Dün gece HDP’nin Sultangazi ve Bahçelievler ilçe binalarına yönelik düzenlenen polis baskınlarına ilişkin açıklama yapan HDP İl Eş Başkanı Cesim Soylu, “Partimizi kamuoyuna karşı kriminal bir durum içindeymiş gibi yansıtmak istiyorlar” dedi. Soylu, “Esas suçlular partimize bu şekilde girenlerdir, baskına izin veren cumhuriyet savcılarına suç duyurusunda bulunuyoruz” diye konuştu.
Dün gece Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Sultangazi ve Bahçelievler ilçe binalarına yapılan polis baskınlarıyla ilgili olarak Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, milletvekili Filiz Kerestecioğlu ve il Eş Başkanı Cesim Soylu’nun katılımıyla bir basın toplantısı düzenlendi. Dün gece, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, "patlayıcı madde bulunduğu" yönündeki ihbar üzerine, HDP'nin iki ilçe binasına baskın yapılmış, daha sonrasında ise Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüğü ekiplerinin katıldığı aramalarda, herhangi bir patlayıcı maddeye rastlanmadığı belirtilmişti
İstanbul İl binasında düzenlenen toplantıya HDP Parti Sözcüsü ve Kars Milletvekili Ayhan Bilgen, İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ve HDP İstanbul İl Eş Başkanı Cesim Soylu’nun da aralarında olduğu parti yöneticileri katıldı. Bianet’in haberine göre, parti yetkilileri Sultangazi ve Bahçelievler ilçe binalarına dün gece polislerin baskın yapmasını keyfi ve hukuka aykırı olarak yorumladılar.
Bomba bulamayınca, yasal evrakları aldılar
Cesim Soylu ve Ayhan Bilgen’in anlatımına göre iki ilçe binasına dün gece yapılan polis baskınlarında parti yöneticilerine haber verilmeden çilingirle kapı açılarak içeri girildi. HDP’li yöneticiler bomba ihbarı olduğuna dönük iddia ile arama kararı çıkarıldığını söyledi. Buna karşın aramalarda partinin yasal evraklarının toplandığını aktardılar.
“Partimizi kamuoyuna karşı kriminal bir durum içindeymiş gibi yansıtmak istiyorlar” diyen Soylu şöyle devam etti: “AKP hükümeti, devletin tüm kurumlarını bu şekilde kullanarak partimize saldırı politikasını gayri hukuki şekilde devam ettiriyor. Bu yönelimleri kınıyoruz. Esas suçlular partimize bu şekilde girenlerdir, baskına izin veren cumhuriyet savcılarına suç duyurusunda bulunuyoruz.”
Kerestecioğlu: Toplantı ve gösteri anayasal haktır, ortadan kalkmadı
Filiz Kerestecioğlu, toplantı ve gösteri yürüyüşlerine dönük saldırılarla ilgili konuşmasında Cizre’de öldürülen kadınların bedenlerinin teşhir edilmesiyle ilgili kadınların 14 Şubat’ta Kadıköy’de yaptığı örnek verdi. Kerestecioğlu, “Tüm emniyet görevlileri ve mülki amirlerinin tavırlarında fütursuzluk var. Bunlar hem anayasal hem de AİHS ve evrensel hukuk kuralları ile teminat altına alınan haklarımız. Bunlar ortadan kalkmadı. Gerekçe olmaksızın müdahale edilerek düşman hukuku uygulanıyor. Bunları kınıyoruz” diye konuştu. Öte yandan Kerestecioğlu, Cizre’de öldürülenlerin aileleri kimlik karşılaştırılması yapılmadan defnedilmeye çalışıldığına da dikkat çekti.
Bilgen: Bombanın küçüğü büyüğü olur mu?
Bilgen, parti binalarına dönük baskınları siyaset yapmayı engelleyeme dair bir baskı olarak gördüklerini söyledi. Bilgen, “Arama kararında binalarda ‘büyük bomba olduğu’ iddiası geçiyor. Bombanın büyüğü küçüğü olur mu? Bomba parti binalarını patlatmak için mi bırakılmış, parti binasında mı hazırlanmış buna dair somut bilgi olmadığı da yazılmış. Bu kadar ciddiyetsiz arama kararı olur mu? Bir parti binasına partiden hiçbir yetkili olmadan güvenlik güçlerinin girmesini nasıl izah edebilirsiniz? Türkiye içerde ve dışarıda demokrasi anlayışını, barış yaklaşımını çok net ortaya koymak zorunda. Suriye’de sivilleri hedef alan terör örgütlerini savunan, koruyan bir yaklaşım sergilerken İstanbul’da sivil siyaset yapmak isteyen halkı ve siyasi partimizi tehdit ve düşman kategorisine sokma yaklaşımı kabul edilemez” diye konuştu.
