Diyarbakır'ın 12 sivil toplum örgütü, Türkiye’nin doğusunda süren operasyonlarda hak ihlalleri ve mağduriyetlerin her geçen gün arttığını belirterek çözüm için bir an önce Meclis’te harekete geçilmesini talep etti.
Güneydoğu’da devam eden sokağa çıkma yasaklarının ve çatışmaların son bulması için Diyarbakır Barosu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türkiye Makina Mühendisleri Odaları Birliği, Eczacılar Odası, Diş Hekimleri Odası, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, Diyarbakır Ticaret Borsası, Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakir Sanayici ve İşadamları Derneği, Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Federasyonu, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu, Tabipler Odası ve İnsan Hakları Derneği. Diyarbakır Barosu’nda ortak bir basın açıklaması yaptı.
Toplantıda grup adına söz alan Diyarbakır Barosu Başkanı Vekili Ahmet Özmen, “Sorun ne hendek kazmak ve barikatlar yapmakla, ne de sokağa çıkma yasakları koyarak operasyonlar yapmak ve demokratik alanı daraltan enstrümanlara yönelmekle çözülür. Çözümün adresi Meclis’tir” dedi.
Özmen şehirlere ve sokaklara sirayet eden çatışmaların insani, ekonomik ve toplumsal tahribatı her geçen gün artırdığına dikkat çekerek bunun bölge halkında birlikte yaşama iradesini zayıflattığını söyledi.
Bir an önce çözüm sürecine dönülsün
Çözüm için siyaset ve müzakere yolunun kullanılması gerektiğini söyleyen Özmen sözlerine şöyle devam etti: “Siyaset harici her yol bizi çıkmaza götürür ve işi içinden çıkılmaz hale getirir. Biz demokratik siyasete inanıyoruz. Bütün toplumsal meselelere ancak demokratik siyasetin içinde ve diyalogla çare bulunabileceğini düşünüyoruz. Siyaset kurumlarını, gerilimleri yükseltecek diyalog kanallarında sıkıntı yaratacak dil ve üsluptan kaçınmaya ve kesintiye uğramış çözüm sürecini bir an önce yeniden hayata geçirmeye çağırıyoruz.”
Özmen, çözüm kanallarının açılmamasının Türkiye’yi dönülmez bir noktaya götürdüğünün altını çizerken, Diyarbakırlı STK’lar olarak diyalog sürecinin yeniden başlatılması için her tür desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
1994’te tecrübe edildi
HDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına dair açıklamaların da gerilimi tırmandırarak endişe yarattığını kaydeden Özmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye dokunulmazlıkların kaldırılmasının ne gibi sonuçlar ürettiğini geçmişte çok acı bir şekilde tecrübe etti. 1994’te DEP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması ve Meclis’te gözaltına alınıp tutuklanmaları, Türkiye’de çok kanlı bir sürecin fitilini ateşlemişti. Tarihe demokrasi ayıbı olarak geçen bu adım; siyasi mekanizmaları tüketmiş, hak ve özgürlük çizgisini geriye çekmiş ve demokratik yaşama çok büyük zararlar vermişti. Aradan geçen bunca zamandan ve alınan mesafeden sonra tekrar dokunulmazlıkların kaldırılmasının gündeme taşınması ağır bir hatadır.”