TANER AKÇAM
Sarkis Abi de aramızdan ayrıldı. Adı Agos’la bütünleşmişti ve ben de birçok insan gibi onu zaten Agos kurulunca tanımıştım. Hrant tanıtmıştı. Hiç unutmadığım özelliği, güzel sohbetleriydi. Agos’a her uğradığımda çayını içer, sohbet ederdim. Hayran olunacak, derin bir kültürü vardı. Eskiden Osmanlı ordusunda alaylı-mektepli ayrımı vardı; Sarkis abi gerçek bir alaylıydı ve onlarca mektepliyi cebinden çıkaracak bir bilgi birikimine sahipti.
Akademik açıdan gelişmemde bana büyük katkıları oldu. Birçok Ermenice kaynağın varlığını ilk olarak ondan duydum. Bu Ermenice kaynakların çevirileri konusunda bana yardımcı oldu. Krieger’in Yozgat kitabını, Der-Zor ve Sivas hakkında Ermenice yayımlanmış son derece önemli kaynakları onun sayesinde tanıdım. Bu kitapların ya çevirilerini kendisi yaptı, ya da birilerine yaptırdı. “Bilgisayar kullanmıyorum Taner Bey, el yazımı da zor okursunuz” deyip, çeviri yapacak gençler bulurdu.
Onun çevirisini yaptığı-yaptırdığı bu kitaplardan bazılarını yayınevlerine verdim. Yayımlandılar galiba...
Sarkis Abi’min, bende, kalbimde çok özel bir yeri olacak. Sadece Agos’a ve İstanbul Ermeni kültür hayatına yaptığı katkılar nedeniyle değil, benim kişisel akademik seyahatime yaptığı katkılar nedeniyle de. Nur içinde yatsın, görürse Hrant’a mahsus selamlarımı da iletsin; bir de uygun bir yer ayırmayı unutmasın, nasılsa biz de bir gün yanlarına geleceğiz! Sohbete orada, kaldığımız yerden devam ederiz!