Kıbrıslı iki gazeteci Kyriakos Pierides ve Hasan Kahvecioğlu, “İki taraftaki milliyetçiler ‘eyvah çözüm’ mantığıyla haberler yapıyorlar, ama sürece destek tam” diyor.
Mustafa Akıncı’nın Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından hareketlenen müzakere sürecinde, somut kararlar gelmeye başlıyor. Nisan ayındaki seçimlerden sonra, Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis ile Akıncı arasında yapılan 7. görüşmede, adadaki mülkiyet sorununun çözümü için bir taslak ortaya çıktı. Ancak, adadaki çözüm iradesine rağmen, medyada konuyla ilgili olumsuz bir hava esiyor. Kıbrıs’ta ‘iç savaş’ dahi çıkabileceğinin dillendirildiği, “vatanı satıyorlar” iddialarının geçtiği haberler karşısında, doğma büyüme adalı iki gazeteci, Kıbrıs Devlet Televizyonu’ndan Kyriakos Pierides ve Detay Kıbrıs gazetesinden Hasan Kahvecioğlu ile konuştuk. Hasan Kahvecioğlu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla seçim kampanyasında beraber çalışmıştı. İki gazeteci, milliyetçilerin ‘Ret Cephesi’ oluşturduğunu, ama adadaki iki halkın yüzde 70-75 düzeyinde görüşmelerden çıkan sonuçlara destek verdiğini belirtiyorlar.
Anastasiadis ve Akıncı’nın yanı sıra, Birleşmiş Milletler Kıbrıs Özel Temsilcisi Espen Barth Eide’nin katılımıyla 27 Temmuz günü yapılan görüşmede, ağırlıklı olarak mülkiyet sorunu, yönetim ve güç paylaşımı konuları ele alındı. Bir aylık aranın ardından, görüşmelere 1 ve 14 Eylül’de yapılacak iki toplantıyla devam edilecek.
Bağımsız komisyon
Hasan Kahvecioğlu, “Varılan uzlaşıları sabote etmeye yönelik bir kampanya” başlatıldığını söylüyor. Pierides’se Güney’de de DİKO, EDEK, Yurttaşlar Hareketi ve Yeşiller’den oluşan yüzde 20’lik bir milliyetçi karşı cephenin oluştuğunu belirtiyor. ‘Ret Cephesi’ni ayaklandıransa, mülkiyet sorununda varılan taslak anlaşma.
Anlaşmanın detaylarına dair BM Kıbrıs Özel Temsilcisi Eide’nin açıklamaları şöyle: “74 yılında mülküne el konulmuş kişilerle, o mülklerin mevcut sahiplerinin, takas, tazminat ve iade biçiminde farklı taleplerde bulunma şansı olmalı. Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum tarafından eşit sayıda kişiden oluşacak Bağımsız Mülkiyet Komisyonu, üstünde anlaşılan kriterlere göre sorunu çözecek.”
İki taraf arasında varılan anlaşmaya göre, mülk sahiplerinin hakları kadar, şimdiki kullanıcıların hakları da dikkate alınacak. Örneğin, Güney’de yaşayan Kıbrıslı bir Rum, Kuzey’deki mülküne yönelik haklarını talep ettiğinde, o mülkün bugünkü sahibinin de hakları korunarak, çözümün takas, tazminat veya iade biçiminde mi olacağı tespit edilecek.
İtirazlar
Türk tarafında itiraz edenler, Kuzey’deki mülklerin büyük bölümü Rumlara ait olduğu için endişeli. KKTC’nin 1983’teki kuruluşundan bugüne kadar mülkler üzerinde, 180 binden fazla işlem yapıldı. Parsellenen araziler üzerine oteller, iş yerleri, apartmanlar ve villalar inşa edildi. Kimi yerler, en az üç kez el değiştirdi. Satışların dikkate değer bir bölümüyse, Türkiye vatandaşlarına yapıldı. Kuzey Kıbrıs’ın verdiği tapular, uluslararası hukuk tarafından tanınmasa da, varılan anlaşmayla şimdiki mülk sahiplerinin hakları korunacak.
Rum tarafındaysa, mülklerin şimdiki sahiplerinin de haklarının korunacak olmasından rahatsız olanlar var. Güney’deki milliyetçiler, 1974 öncesi mülkiyet haklarının tanınarak çözüm üretilmesini istiyorlar. Gazeteci Pierides, Kıbrıslı Türklerin geride bıraktığı mülklerin üzerinde işlem yapılmadığını, Kuzey’dekinin aksine bu mülklerin öylece bırakıldığını söylüyor.
Hasan Kahvecioğlu, seçimlerde yüzde 60 oy alan Mustafa Akıncı’nın, aynı desteği müzakere sürecinde de arkasına aldığını belirtiyor. Kahvecioğlu, “Mülkiyet konusunda ciddi bir ilerleme sağlandı. Benim görüşüme göre takas ve iade yolları yerine, sorunun büyük kısmı tazminat yoluyla halledilecek. Güney’deki ekonomik durum da bunu bir anlamda dayatıyor. İki taraftaki milliyetçiler ‘Eyvah çözüm’ mantığıyla haberler yapıyorlar ama sürece destek tam” diyor.
Kyriakos Pierides’se, “Kıbrıslı Rumların yüzde 60’ı yeni sürecin tamamen arkasında… Yüzde 15’se güçlü bir şekilde destek veriyor. Bu toplamda yüzde 75’lik grup, bir an önce günlük hayatlarının nasıl değişeceğini görmek istiyor. İtiraz edenlerse, yaklaşık yüzde 20’lik milliyetçi cephe” diye konuştu.
İtiraz yolu açık
Bağımsız Mülkiyet Komisyonu’na eski ve şimdiki mülk sahipleri müracaat edebilecek. Komisyon, tarafların tercihlerine ve mülklerle ilgili uzlaşılacak kriterlere göre karar verecek. Eşit sayıda Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlardan oluşacak komisyona anlaşmazlık durumları için yabancı üyelerin de dâhil olması tartışılıyor. Komisyonun kararlarına yapılacak itirazlar içinse, yargı yolu açık tutuluyor. İki taraf arasında varılan anlaşmanın, ileride Avrupa Birliği mahkemeleri tarafından bozulmaması içinse, ayrı bir çalışma yürütülüyor.
Kıbrıslı Rum Lider Nikos Anastasiadis’se Mustafa Akıncı ve süreç hakkında, “Karşımızda çözüm istediğini güvenilir bir şekilde söyleyen bir muhatabımız var. Bu, Kıbrıs sorununun çözümü için son fırsat” dedi. Rum lider, Kıbrıs sorununda oluşan yeni çabanın gerçek bir fırsat penceresi teşkil ettiğinden tam anlamıyla emin olduğunu ve Kıbrıs sorununun çözümünün, artık bütünüyle Kıbrıs halkının olgunlaşmış bir talebi olduğuna dair inancını dile getirdi.