Almanya Başbakanı Angela Merkel'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve dini liderlerle yaptığı toplantıda Mor Gabriel Manastırı hakkındaki hukuksuzluğun ağırlıklı olarak konuşulduğu anlaşıldı. Başbakan Erdoğan, Ruhban Okulu konusunda ise Yunanistan’da bazı adımlar atılırsa, riske girmekten çekinmeyeceğini ifade ettiği kaydedildi.
Merkel, temasları çerçevesinde önceki gün Erdoğan’la birlikte Türkiye’de yaşayan dini cemaatlerin temsilcilerini kabul etti. Basına kapalı yapılan kabulde, Ankara Müftüsü Hakkı Özer, Ermeni Patrik Vekili Aram Ateşyan, Hahambaşı İshak Haleva, Ekümenik Patrik Bartholomeos, Süryani Mor Gabriel Manastarı Metropoliti Samuel Aktaş, Süryani Katolik Patrik Vekili Yusuf Sağ ve Türkiye Protestan Kiliseler Derneği Yönetim Kurulu üyesi Umut Şahin katıldı.
Erdoğan tepki gösterdi
Radikal'deki habere göre toplantıda ağırlıklı olarak Süryanilerin dini merkezi konumundaki 1600 yıllık Mor Gabriel Manastırı aleyhine açılan orman ve arazi davaları gündeme geldi. Süryani Mor Gabriel Manastırı Metropoliti Samuel Aktaş, Manastır’ın cemaatleri için önemini anlatarak her iki başbakandan sorunun çözülmesini istedi. Manastır aleyhine açılmış birden çok dava olduğunu hatırlatan Erdoğan’ın “Orman konusuyla ilgili bir şey yapamayız. Hazine ile ilgili olsa bir çözüm yolu bulmaya çalışırdık” mesajını verdiği kaydedildi. Konuyla ilgili dosyaları getirten Başbakan Erdoğan’ın iç hukuk yollarının tükendiğini, siyasi iradenin yargıya etki edemeyeceğini belirttiği kaydedildi. Hıristiyanların dini merkezlere karşı hassasiyetiyle tanınan Merkel’in ise, “1600 yıllık manastır dünyada çok azdır. Almanya’da her manastırın ormanı vardır. Mor Gabriel’in neden ormanı yok” diye sorduğu belirtildi. Kaynaklar, toplantıda ağırlıklı olarak Manastır konusunun konuşulmasının Başbakan Erdoğan’ın tepkisine neden olduğunu ve havanın bu nedenle ‘elektriklendiğini’ dile getirdiler. Angela Merkel’in, Mor Gabriel Manastırı ile ilgili gelişmeleri takip edeceklerini de ifade ettiği öğrenildi.
Erdoğan’dan Heybeliada çıkışı
Protestan, Katolik ve Musevi temsilcilerin hukuki süreçlerin gecikmesine rağmen, azınlıklarla ilgili atılan adımlardan memnuniyetlerini aktardıkları öğrenildi. Ekümenik Patrik Bartholomeos, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması yolunda ciddi umut sahibi olduklarını söyledi. Patrik Bartolomeos, yıllar sonra ilk kez Başbakanlık ve Meclis’e davet edilmesinin de Türkiye’deki gelişmelere işaret olduğunu da kaydetti. Başbakan Erdoğan’ın Heybeliada Ruhban Okulu ile ilgili olarak, Yunanistan’ın Batı Trakya’da müftü ataması uygulamasını ve Atina’ya cami konusunu gündeme getirdiği kaydedildi. Erdoğan’ın, “Bu iki konu çözülürse riske girer Heybeliada Ruhban Okulu’nu açarım” dediği belirtildi. Ermeni Patrik Vekili Aram Ateşyan da vakıflarla ilgili düzenlemeler sonucu malvarlıklarının iadesi yönünde ciddi çabalar sarf edildiğini söyledi.
Başbakan, Suzanna Geske’yi not etti
Toplantıya katılan Türkiye Protestan Kiliseler Derneği Yönetim Kurulu üyesi Umut Şahin ise, Malatya’da 18 Nisan 2007 günü 3 kişinin öldürüldüğü ‘Zirve Yayınevi Cinayeti’ni gündeme getirdi. Şahin, öldürülenlerden Alman vatandaşı Tilman Ekkehart Geske’nin eşi Suzanna Geske’nin 3 çocuğuyla birlikte Malatya’yı terk etmeyerek Türk vatandaşlığı için başvurdu, ancak başvurusu kabul edilmediğini hatırlattı. Merkel’in dava süreciyle ilgili bilgi aldığı, Başbakan Erdoğan’ın da vatandaşlık başvurusunu ‘not ettiği’ kaydedildi. Hahambaşı İshak Haleva’nın ise “Sünnet yasağına müdahale ederek, sünnetin serbest bırakılmasına katkıda bulunmasından dolayı Angela Merkel’e teşekkür ettiği de öğrenildi.
(Radikal)
