Elde var bir

YAĞIZ ALP TANGÜN

Gediz Akdeniz’in Kaos Yayınlarından çıkan ‘Elde Var Sıfır’ romanı, mahşerî bir kargaşayla özdeşleştirilen ‘kaos’ kavramının kültürel belleğini bilim dünyası üzerinden okuma çabası olarak dikkat çekiyor. Modern kültür egemenliğini evrenselliğe, kesinliğe, ölçülebilir olana dayandırmış ve karşısına da yaşamın tamamında bulunan kaosu, belirsizliği, şansı ve sürprizi konuşlandırmıştı. Modern bilimin kesin iddialarındaki genel geçerlik kaynağı ise 1960’lı yıllarda Edward Lorenz’in ‘kaos teorisi’ne ilişkin bulduğu kelebek etkisiyle çürümeye yüz tutmuş, modern bilimin korktuğu ‘siyah kuğu’ zuhur etmişti. Romandaki teorik fizik profesörü Fikret’in de dediği gibi: “Artık kimse kaosu çirkinlikle, bilinmezlikle, sapkınlık ve kargaşayla özdeşleştiremezdi. Kaos karmaşıklığın, düzensizliğin içindeki düzendi.”

Bilim kültürü eleştirisi

Bu roman ‘düzenli’ St. Petersburg’un saraylarında, köprülerinde, müzelerinde iz sürüp hatırından ‘kaotik’ İstanbul’u eksik etmeyen, bir bakıma Fikret’in kendini de katarak yaptığı bir ortodoks bilim kültürü eleştirisidir. Onun St. Petersburg’a gitme sebebi, doğrusal olmayan matematiksel denklemler üzerine çalışmalarıyla ünlü, matematikçi ve fizikçi Lyapunov anısına düzenlenen ‘Kaos Teorisi ve Karmaşıklı Bilimi’ çalışmalarıyla ilgili bir konferanstır.

Lyapunov’un hayatı ve çalışmalarına dair bu konferansta anlatılmayan bazı gerçekler, Fikret’in dikkatini çeker. Çünkü Fikret de modern bilim ile çatışan yeni bilim anlayışının tarihinin yazılmasını önemsemektedir. Tarihin yazılması sadece bilim tarihinin sorunu değildir Fikret’e göre. Tüm evrenin zuhur edişine ilişkin “bilimsel” teorilerin de alttan alta bir yaradılış ve kıyamet miti üzerine kurulu olduğunu ve bu kuşatmanın bilim-din ittifakıyla gerçekleştiğini düşünür. Fikret’in evrenin oluşuna ilişkin teorisinde Anadolu tasavvuf düşüncesine yakınsayan “başlangıcı ve sonu Hiç olan zuhurlar” belki de Tevfik Fikret’in ‘Tarih-i Kadim’ şiirinde geçen ‘her şeyin iptidası ahiri Hiç’ dizesiyle nihilist düşünce ekseninde birlikte okunabilir. Tevfik Fikret, şiirindeki nihilist vurgular sebebiyle dönemin milliyetçi ve islâmcı edebiyatçıları tarafından sert biçimde eleştirilmişti. Fikret’in“Kaotik Farkındalık Kuramı” adını verdiği teorisi, ‘Non-Linear Science’ (Doğrusal Olmayan Bilim) dünyası için -Bogdanov kardeşlerin evren hakkındaki düşünceleri gibi- bir ‘siyah kuğu’dur. Hatta akademik yapının ve bilim dünyasının temellerine yapılan bombalı bir saldırı niteliğindedir.

Romanda gerçek ve kurgunun birbirine dolandığı yer değiştirmelerle anlatıcı, Fikret, Polyakov ve Lyapunov arasındaki karmaşık gelgitler akademik yapı içine sinmiş egemen bilim/bilgi anlayışını ifşa ediyor. Evrenin sırrını çözmeye pek de  niyeti olmayan Fikret’in mırıldanışı dinlenesi: “Biz insanlar da bize sormadan dönen yer yüzeyinden kopmamak için tuhaf davranışlarla yaşamanın yolunu bulmaya çalışmıyor muyuz?”

‘Elde Var Sıfır’, edebiyatımıza düşülmüş kaos teorisi ve alternatif bir bilim tarihi notudur. Fikret’in elinde sıkıca tuttuğu nihilist argümanı patlatmak için uygun zamanı beklemesi, henüz tamamlanmamış bir çarpma işlemidir: Elde var bir.

Elde Var Sıfır
Gediz Akdeniz
Kaos Yayınları
144 sayfa.