‘Sınava 13-0 yenik başlarız’

ÖSYM'nin üniversite sınavında Tarih, Coğrafya ve Felsefe'den oluşan Sosyal Bilimler Testi'ne Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi'ni de 13 soru olarak eklemesi, tartışmalara neden oldu. Din dersinden genelgeyle 'muaf' tutulan Süryani, Ermeni, Rum ve Musevi çocuklarına hayatlarını şekillendirecek olan üniversite sınavında dinle ilgili soru sorulmasının sınavda 'adil olma' ilkesini baştan bozacağı görüşünde birleşildi.

ÖSYM'nin üniversite sınavında Tarih, Coğrafya ve Felsefe'den oluşan Sosyal Bilimler Testi'ne Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi'ni de 13 soru olarak eklemesi, tartışmalara neden oldu. Din dersinden genelgeyle 'muaf' tutulan Süryani, Ermeni, Rum ve Musevi çocuklarına hayatlarını şekillendirecek olan üniversite sınavında dinle ilgili soru sorulmasının sınavda 'adil olma' ilkesini baştan bozacağı görüşünde birleşildi.

Din dersinin zorunlu olmaktan çıkarılması için AİHM'de birçok dava kazanan Alevi cemaati, gelinen noktada sorunu insan hakları ihlali olarak değerlendiriyor.

YGS'ndaki (Yükseköğretime Giriş Sınavı) 5 din dersi sorusunu çözmeyenler yaklaşık 12-13 puan ve LYS'deki (Lisans Yerleştirme Sınavı) 8 din sorusunu çözmeyenler ise sınava yaklaşık 14-15 puan kayıpla başlayacak.

'Azınlık çocukları sınava 13-0 yenik başlar'

Pangaltı Mıhitaryan Ermeni Lisesi Müdürü Eva ORAKYAN:

ÖSYM'nin düzenlemesine çok şaşırdık. Teknik bir hatadır diye arayıp sorduk. ÖSYM, doğru olduğunu söyledi. Sorun hızla düzeltilmelidir. Çünkü soru sayısı küçüksenmeyecek kadar fazla. Tek bir soruyla bile binlerce adayın önüne geçilirken, bu kabul edilemez. Çocuklarımızın YGS'ye 5-0, LYS'ye 8-0 yenik başlamasını kabul etmiyoruz. Azınlıkların çocukları ciddi mağdur olur. Din dersi biz de yapıyoruz. Ancak, eğitimimiz Hrıstiyanlık öğretisi üzerine. Oysa sınavda sorular geneli kapsayacağı için İslamiyet öğretisinden sorular gelecek. Adil değil.

Ermeni, musevi, süryani ve rumlar muaf tutulmalı

Surp Harç Ermeni Lisesi eski Müdürü Eğitimci Hayk NİŞAN:

ÖĞRENCİLER, henüz çok farkında değil. Üniversite sınavı ülkemizde çocuklar için amansız bir yarış. Binlerce çocuk sadece 1 puanla eleniyor. Böylesine hassas bir sınav daha başlamadan adalet duygusu ortadan kaldırılamaz. Acil çözüm bulunmalıdır. Mutlaka, Din Bilgisi sorulacaksa, o zaman Ermeni, Rum, Musevi ve Süryani çocukları, bu sorulardan muaf tutulsun. Eğitimleri boyunca bu dersi görmeyen çocuklarımızdan, hayatlarını değiştirecek sınavda İslamiyet'le ilgili soruları doğru çözmesini beklemek haksızlıktır.

'Sınav için dini ezberlemek zorunda kalınması yanlış'

Azınlık Cemaatleri Vakıflar Temsilcisi Laki VİNGAS:

MÜSLÜMAN dininden olmayan öğrenciler için çok zor bir sınav olacaktır. Çünkü herkesin aldığı din eğitimi farklı. Tüm öğrencilerden bu soruları cevaplaması beklenemez. Anayasal vatandaşlığı tanınan her kesim ve topluluğun ihtiyaçları dikkate alınmalıdır. Çalışmanın tekrar değerlendirilmesi ve bazı kesimlerin bu uygulamanın dışında tutulması gerekir. Adayların, sadece sınavda soru çözmek için farklı inançların dini bilgilerini ezberlemek zorunda bırakılması şart olmadığı gibi yanlıştır.

