Batman’ın Kozluk ilçesinde Gümüşörgü Jandarma Karakolu’nda askerlik yaptığı sırada, Ermeni Soykırımı’nı anma günü olan 24 Nisan’da Kıvanç Ağaoğlu adlı bir askerin silahında çıkan kurşunla yaşamını yitiren Sevag Balıkçı davasına Diyarbakır’da devam edildi.
SARKİS GÜREH
sgureh@agos.com.tr
Duruşmada, Balıkçı ailesinin avukatı İsmail Cem Halavurt, tanık ifadelerinin tutarsız, çelişkili ve yönlendirilmiş olması nedeniyle tekrar dinlenmesini talep etti. Mahkeme, bu talebi ileriki duruşmalarda karara bağlayacak.
Olay yeri inceleme kaydı
Geçen yıl 8 Haziran’da olay mahallinde yapılan keşif kaydının konuşma dökümü 25 Aralık’taki duruşmada dava dosyasına girdi. Kamera görüntülerine yayın yasağı getirilen keşif çalışmasında sanık Ağaoğlu, olayın nasıl geliştiğini şöyle anlattı: “Ben silahımı kaldırdım. Sonra kurma kolunu çektim ve bıraktım. Silahı indirdiğim sırada bir anda patladı. Emniyetin açık olup olmadığına bakmadım. Olaydan sonra silahı yere attım Şahin’in yanına koştum.”
Kovanın yerini değiştirdi
Keşif çalışması sırasında ifadesi alınan Uzman Çavuş Özay Kula, normal şartlarda olay yerinde muhafaza edilmesi gereken silah ve boş kovanı alarak karakola götürdüğünü anlattı. Kula, Ağaoğlu’nun olaydan sonra yardımına gitmediğini de kaydetti: “Ben olaydan 4-5 dakika sonra olay yerine vardım. Ağaoğlu telin iç kısmında yere çömelmişti. Kıvanç’a bir şey yapmadan olay yerine koştum. Silahı yerdeydi. Silahta şarjör takılı vaziyetteydi. İçinde mermi olacağı düşüncesiyle kurma kolunu çektim. Şarjör ve içindeki mermiyi çıkardım. Daha sonra silah ve mermiyi muhafaza altına aldım. Sonra boş kovanla şarjörü alarak yukarıdaki karakola götürdüm. Hepsini muhafaza altına aldım. Olay yeri inceleme ekibi gelince silahı getirdik, aynı yerlerine koydular. Yerlerini tespit edip krokisini çizdiler. Durumu onlara izah ettim” dedi.
‘Silahı tele sıkıştı’ iddiası
Ağaoğlu, tüfeğini indirdiği sırada ateş aldığını anlatırken, olayın görgü tanıklarından Abdullah Irmak, talimatla alınan ifadesinde, Ağaoğlu’nun silahının tele sıkışıp ateşlendiğini söyledi: “Dokuz asker tel çekme için gittikten bir müddet sonra silah sesi duydum. Sesi duyar duymaz olay yerine gittim. Gittiğimde Sevag karın bölgesinden yaralanmış, yerde yatıyordu. Benden sonra uzman çavuş Özay Kula geldi. Birlikte Sevag’ı araca bindirdik. Duyduğum kadarıyla Kıvanç Ağaoğlu’nun silahı tele sıkışıp ateşlenmiş.” Irmak, astsubay Sadrettin Ersöz’ün görgü tanığı askerlere baskı yaptığını da anlattı: “Sadrettin astsubay olay sonrasında bana gelip ‘İfadende benim tel çekim işi esnasında orada olduğumu, korucu değişimi için gittiğimi söyleyin’ diye konuşmuştu. Diğer arkadaşlara da aynı söylemde bulunmuş. Ancak ben arkadaşımızın hayatı söz konusu olduğundan bunu yapmadım.”
Kıvanç lehine ifade verin
Talimatla ifadesi alınan ve olay günü kazan dairesinde görevli olan Hakan Tekkanat, astsubay Ersöz’ün, tanıkları Ağaoğlu lehine ifade vermeleri için yönlendirdiğini anlattı. Bunun için karakolda üç kez toplantı yapıldığını dile getiren Tekkanat şunları söyledi: “Kazan dairesine gitmek üzereyken, Astsubay Sadrettin Ersöz de görgü tanıklarını toplamış ve kazan dairesine gidiyorlardı. Ersöz, toplantıda ‘Giden gitti’ diyerek bundan sonra Kıvanç Ağaoğlu lehine tanıklık yapmalarının daha doğru olacağını, olayın kazadan ibaret olduğunu söyleyip görgü tanıklarını yönlendirmek istediğini duydum. Ersöz’ün, kazan dairesinde yapılan toplantıdan bir saat kadar sonra aynı husus için doldur boşalt istasyonunun arka tarafında, bu toplantıdan iki saat kadar sonra da kilerde olmak üzere iki kez daha görgü tanıklarını toplamış olduğunu gördüm.”
‘Tanıklar etki altında’
Balıkçı ailesi avukatı İsmail Cem Halavurt, davanın geldiği aşamada ortaya çıkan deliller değerlendirildiğinde görgü tanığı askerlerin gerçeği gizlediklerinin anlaşıldığını ifade ederek, bu tanıkların yeniden dinlenilmesi gerektiğini belirtti. Agos’a açıklama yapan Halavurt, “Gerçek hâlâ ortaya çıkmadı, olay aydınlatılmadı” dedi. Tanıkların ifade verdikleri sırada asker olduklarını hatırlatan Halavurt, artık etki ve baskıdan kurtulmuş bir şekilde daha rahat ifade verebileceklerini kaydetti. Halavurt şöyle devam etti: “Tüm delillerin toplanmasının ardından, kovuşturmanın genişletilmesi aşamasına geçilecek ve tüm deliller değerlendirilecek. Bu sırada olay yerinde bulunan tanıklar yeniden dinlenmeli. Çünkü yalan beyanda bulundukları ve gerçeği gizledikleri ortaya çıktı. Dava bu şekilde sonuçlanırsa olay aydınlanmamış olacak ve aile ve kamuoyu tatmin olmayacak. Ağaoğlu nasıl ateş etti, Sevag nasıl vuruldu, henüz ortaya çıkmadı.”