AZINLIKLAR

Yıllardan sonra anavatanları Turabdin'e dönmeyi düşünen Süryaniler için düzenlenen 'Aramıza Hoşgeldiniz Şöleni', Avrupa'dan gelen ve Türkiye'de yaşayan Süryanileri bir araya getirdi. Turabdin Süryani Akademi Birliği Temsilcisi Odom Hanno, 'Bu gecenin gelecek hakkında karamsar ve umutsuz düşünen insanımızın düğümlerini çözdüğüne ve geleceklerine umutla bakıp, aydınlık yarınlara doğru yol aldığımıza inanıyorum' dedi.

Türkiye’de yaşayan Ermeni, Rum, Musevi, Süryani, Bulgar ve Keldani toplumlarının yöneticileri, hükümet temsilcileriyle Ankara’da bir araya geldi. Önceleri sorunlarına çözüm bulmak amacıyla başkente çekinerek giden azınlık toplumlarının temsilcileri, bu kez devlet ve hükümetin yetkin isimleriyle sıcak bir ortamda bir araya geldiler. Başta Bülent Arınç olmak üzere hükümet yetkililerinin geçmişe yönelik özeleştirileri dikkat çekti.

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu, Alevi askerin cenazesinin askeri tören için cemevi yerine camiye götürülmesi üzerine asimilasyon ve ayrımcılığın öldükten sonra da devam ettiğini söyledi. 'Aleviler bir zamanlar AKP ye karşı TSK ya destek verdiler ama bu ülkede Alevileri potansiyel tehlike olarak gören hep TSK oldu' diye konuşan Kenanoğlu, 'o zaman şehit olamayacağını, asker olamayacağını da söyle' dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla başlatılan azınlık vakıflarının 76 yıl önce el konulan mallarının iadesiyle ilgili süreçte beklenen başvuru gelmedi. Vakıflara taşınmazları için verilen bir yıllık süre, 27 Ağustos'ta sona erecek. Şimdiye kadar 165 cemaat vakfından sadece 42'si iade talebiyle müracaatta bulundu.

HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, vesayet ve darbe tehditlerinin ortadan kalkmasının yolunun yeni ve sivil bir anayasa yapmaktan geçtiğini söyledi. AK Parti ile birleşme sürecini başlatan Numan Kurtulmuş, 'Eski Türkiye'de şaibeli ölümler var' dedi, ve 'Hrant Dink cinayeti var. Bunlar çözülmeden yeni Türkiye'nin yoluna devam etmesi mümkün değil' diye konuştu.

Arınç, vakıf başkanlarından hükümete destek vermelerini ve Türkiye'deki olumlu gelişmeleri hem yurtdışındaki dostlarına hemde cemaat mensuplarına anlatmalarını istedi. 'Allahın izniyle 10 yıl daha hükumetteyiz' diyen Arınç,'Türkiye’yi karıştırmak isteyen, bu dostluğumuzu bozmak isteyen, cemaatler arasına nifak tohumları etmek isteyenler olabilir. Biz de uyanık olalım siz de lütfen uyanık olun.” şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın, Alevilerle ilgili açıklamalarında Karacaahmet Türbesi'nin yanındaki cemevi ile ilgili 'Ucube' ifadesini kullanması üzerine ilk tepki Karacaahmet Sultan Derneği Genel Başkanı Muharrem Ercan'dan geldi. Cemevleri ibadethane sayılmadığı için ruhsat verilmediğini, kaçak cemevlerinin sorumluluğunun devlette aranması gerektiğini belirten Ercan, Karacaahmet Türbesi'nin kutsal mekan olmasından ötürü yanına cemevi kurulduğunu söyledi.

Ekümenik Patrikliğe bağlı Bursa Metropoliti ve Heybeliada Ruhban Okulu Başrahibi Prof. Dr. Elpidophoros Lambriniadis Heybeliada Ruhban Okulu’nun tekrar açılması için her şeyin hazır olduğunu belirtirken; “Bize verilen belli bir vaat yok, belli bir tarih yok. Ancak havayı koklayarak, artık vaktin geldiğine inanıyoruz. Çünkü, kamuoyu, basın, devlet ve hatta muhalefet de hazır. Her şey ve herkes hazır. Onun için umutluyuz' dedi.

Başbakan Erdoğan Suriye, cemevi tartışması ve Şemdinli'deki çatışmalarla ilgili konuştu. Erdoğan, işkence ve tecavüz suçları nedeniyle Türkiye'yi AİHM'de mahkum ettiren Sedat Selim Ay'ın terör şefliğine terfisini savunurken, 'Gerçekten işkenceci olduğuna inanırsanız orada tutar mısınız' sorusunu, 'Orada değil meslekte tutmayız' diye yanıtladı. Erdoğan cemevinin bir kültür merkezi olduğunu, ibadethanenin cami olması gerektiğini öne sürdü.

1915’te katledilen ve kadim toprakları Mezopotamya’dan dünyanın dört bir yanına sürülen Süryanilerin yaşadıklarını, anlatan ‘Aynkef’ten Ayvert’e’ adlı belgesel, Mardin ve Batman’da çekiliyor. Yönetmen Sedat Cereci filmin oluşum sürecini anlattı.