Dink cinayeti davasında, avukatların yaklaşık 8 yıldır talep ettiği ve mahkemenin bugün bir kez daha reddettiği taleplerin bazıları.
Dink cinayeti davasında İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Dink ailesi avukatlarının soruşturmanın genişletilmesi talebini reddetti. Mahkeme Dink davasında, davanın başladığı yere geri dönmüş oldu.
Dink ailesi avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, duruşmada yaklaşık yarım saat süren bir sunum yaptı. Sunumunda, Hrant Dink’i ölüme götüren süreci, mahkeme heyetine bir kez daha anlattı. Bakırcıoğlu, mahkemeye “Dink cinayetini işleyen örgütün üst yapılanmasının ve bağlantılarının açığa çıkartılması için soruşturma genişletilmedir” diyerek neler yapılması gerektiğini anlattı.
Dink cinayeti davasında, avukatların yaklaşık 8 yıldır talep ettiği ve mahkemenin bugün bir kez daha reddettiği taleplerin bazıları şunlar:
*Bir dönem İstanbul İstihbarat Şube’den sorumlu İstanbul İl emniyet Müdür Yardımcısı olan Şammaz Demirtaş, Başbakanlık Teftiş Kurulu’na 4 Mart 2008 tarihine vermiş olduğu ifadesinde, “Biz Hrant Dink’in mahkemelere gidiş gelişinde yazılı koruma tedbirleri almıştık. Ayrıca Emniyet İstihbarat ve Terör Şubeleri ile de yine mahkemelere ayrıca kimlerin katıldığı takip edilirdi” şeklinde beyanda bulunmuştur. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ifadesine başvurulan bir dönem emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı görevlileri olan şüpheliler de ifadelerinde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı’nda Hrant Dink ve Agos Gazetesinde ilişkin dosyalar bulunduğunu, Hrant Dink’e ilişkin bilgilerin bu dosyalara aktarıldığını beyan etmişlerdir.
Gerçekten de Hrant Dİnk cinayetine ilişkin Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan 15 Şubat 2006 tarihli haber raporlarında bir dosya numarası olduğu belirtilmektedir.
İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ile Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığına ayrı ayrı yazılarak Hrant Dink ve Agos gazetesine ilişkin yapılan tüm çalışmalar, toplanan bilgiler ve oluşturulan kayıtların, Hrant Dink hakkında açılan davlara kimlerin katıldığı, adliye binası önünde yapılan eylemlerin kimler tarafından organize edildiğine ilişkin yapılan takipler sonucu elde edilen bilgilerin, oluşturulan raporların istenmesini talep ediyoruz.
*Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılarak, Seferberlik Tetkik Kurulu arşivlerinde yapılan incelemelerde ve yürütülen soruşturmada Hrant Dink cinayetine dair bilgi yahut bilgilere ulaşılmış olunması durumunda, bu bilgi veya bilgilerin dosyamıza istenmesine karar verilmesini istiyoruz.
*Basın yayın organlarında, MİT’in 24 Aralık 2012 tarihinde TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu’na, Seferberlik Tetkiki Kurulu ve Özel Kuvvetler Komutanlığı Muharebe Arama Kurtarma birimi ile ilgili bilgileri ve bu belgelerin yanı sıra Özel Kuvvetler’de görevli bir subayın dönemin MİT Müsteşarı Emre Taner’e hitaben yazdığı belirtilen ihbar mektuplarını teslim ettiğine ilişkin iddialara yer verilmiştir. Bahse konu ihbar mektuplarında, “Hrant Dink cinayeti, Danıştay Saldırısı, Papaz cinayetleri, Malatya Yayınevi baskını ve daha nice büyük küçük operasyonların ve olayların perde arkasında işlemi planlayan sevk ve idare eden TSK içinde bulunan birim Seferberlik Başkanlığı bulunmaktadır.. ”
Söz konusu belgeler Ogün Samast'ın yargılandığı mahkemeye gönderilmiştir. Mahkemeden evrakların bir suretinin tarafımıza verilmesini talep ediyoruz.
* Emniyet Genel Müdürlüğü İstihabrat Dair Başkanlığı tarafından LOG kayıtları, Dink cinayetine ilişkin dönemi de kapsayacak şekilde, bir kısım görevliler tarafından silindiği iddialarına ilişkin İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından inceleme yapılmış ve disiplin soruşturması raporu düzenlenmiştir. Ön inceleme ve disiplin soruşturması raporlarının bir suretlerini gönderilmesini istiyoruz.
*Yasin Hayal’in arkadaşı Ergün Çağatay’ın mahkemeye çağırılarak dinlenmesini talep ediyoruz.
*7 Mart 2007 tarihli tutanakta yer alan Yasin Hayal’e ait 17 adet görüşmenin tamamının 13 Şubat 2006 ile 3 Ağustos 2006 tarihlerinde gerçekleşen görüşmeler olduğu, buna göre Trabzon İl Emniyet Müdürlüğünün, söz konusu kayıtların imha tarihinin 11 Ağustos 2006 tarihinde imha edildiği tutanakları gerçeği yansıtmamaktadır. 222 Şubat 2007 tarihinde tapelerin hazırlandığı Devlet Denetleme Kurulu üyelerince tespit edilmiştir.
Trabzon İl Emniyet Müdürlüğünde görevli ve gerçeğe aykırı tutanak tuttuğu anlaşılan görevliler hakkında suç duyurusunda bulunulmasına ve Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü bilgisayarında teknik inceleme yapılmasını talep ediyoruz.
*Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’e ait dinleme tapelerinde bazı görüşmelerin tek taraflı olarak yazıldığı görülmektedir. Görüşmelerin yazılmayan kısmına ulaşılmasının mümkün olup olmadığına dair tepit yapılmasını talep ediyoruz.
*DDK üyesi Mehmet İlhan, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerinin Akbank Pangaltı Şubesine ait tüm görüntüleri kendi hard disklerine kaydettikleri ve cinayet günü saat 10-13 arasındaki kayıtların silindiğini tespit etmiştir. İstanbul TEM Şube Müdürlüğü görevlilerinin görüntü kaydı yaptıkları tüm hard diskler üzerinde inceleme yapılmasını talep ediyoruz.
*Agos gazetesi yakınında bulunan ve Ogün Samast’ın kullandığı internet kafenin sahibi ile Ogün Samast arasındaki bağın araştırılmasını ve kafenin görüntü kayıtlarının Emniyet görevlilerince neden alınmadığının araştırılmasını istiyoruz.
*Olay yerinin çevresinde bulunan kamera kayıtlarının yeniden bilirkişi tarafından incelenmesini talep etmekteyiz.
*DDK, polis memuru Orhan Daştan ile Gürken Kuşçu arasında geçen Dink cinayetine ilişkin görüşmeyle ilgili yeterli araştırma yapılmadığını tespit etmiştir. Görüşmelerdeki çelişkilerin yeniden ele alınmasını, gerekli teknik çalışmaların sonuçlarının istenmesine karar verilmesin istiyoruz.