'Din soruları sorulması MEB'in genelgesine aykırı'

Süryani Kadim Meryemana Kilisesi Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Sait SUSİN:

SINAVA girecek adaylar için bu durum çok büyük bir fırsat eşitsizliği yaratır. Önümüze iki seçenek konuluyor: Ya o sorular bilenemeyecek veya da din dersi alınacak. Müslüman olmayan çocukların bu dersi almak zorunda olmadıklarını belirten MEB genelgesi var. Cemaatimizin mensubu lise çağındaki çocuklarımızın İslamiyet ölçeğinde sorulacak olan din sorularını doğru cevaplaması imkansız. Bu nedenle de sınav yarışına baştan eksik puanla başlayacaklar. Cemaat temsilcileriyle görüşerek ilk etapta Milli Eğitim Bakanı'yla görüşeceğiz.

'Din dersi ölçme-değerlendirme dışında kalmalı'

Ermeni Okulları Yöneticisi Garo PAYLAN:

ERMENİ okullarında Din Kültürü Dersi var. Fakat bu derste çocuklarımıza daha çok Hrıstiyanlık dinine dair eğitim alıyor. Düz liselerde ise mecburi din dersinde ise ağırlıklı olarak Sunni Müslümanlık eğitimi veriliyor. Farklı din ve inançlarla ilgili son derece yüzeysel bir eğitim yapılıyor. Oluşacak sorular ağırlıklı olarak Müslümanlıkla ilgili olacaktır. Bu haksız rekabettir. Her din ve inanca eşit mesafede objektif soruların olmaması bizi endişelendiriyor. Ermeni Cemaati'ne mensup lise öğrencilerinin yarısı cemaat okullarına kalan yarısı özel okullara ya da devlet okullarına devam ediyorlar. Bu çocuklar din dersinden muaflar. Derste muaf tutulmalarına rağmen, sınavda sorumlu tutulmaları adil değil.

'Alevi yurttaşların kazandığı davalar var'

Eğitim Sen Genel Başkanı Ünsal YILDIZ:

TÜRKİYE, özgür düşünce, bilim ve laik toplum yapısından uzaklaşıyor. Yeni bir yaşam biçimi dayatılıyor. Bu konu kürtaj, sezaryen tartışmalardan farklı değil. Sorun eğitim yasasındadır. Çünkü, yeni eğitim yasası, Sünni-Hanefi mezhebi dışındaki insanlar için sorunlu bir ortam yarattı. Din dersi için öğrenciler ve veliler bir kez daha zorlanacak. Evrensel hukuk ve AİHM kararlarına aykırıdır. Alevilerin bu konuda kazandığı davalar vardır. İnsanlar, inanç açısından zorlandıkça ve çocukları sınavlarda mağdur oldukça yeni davaların açılacak. Din dersini seçenler ve Sünni Müslümanlar aleni ödüllendirilecek. Milyonlarca aday için tek bir soru bile önemliyken, daha sınavın başında 13 soruluk farkla belli kesimler yüzbinlerce adayın önüne geçecek.

'Din dayatması hem günah hem de suç'

Dünya Ehlibeyt Vakfı Genel Başkanı Fermani ALTUN:

Devlet, din ve vicdan özgürlüğü konusunda artık Avrupa düzeyinde bir standarda kavuşmalı. Mecliste, Anayasa Komisyonu'nda bu konuyla ilgili bir çalışma var. Aleviler adına gidip konuştuk. Türkiye, 1925'de inancı devletleştirmiş.O günden bu yana olumlu bir değişim olmamış. İhtilal Anayasası'nda da din var. ÖSYM'nin dinle ilgili soruları da Anayasa'dan aldığı yetkilerinin bir sonucu. Sınavlarda insanlara dinin dayatılması hem günah hem de insan hakları ihlali olarak bir suçtur.

 

*Haberturk gazetesinden alınmıştır. 

Kategoriler

Güncel Basın