Murat Nazaryan’ın tutuklandığı cinayette polis, yeni bir DNA izine rastladı. Maritsa Küçük’ün evindeki kan örneklerinde bir kadına ait DNA profiline ulaşıldı. Rapor, mahkemeye gönderildi.
Samatya’da 84 yaşındaki Maritsa Küçük’ün öldürüldüğü cinayette, tutuklu sanık Murat Nazaryan dışında bir şüphelinin daha olabileceği yönünde bulgulara ulaşıldı. Radikal gazetesinden İsmail Saymaz’ın haberine göre ekspertiz raporunda, Küçük’ün evindeki iki halı üzerinde bulunan kan örneklerinde bir başka kadına ait DNA profiline ulaşıldı.
İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Maritsa Küçük davasında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan ekspertiz raporu dosyaya girdi. Emniyet’in 10 Eylül tarihli raporunda, evdeki iki halı üzerinde bulunan iki kan örneğinin, Maritsa Küçük dışında bir kadına ait DNA profili içerdiğinin saptandığı ifade edildi.
Küçük ailesinin avukatı Eren Keskin, soruşturmanın başından bu yana, cinayetin tek bir kişi tarafından işlenmediğini düşündüklerini ifade ederek, “Bu cinayette öyle büyük bir hırsızlık yok. Cinayetin işleniş şekline bakarsanız, canavarca olduğu görülüyor. Küçük’ün, vücudunda sağlam kemik kalmayacak şekilde dövülerek öldürülmesi, nefret cinayetini aklımıza getiriyor. O nedenle çok sayıda şüphemiz var. Bu bulgu da başka bir kişinin daha olduğu şüphemizi güçlendiriyor” dedi.
Küçük’ten bir süre sonra Feriköy’de de benzeri bir saldırının meydana geldiğine dikkat çeken Keskin, “Olayların devam ediyor olması şüphelerimizi artırıyor. Soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulunacağız” diye konuştu. Nazaryan’ın tek başına yargılandığı davaya bugün devam ediliyor.
Samatya’da saldırılar dizisinin ilki 28 Kasım’da 87 yaşındaki Turfanda A.’nın tek başına yaşadığı dairesine girerken saldırıya uğradı. Turfanda A.’nın boğazını sıkıp yumruklayan saldırgan, ziynet eşyalarını alarak kayıplara karıştı. 28 Aralık’ta ise Maritsa Küçük öldürüldü. Bir ay sonra, 22 Ocak 2013’te, 83 yaşındaki Sultan Aykar, evine girerken saldırıya uğradı.
Diğer üç saldırı ortada
Saldırıları soruşturan polis, dört ayrı suçun Nazaryan tarafından işlendiğini savunuyor. Ne var ki iddianamede Nazaryan yalnızca Küçük’ün öldürülmesinden sorumlu tutuluyor. İddianamede diğer üç saldırıya ilişkin bir bilgi verilmiyor.
Nazaryan’a savcılıkta, Küçük’ün öldürülmesi dışında bir soru yöneltilmemişti. Nazaryan, ifadesinde, Küçük’ü tanımadığını belirterek, “Küçük adlı kadının öldürülmesi olayını yaptığımı hatırlamıyorum. O sokağa beni polisler götürdüler. Baktığımda, oradan koşarak uzaklaştığımı ve bir yerde sigara içtiğimi hatırladım. O gün uyuşturucu alıp almadığımı hatırlamıyorum” dedi. Bir yıl önce bir yakını tarafından psikoloğa götürüldüğünü belirten Nazaryan, rahatsızlığını, “Kafamı toparlayamıyordum. Doktor teşhisi bana söylemedi ancak hap verdi. Onu kullandığımda gündüz uyuyordum. O yüzden gece kullanmaya başladım” sözleriyle anlattı. Cinayetten iki ay öncesine kadar esrar ve hap kullandığını anlatan Nazaryan, “O dönemde yüzük, küpe gibi birkaç parça eşyayı kuyumcuya sattığımı hayal meyal hatırlıyorum” diye ifade verdi.