişte bulunan Diramayr, “Seksen yaşına yaklaşmış biri olarak, bir metnin altına imza atmışsam, o metin benim demektir” yorumunda bulundu. Son olarak, manşette yer alan “Diramayr ‘kral çıplak’ dedi” ifadesini Patrikliğe karşı bir aşağılama olarak telakki ettiğini ve bundan büyük acı duyduğunu ifade eden Diramayr, “Benim ızdırabım bana yeter, beni oğlumla yalnız bıraksınlar” dedi.
Öncelikle, Agos olarak Diramayr’ın yıllardır içinde bulunduğu tarifi imkânsız acı ve mücadelesine saygımızın sonsuz olduğunu belirtmek isteriz. Sondan başlayacak olursak, manşette yer alan ifade elbette Diramayr’ın kendi sözü olarak yansıtılmamış, tam tersine, söz konusu duruşmada yaşananların, verilen ifadelerin ve Patrik Vekili Ateşyan’ın müdahilliğinin, Patrik seçimi ihtimalini ötelemeye dönük olduğuna dikkat çekmiştir.
Haberde, Mari Mutafyan’ın seçim istediğine dair herhangi bir cümle de yer almamaktadır. Söz konusu ifade, davayı açanlardan Tatyos Bebek’e aittir. Vasi tayini ise, Patrik Vekili’nin duruşmaya doğrudan müdahilliğinin de gösterdiği üzere, sadece Patrik’in maddi gelirine ilişkin yetkilendirme dışında hukuki güce sahiptir ve tam da bu nedenle kamuoyunu yakından ilgilendirmektedir.
Gazetemiz sürecin başından bu yana patrik seçiminin yapılamayışını ve engelleme girişimlerinin arkaplanını yakından izlemektedir. Ne yazık ki, Diramayr, ‘zorunlu açıklama’dan bu yana, doğrudan bu polemiğin tarafı kılınmıştır. Dolayısıyla o beyana verilen referanslar da, bütün bu dönemde yaşanan çelişkileri sergileme gayretinden ibarettir.
Geçen haftaki sayımız için Diramayr’la görüşme talebimiz, Ateşyan tarafından, görüşmede toplumun üç gazetesinin de hazır bulunması gerektiği gerekçesiyle engellenmiştir. Sayfalarımız her daim Diramayr’ın beyanına açıktır. Bu engellemenin kendisi ile, gazetemizin manşetine dair açıklamanın Marmara gazetesinde karşılık bulmasının yorumu ise okurlarımıza bırakılmıştır.