Diyarbakır Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nde düzenlenen 'Gâvur Mahallesi'nde Kültür-Mekan-Göç' konulu söyleşide konuşan Evrensel gazetesi yazarlarından Mıgırdiç Margosyan, 'Göç bir kültürü yok etmek ve yozlaştırmaktır. Diyarbakır'ın kültürel mirasına sahip çıkmak için engelleri aşalım, yoksa benim gibi dilini öğrenmek için İstanbul'a gitmek zorunda kalırsınız' dedi.
Mıgırdiç Margosyan ve Prof. Dr. Emine Onaran İncirlioğlu, Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nde düzenlenen 'Gâvur Mahallesi'nde Kültür-Mekan-Göç' konulu söyleşiye konuşmacı olarak katıldı. Diyarbakır Mimarlar Odası tarafından organize edilen panele, TMMOB Mimarlar Odası Diyarbakır Şube Başkanı ve İKK Sekreteri Necati Pirinççioğlu, Dicle Üniversitesi öğrencileri ve çok sayıda Ermeni yurttaş katıldı. Söyleşiden önce konuklara ikramda bulunulurken, yazarımız Mıgırdiç Margosyan, 'Tanrının evine hoş geldiniz' diyerek konuşmasına başladı.
Margosyan, Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nin 10 seneden sonra tadilatının bitmesinin mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Margosyan, konuşma sırasını Prof. Dr. Emine Onaran İncirlioğlu'na verdi. İncirlioğlu, mekansız ve kültürsüz olunamayacağını kaydederek, göçü mekan değiştirmek olarak tanımladı. İncirlioğlu, Margosya'nın gazetemizde yayınlanan bir yazısını okuduktan sonra, sözü tekrar Margosyan'a bıraktı.
Margosyan, Türkiye'ye geldiğinde hiçbir zaman memleketinin toprağını öpmediğini ifade ederek, 'Çünkü benim için toprak içinde yaşayan insanlardan daha kıymetli değil' dedi. Margosyan, insanların bir yerden başka bir yere bir takım telkinle ve zorla göçertilmesinin insanları kahrettiğini ifade ederek, göçle birlikte kültürlerin zaman içerisinde tamamen yok olabildiğini ya da fakirleşebildiğini kaydetti. Margosyan, 'Göç bir kültürü yok etmek ve yozlaştırmaktır. Diyarbakır'ın kültürel mirasına sahip çıkmak için engelleri aşalım, yoksa benim gibi dilini öğrenmek için İstanbul'a gitmek zorunda kalırsınız' diye konuştu.
Söyleşi soru cevap şeklinde son buldu.
(DİYARBAKIR - Evrensel)